Geçen gün internette dolaşırken bir haber dikkatimi çekti. Haberde Ermenistan’ın Azerbaycan’a karşı savaşmak için Suriye ve Irak’tan PKK’lı teröristleri, Karabağ’a getirdiğinden bahsediyordu. Malum, Ermenistan’ın nüfusu ve aktif asker sayısı Azerbaycan’a kıyasla çok az. Ayrıca, zaten az olan asker sayısının da savaşmak istemediği ve daha önceki çatışmalarda cepheden kaçtıklarının görüntüleri de yayılmıştı. Bu durumda Ermenistan’ın iki seçeneği var, ya paralı asker, ya da onlar için savaşacak bir örgüt. Daha öncede de uyguladıkları paralı asker sistemini, Azerbaycan gibi güçlü bir orduya sahip ülkeye karşı hayata geçirmesi, zaten zayıf olan ekonomisini alt-üst edeceği aşikardır. Öyleyse tek çaresi ikinci seçenektir. Bunun için de PKK/PYD biçilmiş kaftandır.
PKK’nın özelinde bir Kürt örgütünden daha çok, Ermeni örgütü olduğu herkesçe malumdur. Bu durumda PKK‘nın Ermenilere yardım etmesine şaşırmamak gerek. Elbette bunun altında ortak düşman Türkiye ve maddi menfaatler de var. Burada PKK’nın çıkarı da büyüktür.
PKK’nın Ermenilere, Ermenilerin de PKK’ya yardımı etmesi gerçeğine, yakın dönemlerde de defalarca şahit olduk. Ancak, bu sadece yakın dönem meselesi değildir. Karabağ savaşında da PKK- Ermenistan’ın yanında oldu. O dönem bunun bahanesi “Kızıl Kürdistan” veya “Kafkas Kürdistan’ı” dedikleri Azerbaycan topraklarında kurulacak sözde “Kürt Devleti”ydi.
Daha 1920’li yıllarda Sovyet Rusya’sı, Azerbaycan’ı işgal ettikten sonra, Karabağ’ın Kelbecer, Laçin, Kubadlı, Cebrayıl ve Zengilan şehirlerinden oluşan “Kürdistan Vilayeti” oluşturdu. Fakat bölge nüfusunun çok az bir kısmı Kürt olan bu vilayet, 1930’lara doğru lağvedildi.
Bu mesele, 1980’li yılların sonuna doğru patlak veren Karabağ Savaşıyla yeniden gündeme geldi. Ermenistan ve Rusya, Karabağ’da Kürtlere “özerklik” sözü vererek, Azerbaycan’a karşı PKK ve Kürtlerin desteğini almak istedi. Hatta, ilk önce eski Rus istihbaratı üyesi Mehemmed Babayev’i “Kafkas Kürdistan”ının lideri yapsalar da daha sonra bu görev, onun yardımcısı Vekil Mustafayev’e havale ediliyor. Vekil Mustafayev de 1992 yılında Laçin Şehrinin işgalinden sonra sözde “Kafkas Kürdistan”ını ilan etti. Fakat, Kürt halkının Azerbaycan’dan yana tavır alması ve Ermenilerin o bölgeleri işgal ettikten sonra sözde “Kafkas Kürdistan”ına ihtiyaç kalmamasından dolayı, sözde Kürt devleti, ortadan kaldırdılar. Buna rağmen, Ermeniler günümüze kadar PKK’nın desteğine defalarca başvurmuşlardır. Halbuki, Ermeniler, Karabağ’da Azerbaycan Türkleriyle birlikte Kürt halkına da zulmetmişlerdir. Onları da Azerbaycan Türklerine yaptıkları gibi yurtlarından kovmuşlardır. Azerbaycan Türklerine yapılan işkence ve katliamlar hiçbir ayrım yapmadan Kürtlere de yapıldı. Aynen 1915 yılında Anadolu’da Kürtlere yaptıkları zulümler gibi…
Ermenistan bölgenin başına bela olan bir yaradır. Ermenilerin güney Kafkasya’daki varlığı, tüm milletleri rahatsız etmektedir. Eğer önlemi alınmazsa daha da rahatsız edeceğe benziyor. Bizim bir atasözümüz der ki, “Sinek küçüktür ama mide bulandırır.”