Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail saldırıları nedeniyle yaşanan can kayıpları ile yıkıma ilişkin bilgi verildi.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne karadan, havadan ve denizden saldırılarında son 24 saatte 40 kişi yaşamını yitirirken, 7 Ekim'den bu yana İsrail'in düzenlediği şiddetli saldırılar sonucu hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 40 bin 5'e çıktı.
Son 24 saatte 107 kişinin yaralandığı Gazze Şeridi'nde saldırılarda yaralanan toplam Filistinli sayısı ise 92 bin 401 oldu.
İsrail ordusu yerinden edilen yüz binlerce Filistinlinin sığındığı okulları da hedef almaya devam ediyor. İsrail ordusunun bombardımanında altyapının tahrip olması ve yeterli içecek suyun bulunamaması nedeniyle salgın hastalıklar da yayılmış durumda.
İsrail ordusu Gazze'ye yardım girişlerini engellerken, birçok ülkenin havadan gönderdiği yardımlar zaman zaman Filistinlilerin üzerine bazen de denize düşüyor.
Tüm bölgelerinde açlık ve susuzluğun hakim olduğu Gazze Şeridi'nden gelen görüntülerde bebeklerin açlıktan bir deri bir kemik kaldığı görülüyor.
Kimliği belirlenen 40 bin 5 kişinin yanı sıra Birleşmiş Milletler (BM) ve Filistin Sivil Savunma Kurumu yetkilileri en az 10 bin Filistinlinin naaşının da enkaz altında kaldığını ifade ediyor.
İsrail'in saldırısında 4 çocuğunu kaybeden AA kameramanı
AA serbest kameramanı Muhammed el-Alul, Gazze’de sivil hedeflerin vurulmasıyla yaşanan insani dramı dünyaya duyuran Gazzeli gazetecilerden biri.
Alul, İsrail'in 5 Kasım'daki saldırılarında bir gazeteci ve bir babanın yaşayabileceği en büyük acılardan biriyle karşılaştı. Bu kez bombaların hedefi kendi evi ve ailesi oldu.
Haberi tam da görevi başındayken öğrenen Alul, haber için sıklıkla gittiği Aksa Şehitleri Hastanesi'ne, bu defa çocuklarının cenazelerini bulmak için gitti.
Alul, yaşları 4 ile 13 arasında değişen 4 çocuğu ve 3 kardeşini İsrail'in saldırıları sonrası toprağa verdi.
Muhammed el-Alul, 5 Kasım 2023’te İsrail'in bombardımanında 4 çocuğunun ve 3 kardeşinin öldürülmesiyle ilgili, "İsrail, bu soykırımı dünyaya ifşa etmeye çalışan bir gazeteci olarak benden intikam almaya çalıştı." ifadelerini kullandı.
Ölmemek için yalvaran 6 yaşındaki Gazzeli Hind
İsrail ordusu, 29 Ocak'ta, Gazze Şeridi'nde gerçekleştirdiği katliamlar ve işgal nedeniyle güvenli bir alan kalmayan kentte sığınacak bir yer bulabilmek amacıyla yola çıkan bir aracı vurdu.
Gazze'nin Tel el-Hava Mahallesi'nde seyir halindeyken hedef alınan araçta 6 yaşındaki kız çocuğu Hind ve akrabalarından 5 kişi bulunuyordu.
Saldırının ilk anlarında araçtaki 4 kişi hayatını kaybetti. Ancak, o sırada Hind ile birlikte sağ kalan Leyan Hamade adlı 15 yaşındaki kız çocuğu Filistin Kızılayını arayarak yardım istedi.
Filistin Kızılayı tarafından paylaşılan ses kayıtlarında Leyan, Kızılay yetkilisine "Amca bize ateş açıyorlar, yanımızda tank var, araçta mahsur kaldık." şeklindeki çaresizce seslenişi sonrasında silah sesleri duyulunca Leyan'ın sesi kesildi.
Hedef alınan araçta Leyan'ın da ölümünden sonra yalnızca 6 yaşındaki Hind kaldı. İsrail güçlerinin kuşatması ve işgali nedeniyle ulaşılamayan araçta yaralı şekilde mahsur kalan Hind'e annesi telefonla ulaştı.
Hind, annesine, "Anne, Leyan öldü. Hepsi öldü, gelin alın beni, burada tek kalmak istemiyorum." dedi. Bu konuşmanın ardından Kızılay ekipleri ambulansla Hind'in mahsur kaldığı aracı bulmak için yola çıktı. Fakat, yola çıkan ekipten de uzun süre haber alınamadı.
Olaydan günler sonra bölgeye gönderilen Filistin Kızılayına ait ambulansın da bombalandığı belirlendi. Filistin Kızılayı, Gazze kentindeki Tel el-Hava Mahallesi'nde direkt hedef alınan ambulansın içindeki Kızılay ekibinden Yusuf Zeyno ve Ahmed Medhun'un da cansız bedenlerine ulaştıklarını açıkladı.
Hind ile birlikte 6 kişinin naaşlarının ulaşıldığı aracın yakınlarında ise tamamen yanmış halde başka bir aracın kalıntılarının bulunduğu ve bunun Hind'i almak için gönderilen ambulans olduğu tespit edildi.
İsrail ordusunun "esirleri kurtarma" katliamı
İsrail ordusu, 8 Haziran'da esirleri kurtarma bahanesiyle düzenlediği saldırılarla 2,3 milyon Filistinlinin yaşadığı Gazze Şeridi'nde sivil yerleşim alanlarını kasıtlı şekilde hedef alarak katliam yaptı.
Gazze'nin Nusayrat Mülteci Kampı'na ve çeşitli bölgelerine eş zamanlı kara, hava ve denizden yoğun şekilde saldırı düzenleyen İsrail ordusu, 274 Filistinlinin hayatını kaybetmesine ve en az 400 kişinin de yaralanmasına yol açtı.
Nusayrat Mülteci Kampı'na aralıksız saldırılar düzenleyen İsrail ordusu, 4 esirin kurtarıldığını duyurdu.
Tel Aviv’in katliamla sonuçlanan esir kurtarma bahanesiyle düzenlediği bir başka saldırı da "güvenli bölge" olduğunu iddia ederek insanları sürdüğü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah şehrinde 12 Şubat'ta gerçekleşti.
İsrail’in "2 İsrailli esiri kurtarmak amacıyla" düzenlediğini iddia ettiği saldırılarda, 100'den fazla Filistinli hayatını kaybederken, yüzlercesi de yaralandı.
Bir kez daha katliamla sonuçlanan ve Filistinlilerin barındığı çok sayıda ev ve camiyi hedef alan saldırılarda, İsrail ordusu, yoğun topçu atışı ve savaş gemileriyle denizden açtığı ateşle eş zamanlı yaklaşık 40 hava saldırısı düzenledi.
"İsrail'in Guantanamosu": Sde Teiman
"İsrail'in Guantanamosu" olarak adlandırılan güneydeki Negev Çölü'nde bulunan Sde Teiman Askeri Üssü'nde, Gazze Şeridi'nden alıkonulan Filistinlilere yönelik cinsel istismar ve işkence başta olmak üzere insanlık dışı suçların işlendiği tespit edildi.
İsrail devlet televizyonu KAN'ın, 29 Temmuz'da Sde Teiman Askeri Üssü'nde 9 askerin cinsel işkence yaptıkları ve darbettikleri bir Filistinlinin ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı haberini yayımlamasıyla, askeri polis konu hakkında soruşturma başlattı, suça karışan askerlerin gözaltına alındığı açıklandı.
Bu haberin ardından aralarında askerlerin de bulunduğu İsrailli aşırı sağcılardan oluşan silahlı ve yüzleri maskeli bir grup, cinsel işkence yapmakla suçlanan askerlerin gözaltına alınmasını protesto ederek askeri üsse baskın düzenledi.
İsrail, bu askeri üste 2008 ve 2014'te Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılar sırasında alıkoyduğu yüzlerce Filistinli için toplama kampları kurmuştu.
Ordu, 7 Ekim 2023'ten sonra "yasa dışı savaşçılar" oldukları iddiasıyla Gazze Şeridi'nden yüzlerce Filistinli sivili bu üste insanlık dışı şartlar altında tutmayı sürdürdü.
İsrailli sivil toplum örgütü "İsrail Sivil Haklar Derneği (ACRI)" ise söz konusu üste oldukça kötü alıkonulma şartlarını açığa çıkaran bir rapor yayımladı.
Rapora göre Sde Teiman'da alıkonulanlar, yemekten mahrum ediliyor, yemek verildiğinde ise Filistinliler elleri ve gözleri bağlı şekilde yemek yemek zorunda bırakılıyor.
Alıkonulan Filistinli sayısının fazla olduğu, söz konusu kişilerin uyku ve tuvalet ihtiyaçlarında ise yine elleri ve gözlerinin bağlı olduğu ifade ediliyor.
İnce bir kumaş örtü üzerinde yatmak zorunda bırakılan Filistinliler için banyo imkanı da bulunmuyor. Ayrıca, zaman zaman da alıkonulan kişilerin tuvalet ihtiyacını gidermesine izin verilmiyor, bulundukları alana getirilen lazımlıkları kullanmaya zorlanıyorlar.
Sde Teiman'da alıkonulan Filistinlilerin gün boyunca hareket etmelerine ve açık havada gezinmelerine de müsaade edilmiyor. Gözleri kapalı tutulan kişiler için kitap okumak, ibadet etmek, namaz kılmak, mektup yazmak ya da mektup okumak da yasak.
Sağlık hizmetlerinden de mahrum bırakılan Filistinlilerin bir kısmı, askeri üste hayatını kaybetti.
İsrail ordusu Gazze Şeridi'ne son 24 saatte 30 saldırı düzenledi
İsrail ordusundan konuya ilişkin yazılı bir açıklama yapıldı.
Açıklamada, Gazze Şeridi'ne son 24 saatte 30 hava saldırısı düzenlendiği belirtilirken, Refah bölgesinde silahlı 20 kişinin öldürüldüğü iddia edildi.
İsrail savaş uçaklarının Han Yunus'ta Hamas'ın olduğu iddia edilen silah deposundaki silahlı kişileri hedef aldığı öne sürüldü.
Gazze'de bir evin hedef alınması sonucu 5 kişi öldü
İsrail savaş uçaklarının Gazze kentinde bir evi hedef alması sonucu 5 kişi yaşamını yitirdi.
Görgü tanıkları, İsrail'in Sabra Mahallesi'ndeki "Hazik" ailesine ait evi bombaladığını aktarırken, Ehli Baptist Hastanesinden alınan bilgiye göre saldırı sonrası hastaneye çok sayıda yaralı getirildi.
Saldırıda 5 kişinin hayatını kaybettiği, cenazelerin de hastaneye ulaştırıldığı belirtildi.
Tanıklar ayrıca İsrail'e ait bir insansız hava aracının (İHA) Gazze'nin güneydoğusundaki Zeytun Mahallesi'ne bağlı Hasan el-Benna bölgesinde Filistinlileri hedef aldığını kaydetti. Bombalanan bölgeden patlama seslerinin yükseldiği aktarıldı.
İsrail hücumbotlarının da Gazze kentinin kuzeybatı kıyısını bombaladığı bildirildi.
İsrail ordusu, Han Yunus'taki bazı bölgelerin tahliye edilmesi çağrısı yaptı
İsrail ordusu, hedef alacağı Gazze Şeridi'nin güneyinde bulunan Han Yunus kentindeki bazı mahallelerin boşaltılmasını istedi.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, sosyal medya hesabından paylaştığı haritada, Filistinlilerden Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'a bağlı "Karara 3" ve "Satr" bölgelerini boşaltmaları çağrısında bulundu.
Bölge sakinlerinden "güvenli bölgelere" gitmelerini isteyen Adraee, açıklamada adı geçen yerlerden Hamas ve diğer örgütlerin İsrail'e füze fırlattığını öne sürdü.
Batı Şeria'da 30 Filistinliye gözaltı
Öte yandan İsrail askerleri işgal altındaki Batı Şeria'ya düzenlediği baskınlarda 30 Filistinliyi daha gözaltına aldı.
Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinden yapılan ortak açıklamada, İsrail ordusunun işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki baskınlarını sürdürdüğü belirtildi.
İsrail ordusunun gece ve sabah saatlerinde Batı Şeria'nın çeşitli bölgelerine düzenlediği baskınlarda en az 30 Filistinliyi gözaltına aldığı kaydedildi.
Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten bu yana gözaltına alınan Filistinlilerin sayısının 10 bini aştığı ifade edildi.
BM, İsrail'in saldırılarında 40 bini aşkın Filistinlinin öldürülmesini "akılalmaz durum" olarak niteledi
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında öldürülen Filistinli sayısının 40 bini aşmasına dair yazılı açıklamada bulundu.
Gazze'de 40 bini aşkın Filistinlinin öldürülmesini "akılalmaz durum" olarak niteleyen Türk, durumun dünya için kasvetli bir dönüm noktası olduğunu belirtti.
Türk, "Gazze Sağlık Bakanlığına göre, Gazze halkı şu anda 40 bin Filistinlinin hayatını kaybetmesinin yasını tutuyor. Ölenlerin çoğu kadın ve çocuk. Bu akılalmaz durum, büyük ölçüde İsrail ordusunun savaş kurallarına uyma konusunda tekrarlayan fiyaskolarından kaynaklanıyor." ifadelerini kullandı.
BM yetkilisinden Gazze'de kadınların hak ettikleri onurlu hayatı geri kazanmaları için "acil ateşkes" vurgusu
Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini de X platformundaki hesabından yaptığı yazılı açıklamada, Gazze Şeridi'nde 10 ayı aşkın süredir devam eden saldırılar nedeniyle kadınların maruz kaldığı sıkıntılara dikkati çekti.
Gazze'de kadınların regl dönemi sonrasında bile çoğu zaman aylarca yıkanamadığını vurgulayan Lazzarini, su, şampuan ya da tarak olmaması ve bit nedeniyle kadınların saçlarını çok kısa kesmek zorunda kaldığını belirtti.
Lazzarini, kadınların çoğunun kendilerini güvende hissetmediğini, aşırı kalabalık barınaklarda ve yerinden edilenlerin sığındığı alanlarda mahremiyetlerinin bulunmadığını, tuvalete gitmekten, dolayısıyla da yemek yemek veya su içmekten imtina ettiklerini söylediğini aktardı.
Bazı kadınların 10 aydır aynı başörtüsünü takmak zorunda kaldığına işaret eden Lazzarini, "Gazze'deki kadınların UNRWA yetkililerine 'kendilerini kadın olarak görmekte zorlandıklarını' söylüyor." ifadesini kullandı.
İsrail basınına göre İsrail'in Gazze'ye saldırıları, 21. yüzyıldaki en kanlı savaşlardan biri
İsrail basını, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırıların, 21. yüzyılda yaşanan en kanlı savaşlardan biri olduğunu belirtti.
Haaretz gazetesi, İsrail hükümetinin Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığının açıkladığı "İsrail'in saldırılarında hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısının gerçeği yansıtmadığı" iddiasına ilişkin bir araştırma haberi yayımladı.
Haberde, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırıların, 21. yüzyılda yaşanan en kanlı savaşlardan biri olduğu vurgulandı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Gazze Şeridi'ndeki savaşa ilişkin uluslararası toplumu defalarca iki yüzlülük ve dünyadaki diğer çatışmaları ve insani felaketleri görmezden gelmekle suçladığı hatırlatılan haberde, Netanyahu'nun ocak ayında "Suriye ve Yemen'de milyonlarca insan öldürüldüğünde ve göçe zorlandığında Güney Afrika neredeydi?" ifadelerine işaret edildi.
Gazze'de ateşkes müzakereleri Doha'da başladı
Bu arada Katar'ın başkenti Doha'da Gazze Şeridi'nde ateşkes ve esir takası müzakerelerinin başladığı ancak Hamas'ın katılmadığı bildirildi.
Mısır'da yayın yapan "El-Kahire el-İhbariye" televizyonunun ismini açıklamadığı Mısırlı kaynaklara dayandırdığı haberinde, İsrail'in yıkıcı savaşını sürdürdüğü Gazze'de ateşkes için Katar-Mısır-ABD arabuluculuğunda yeni bir müzakere sürecinin Doha'da başladığı belirtildi.
Doha'daki müzakerelere İsrail heyetinin katıldığı ancak Hamas'ın katılmayı reddettiği, Hamas ve diğer Filistinli grupların Tel Aviv'den "ABD Başkanı Joe Biden'ın önerisi doğrultusunda geçen ay sağlanan mutabakata bağlı kalmasını" istediği aktarıldı.