Siyonist İsrail, 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana aralıksız bir şekilde Gazze’ye en son gelişmiş füze ve bombalar yağdırıyor. Arada bir “ateşkes”, “barış müzakereleri” gibi kavramları kullanıyor. Bu güne kadar bu konularda yapılan müzakerelerin oyalama taktiği olduğu ortaya çıktı. Bir arpa boyu yol alınmadı. Terör devleti İsrail’in amacı “ateşkes” değil, Gazze başta olmak üzere Batı Şeria ve tüm işgal altındaki Filistin şehirlerinde yaşayan Müslümanları yurtlarını terk etmeye zorlamak ve ilhak politikasını gerçekleştirmektir. Bugüne kadar ateşkes konusundaki görüşmeleri sabote eden Hamas değil, İsrail olmuştur. Hamasla savaştığını söyleyen İsrail, Gazze halkını öldürüyor ve onlara soykırım uyguluyor. Onun toprak çalma politikası böyle işliyor.
İsrail ordusu en kanlı katliamını geçtiğimiz günlerde Gazze’nin ed-Deraç mahallesinde şafak vakti yerlerinden edilenlerin sığındığı et-Tabiin okulunda yaptı. Bu okul, mescidinde Müslümanların sabah namazı kıldığı bir esnada MK-84 ya da Mark tipi üç ölümcül Amerikan füzesi tarafından bombaladı. Bu füzelerin ağırlığının iki bin tonu aşan ve patladığı zaman çevresine 7000 derecelik ısı yayan bir mühimmat olduğu söyleniyor. 100 Filistinli can verdi. Yüzlercesi de yaralandı. Paramparça olan cesetlerin çoğu yandı ve tanınmaz hale geldi. Eli kanlı ABD ürettiği silahların gücünü ve etki alanını Müslümanlar üzerinde deniyor. Gazze saldırısında İsrail kadar başta ABD ve diğer Avrupa ülkeleri de sorumludur. Bugüne kadar dünyada işlenen en ağır katliam olmasına rağmen Gazze katliamı karşısında uluslararası güçler susuyor ve perde gerisinden İsrail’e hala her türlü lojistik malzeme sağlamaya devam ediyor.
İnsanlığın bittiği bir çağda yaşıyoruz.
Katil İsrail yine yalanlarından bir yalana sığındı. Neymiş, “İslami direniş örgütünün liderleri ve üyeleri bu okulda saklanıyormuş.” Madem onlar saklanıyorsa, sen çağın en güçlü tanklarıyla Gazze sokaklarında dolaşıyorsun, neden hamas üyelerini değil de halkı katlediyorsun? Senin amacın Hamas değil, potansiyel hamas olarak gördüğün topyekûn Filistin halkını ya ortadan kaldırmak ya da sürgüne göndermektir. Bu seçeneklerden hiçbiri geçerli olmayacaktır. Mazlum Filistin halkı, ne pahasına olursa olsun topraklarından çıkmayacak, zaten “öleceksek de kendi topraklarımızda öleceğiz” diye haykırıyor.
Bu kanlı katliam ve soykırım durdurulmalıdır. Siyonist İsrail, hem Gazze’de katliam yapıyor ve hem de farklı coğrafyalarda İslami direnişin liderlerine karşı suikastlar düzenliyor. Bu haksız yere şehit edilen Müslümanların hesabını hangi mahkeme soracak? Yapanın yanına kar mı kalacak? İsrail, utanmaz bir yüzle vatanını savunan Filistin halkını terörist olarak damgalıyor? Sen 75 senedir kurduğun terör örgütleri aracılığı ile gerçekleştirdiğin kanlı terör yöntemleriyle Filistinlilerin topraklarını çal, hem de kurduğun terörist yapılarla bunu gerçekleştir terörist olma, asıl toprakların sahibi işgalciye karşı dur deyince terörist olsun? Öyle mi? Kim inanır buna, kim yutar senin bu süslü püslü yalanlarını?
Dünyada farklı din, farklı renk ve farklı mesleklerden olan halklar bütün Batı başkentleri sokaklarında düzenledikleri protestolarla görevlerini yerine getiriyor. Vicdanlı halkların bu erdemli tavrına hala yöneticiler kulak asmadı. Siyonist İsrail’in katliamlarına destek vermeye devam ediyor. Bazı yorumcular bu savaşın durması için dışarıdan farklı güçlerle dayanışma içinde olmak gerektiğini söylüyor. Belki o zaman ABD ve şürekâsı İsrail’i desteklemekten geri adım atar, diyorlar.
Büyük güçler kim?
Çin ve Rusya. Heyhat.. Bunların da yaptığı ABD’den farksız değil. Çin, yıllardır aynı mezalimi Doğu Türkistan Müslümanlarına uyguluyor. Her türlü zulmü reva görüyor. İsrail ya da ABD’ye sizin Gazze’de yaptığınız soykırımdır, dediğinde bunlar ona ne diyecek? Ya senin Doğu Türkistan’da yaptığın ne? Bir taraftan da Tayvan’ı yutmaya çalışıyorsun, demeyecekler mi? Rusya mı İsrail’i Gazze’den def edecek? Kendisi Kırım’ı, Çeçenistan’ı yutmuş, geçmişte Afganistan’da binlerce Müslümanı katletmiş, şimdilerde ise haksız yere Ukrayna’yı işgal ederek onunla savaşıyor. Öyle bir dönemdeyiz ki, büyük güçlerin hiçbirisi temiz değil.
O zaman iş kime düşüyor?
Geliyoruz yine İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap ligi üyelerine..
İnanın çoğu bazı ülke yöneticileri İsrail’e ve ABD’ye örtülü destek vermese, ciddi bir boykot uygulasa bir de hava sahalarını Siyonist uçaklara kapatsa birçok şey kısa zamanda değişir. İslam ülkeleri bunu yapabilir mi?
Yeter artık. Bıçak çoktan kemiğe dayandı.. Hatta kemikten öte geçmeye başladı. Gür bir sele “dur” deme zamanı çoktan geçti.. Eğer sizler Türkiye kadar sesinizi yükseltme cesareti gösterseydiniz iş bu reddeye gelmezdi.
Tek çare: “Fiili dua.”
Unutulmasın, yoksa Siyonistler, İsmail Heniye, Salih Aruri gibi nice Müslüman önderleri katletmeye devam edecek ve Filistin diye bir coğrafya kalmayacak.. Ey Müslüman Halkların Yöneticileri!... Bunun farkında mısınız?