Önceki yazımda siyaset ve sosyal medya ilişkisinden bahsetmiştim…
AK Parti’nin sosyal medyada zayıf kaldığını aktardığım yazımda Uğur İbrahim Altay’ı da konu alan bir araştırmadan bahsetmiştim. Kısaca ona değineceğim.
Hepimiz biliyoruz ki seçimlerin siyasi arenası artık yüz binlerin toplandığı miting alanları değil, dijital dünya.
Arkamıza dönüp bir bakacak olursak geçmiş seçimlerde siyasiler milyonları meydanlara toplar, vaatler burada bir bir sıralanır; seçim otobüsleri bangır bangır seçim şarkılarını adeta bilinçaltımıza sokarlardı.
Ancak seçmen kapma yarışında artık yeni bir dönem başladı.
2019 Küresel Dijital Raporu’na göre Türkiye’nin yüzde 63’üne tekabül eden 52 milyon kişi aktif olarak sosyal medya kullanıcısı.
Bu kişilerin 44 milyonu ise sosyal medyaya mobil olarak erişebiliyor.
Hal böyle olunca siyasiler de vaatlerini sosyal medyada paylaşarak anında milyonlarca seçmene ulaşabiliyor.
İstanbul Ekonomi Araştırma’nın Marketing Türkiye için gerçekleştirdiği ve adayların sosyal medya performanslarını gözler önüne seren çalışmada Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’dan da bahsediliyor.
Araştırmaya göre Başkan Altay’ın Facebook performansı çok üst seviyede. 31 Mart sürecinde, Facebook’ta fotoğraf içerikli iletileri en çok kullanan aday AK Parti Konya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Uğur İbrahim Altay oldu.
Facebook’ta yine metin içerikli iletileri en çok kullanan aday ve bu paylaşımlarla en çok etkileşim alan aday da Uğur İbrahim Altay oldu.
Bu araştırmaya göre Türkiye’de Facebook’u en iyi kullanan Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay olarak görünüyor.
Başkan Altay’ın ekibini bu konuda tebrik etmek gerekir. Ama bir de uyarımız var tabi ki.
Sosyal medya kendi başına bir anlam ifade etmez. Sadece sosyal medyayla yürüyecek bir süreç, kısa vadede avantaj gibi görünse de uzun vadede öyle değil.
TÜİK’in Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması’nın 2018 sonuçlarına göre Türkiye’de 16-24 yaş aralığındaki bireylerin yüzde 90,7’si, 25-34 yaş arasındaki bireylerin yüzde 90,1’inin internete erişimi bulunuyor.
Yaş aralığı arttıkça bu oran düşüyor.
Bu noktada, belediyeler, belediye başkanları ve siyasi partilerin öncelikle, seçmen kitlelerinin yaş aralığını ve sosyokültürel ve ekonomik yapısını iyi analiz etmeleri gerekiyor.