Her yıl temmuz ayının sonu ile ağustos ayının başına denk gelen eyyamı bahur sıcakları, etkisini hissettirmeye başladı. "Çöl sıcakları", "cehennem sıcakları" ve "Afrika sıcakları" ifadeleriyle de anılan eyyamı bahur sıcaklarında, güneşin zararları ışınlarından nasıl korunabiliriz?
Açık havada çalışanlar, dikkat!
Açık tenli kişiler koyu tenli kişilere oranla güneş ışınlarına karşı daha duyarlıdır. Bu da deri kanserlerinin beyaz ırkta siyah ırka göre 15 kat daha fazla görülmesine sebep oluyor. Çiftçiler, denizciler gibi açık havada çalışan insanların deri kanserlerine yakalanma oranları daha fazladır.
Hem yaz ,hem kış döneminde güneş ışığından korunmalı
Güneş spektrumunda yeryüzüne ulaşan ışınlar UVA ve UVB’dir. Bu ışınların deriye ulaşan dozunu belli faktörler artırmakta veya azaltmaktadır. Ülkemiz için UV ışınlarının yeryüzüne yüzde 60‘ının geldiği saat aralığı 11:00-15:00 arasıdır. UV ışınları ekvator bölgesinde maksimum kutuplara gidildikçe minimum seviyededir. Bulutlar UV‘nin yaklaşık yüzde 50 ‘sini engelleyebilir. UV‘nin etkileri her 300 metre yüksekliğe çıkıldıkça artmaktadır. Özellikle dağlık bölgelerde daha yüksek UV enerjisi vardır.
Kar yüzde 50-95, su yüzde 5, çimen yüzde 3, kum yüzde 5 UVA yansıtır. UVA ışını yıl boyunca ve gün içinde değişik saatlerde, mevsimlerde veya hava koşullarında değişmeksizin etkili olmaktadır. UVB ışını yaz aylarında ve yüksek bölgelerde daha yoğundur. UVB doğrudan doku hasarına neden olabilir. Uzun yıllar deri yaşlanması ve kansere yol açanın UVB ışını olduğu düşünülürdü ancak son araştırmalar hem UVA‘nın hem de UVB‘nin bu olumsuzluklara sebep olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle hem yaz mevsiminde hem kış mevsiminde güneş ışığından korunmak gereklidir. Açık tenli kişiler ve 3 yaşın altındaki çocuklar güneşin olumsuz etkilerinden daha yüksek oranda etkilenmektedir.
Direkt güneşlenmekten kaçının
Güneşte deri renginin koyulaşması (bronzlaşması) aslında deri organının, insan organizmasını güneşin zararlı etkilerinden korumak için geliştirdiği bir savunma hareketidir. Yani UV ışınlarına maruz kaldığımızda deri organımız savunma mekanizmasını çalıştırarak, pigment hücrelerini derinin üst tabakalarına göç ettirerek koruyucu bir perde oluşturmaya çalışmasıdır. Direkt güneşlenmek önerilmemektedir. Çünkü insan kendini güneş ışınlarından ne kadar sakınırsa sakınsın yaz ve kış mevsimi dahil olmak üzere yaşamsal faaliyetlerine yetecek kadar ışını zaten almaktadır.
Atmosferdeki güneş ışınlarını filtre eden ozon tabakasının delinmesiyle de artık eskiye göre güneşin olumsuz etkileri daha da artmaktadır. Güneşle oluşan kahverengi lekelenmeler kişinin genetik özelliklerine, hormonal faaliyetlerine göre ve bazı alınan gıdalar ve de bazı ilaçlarla (bazı hormon ilaçları, doğum kontrol hapları, bazı antibiyotikler vb.) artabilmektedir. Bu nedenle kahverengi lekelerin oluşmasında artış varsa kişinin hormon düzeni, aldığı ilaçlar, çok yediği bazı gıdalar gözden geçirilmelidir.
Güneş ışınlarından korunmak için neler yapmalı?
* Güneş kremi kullanma konusunda hassas olmak gerekiyor. Yüksek SPF içeren güneş kremleri, cildi UV ışınlarına karşı korur ve güneş yanıklarını büyük ölçüde engeller. Bir önceki yazdan kalan ürünleri kullanmayınız ve cilt tipinize uygun ürünü seçiniz. Güneş kremini dışarı çıkmadan sürün.
* Gölgelik alanlarda vakit geçirmeye çalışılmalı. Özellikle UVB ışınlarının yoğun olduğu saatlerde (genellikle 11:00 ile 16:00 arasında), gölgeli ve serin bölgelerde kalmakta fayda var.
* Şapka ve güneş gözlüğü kullanmak faydalı olacaktır. Baş ve yüz bölgesini güneşin zararlı etkilerine karşı korumak için şapka, güneş gözlüğü kullanmak büyük önem taşıyor.
* Uygun kıyafetler giyerek güneşin temas ettiği bölgeleri kapatmak da çözüm olabilir. Uzun, sıkı dokumalı ve koyu renkli kıyafetler giyerek cildi güneş ışınlarından korumak mümkün.
* Dengeli ve bilinçli bir şekilde güneşin keyfini çıkararak, sağlığınıza olumlu etkilerini de hissedebilirsiniz.