Gazze Şeridi’ndeki Cebaliya Mülteci Kampı’nda geçen hafta bir binada çıkan yangında aynı aileden aralarında çocukların da olduğu 22 kişi hayatını kaybetti.
İsrail’in ve Mısır’ın birlikte uyguladığı abluka sebebiyle yıllardır çeşitli güçlüklerle boğuşan Gazze halkı tarifi zor büyük bir facia daha yaşadı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan yayınladığı taziye mesajında “müessif hadisede vefat edenlere Allah’tan rahmet, ailelerine sabır, yaralılara acil şifa, dost ve kardeş Filistin halkına başsağlığı” diledi.
Yangında çok sayıda masum insanın hayatını kaybetmesi vicdan sahibi herkesi üzdü ve doğal olarak insanların aklına “Yangın nasıl çıktı?”, “Kayıp sayısı niye bu kadar çok oldu?”, “Yangını söndürmek için zamanında müdahale yapılamadı mı?” gibi sorular geldi.
Ne yazık ki bu tür olayların ardından fitne kazanını kaynatmak için sosyal medyada çeşitli söylentiler ve asılsız haberler yayan birileri mutlaka çıkar.
Yine öyle oldu ve yangında evlatlarını kaybeden Ebu Reyya ailesi olayın istismar edilmesine tepki göstererek, felaketin ardından açılan soruşturmanın sonuçlarının beklenmesini istedi ve savcılığa güvendiğini açıkladı.
Başsavcı Muhammed en-Nahhal, soruşturma sonuçlarını önceki gün kamuoyuyla paylaştı.
Yangın, her hangi bir sabotaj sonucu değil kazaen çıkmıştı.
Ebu Reyya ailesi, oğulları mühendis Mahir Ebu Reyya’nın doktora eğitimini tamamlayıp Mısır’dan dönüşünü ve ailenin çocuklarından birinin doğum gününü kutlamak için toplanmıştı.
Ateşle yapılan kutlama sırasında kontrol edilemeyen alevler içinde benzin bulunan plastik bir kaba sıçramış ve perde, halı gibi ev eşyalarının da tutuşması üzerine yangın bir anda büyümüştü.
Yangın aile üyelerinin bulunduğu odanın yakınında çıkmış ve kapı kapatılarak alevlerin odaya girmesini engelleme girişimi başarılı olamamış, dolayısıyla aile fertleri yangından kaçamamıştı.
Başsavcının açıklamalarından felaketin büyümesine evde bulunan benzinin yol açtığı anlaşılıyor.
Yangının hemen ardından yapılan yorumlarda da yine benzin faktörüne dikkat çekilmişti.
“Evde benzinin ne işi var?” sorusu akla gelebilir.
Yıllardır abluka altında yaşayan Gazze Şeridi’nde sürekli elektrik kesintileri yaşanıyor ve evlere verilen elektrik bazen ortalama sekiz saati geçmiyor.
Dolayısıyla Gazze Şeridi sakinleri aydınlatma ihtiyaçlarını gidermek ve buzdolabı başta olmak üzere elektrikli ev eşyalarını çalıştırmak için jeneratör kullanıyorlar.
O jeneratörleri çalıştırmak için de benzine ihtiyaç duyuyorlar.
Kısacası, Ebu Reyya ailesinin evinde benzin bulunması gayet doğal ve bunun sebebi işgalcilerin Gazze Şeridi’ne uyguladığı abluka.
Bu nedenle Filistinliler yangından öncelikle İsrail’i sorumlu tutuyorlar.
Cebaliya Kampı’ndaki yangın abluka sebebiyle yaşanan ilk felaket değil.
Örneğin, Mart 2014’te Gazze Şeridi’nin güneyindeki Rafah vilayetinde elektrik kesintisi sebebiyle yakılan mumun geceleyin devrilerek yangına yol açması sonucu biri bir yaşında ve diğeri iki yaşında iki çocuk hayatını kaybetti.
Yangında ayrıca anne ve baba ile diğer iki çocukları da yaralandı.
İsrail ablukasının doğrudan ya da dolaylı olarak sebep olduğu felaketlere böyle birçok örnek var.
Cebaliya Kampı’ndaki yangında ölenlere Allah rahmet eylesin ve geride kalanlara sabır versin.
Bir anda 22 yakınını kaybetmek gerçekten dayanılması zor büyük bir acı.
Benzer kazaların ve acıların bir daha yaşanmaması için Gazze Şeridi’nde yaşayan kardeşlerimizin de azami derecede dikkatli olmaları ve abluka altında olağanüstü koşullarda yaşam mücadelesi verdiklerini unutmamaları gerekiyor.