Evet zordur, meşakkatlidir, nankördür, güç verir güç kaybettirir. Toru topu on altı sayfalık bir kâğıt tomarının yazı ve yorumla tesiri ve tahrip gücü yüksek bir bombaya dönüşmesi ancak gazetecinin kimliği ve kişiliği ile olur. Bu bombanın pozitif veya negatif uçlarda yer alacağına yine gazetecinin karakteri ve görüşleri karar verir. Hal böyle olunca gazeteci, bakışları yönlendiren bir ışık, görüşleri şekillendiren bir fikir işçisidir.
Gazete dediğimiz iletişim aracı insanlık tarihiyle çok yakındır. Bilgi ve haber paylaşımı, olayları takip edip fikir oluşturma işi zaman içinde bir mesleğe dönüştü. Bilgiye sahip olmanın bile tek başına büyük bir güç olduğu çok erken dönemde fark edildi.
Hem bilgiye sahip olmak hem de bilgiyi farklı ve başkalaşmış şekilde kullanabilmek ise gazetecilerin elinde bir başka boyuta döndü. Bu bağlamda gazete ve gazeteci sadece bilgiye sahip olan değil bilgiyi, haberi kendi gözüyle gösterme gücüne sahip bir yapıya kavuştu. Bu yapıyla birlikte aslında gazetecinin “her şeyden her daim haberi ve bilgisi olmalı, her konu da ona danışılmalı” gibi nakıs ve sakat bir peşin hükme de dönüştü.
Zaman içinde bambaşka bir mecraya sürüklenip çalışma prensipleri, siyaset ile münasebeti, ekonomi politik durumu ve kamu görevi gibi birçok yönden şekillenen gazetecilik tüm mesleklerden ayrı bir yere konumlandı.
Eskilerin neşriyat dediği basın yayın ürünleri ilk günlerinden beri etki alanları, denetim güçleri, görülmeyeni görme ve duyurma yetenekleriyle günümüz dünyasının iletişim silahları olmuşlardır.
Özellikle “Yerel basın” belki de ülkemize has bir şekilde arzuladığı seviyede değildir. Gerek mali gerek fiziksel gerekse çalışma şartları bakımından sınırlarının ötesinde performans göstermek zorundalar. Oysa yerel basın özellikle yerel yönetimlerin denetimini sürekli yapabilme gücü ve iradesine sahip tek kamu sesidir. Bölgesel düzeyde olup bitenleri daha özele kadar takip edebilme imkânı yerel basın aracılığı ile mümkün olur.
Kamuoyunun aslında görüp de söyleyemediği, söylemek için imkân bulamadığı birçok durumu yerel gazeteler gündeme taşımaktadır. Politik yapılar, yerel yönetimler, bölgesel kuruluşlar ve firmalar yerel gazeteleri, bu gazetelerin ne dediğini illa takip eder ve önemserler. Özellikle yerel yönetimler ve firmalar için kamuoyunda kendileri ile ilgili her haber ayrı bir öneme sahiptir. Eleştiri almışsa cevap vermek övgü almışsa reklamını yapmak gibi bir pozisyon alma durumunda kalırlar. Bu tesiri ancak yerel basın yapabilir.
Gazetecilik dediğimiz işin icrası her ne kadar kişinin ideolojisi, dünya görüşü, algı ve fikirleri ile yön buluyorsa da insani, vicdani, ahlaki kaygılardan uzak bir gazetecilik hoş ve kabul görülebilir olmamalıdır.