Ecnebiden ne beklenir ki?

Ali Kaya

Geçtiğimiz ay ABD ile varılan anlaşmadan sonra Amerika da bu anlaşmaya karşı sert sözler ile Trump yönetimini eleştirenler ve bu anlaşmadan Amerika’nın zarar gördüğünü savunanların çoğunlukta olması ister istemez ABD de neler oluyor gibi soruları kendi kendimize sormamıza sebep oldu. Ecnebiden ne beklenir ki?  yine bizi yanıltmadı ve yaptı yapacağını. Bunların en başın da Mazlum Kobani, yani terörist başı Apo’nun manevi evladı yani,  PKK’lı terörist ve Türkiye’nin kırmızı bültenle aradığı başına 4 milyon lira ödül koyduğu bir terörist. Amerika başkanı Trump sosyal medyadan terörist Mazluma övgüler düzmesinin ardından, Kanada devleti bu teröriste temiz savaşçı ödülünü vermeye karar vermesi batının bize olan dostluğunu ne kadar güzel özetliyor. Tabi ki ecnebi bununla yetinmedi ve genelde nisan aylarında sıklıkla gündeme gelen sözde ermeni soykırım meselesini Temsilciler Meclisi’nde yüksek çoğunlukla kabul edilmesi bizleri yine şaşırtmadı ecnebiden daha ne beklersin ki.

Amerika ve Rusya ile yapılan görüşmelerin ve varılan anlaşmalardan haliyle şüphe etmemiz gerektiğini ve özellikle şimdiye Amerika ile yapılan hangi anlaşmanın başarı ile sonuçlandığını soran önceki yazımız da belirttiğimiz gibi tüm küffar bir olmuş bizi geri adım atmaya ve sindirmeye çalışmakta olduğunu izah etmeye çalışmıştık. Ülkemizin son yıllarda terör saldırılarını sınırlarımızın dışında tutan başarılı bir süreç yönetmesi özellikle PKK terörünün ülke genelinde çok büyük kan kaybetmesine sebep olmuş Barış Pınarı Harekatı bu açıdan çok önemli bir adım olmuştur.Batı bu anlaşmalar ile bizi durdurmaya çalıştığını anlamamız gerekir.Amerika veya Rusya ve diğer batılı devletler Türkiye’ye karşı bu terör örgütlerini desteklemeyi yeğlemiştir. Neyse ki Cumhurbaşkanımızın son açıklamaları Irak ve Suriye de terörist kalmayıncaya kadar operasyonların süreceğini bildirmesi ülkemizin bu bölgede oynanan oyunlara en ince ayrıntısına kadar vakıf olduğunu göstermeye  yetmiştir.

Ülkemiz son yıllarda özellikle savunma sanayisinde dışa bağımlılığını azaltarak milli savunma sanayisinde hızla başarı göstermesi batılı devletlerin örtülü ve bazen de aleni ambargolarına maruz kaldığı bu günlerde parti gözetmeksizin ülkemizin menfaatlerini savunmamız gerekir diye düşünüyorum. Çünkü küffar birlik olmuş bizi sindirmeye çalışmaktadır.

Belli dönemler vardır milletin kenetlenmesi gereken dönemler işte bu günler o günlerdir. Dört yıl seçim yok ve ülkemizin kalkınmadaki ivmesini artırması lazım siyasi hesapları tartışmaları kendi meclisimiz de yapmamız gerekir dışarıya gidip kendi ülkeni şikayet etmek ne söyleyene ne de temsil ettiği zihniyete fayda getirmez. Geçtiğimiz yıl İspanya da Katalonya Özerk Bölgesi bağımsızlık bayrağı açtı ve tüm dünya batıda ki demokrasiyi tüm çıplaklığı ile gördü.  Barış Pınarı Harekatı başladığı günler de anket araştırma şirketleri ülke genelinde yaptıkları kamuoyu yoklamaları ile milletin bu operasyona yüzde seksenlerin üzerinde destek verdiğini göstermişler ve gerçek bir milli birlik oluştuğunu tüm kamuoyu görmüş ve yaşamıştır. Ne var ki Türk halkının oyu ile seçilmiş bir  İmamın oğlu Fransa da katıldığı bir konferansta kendi ülkesini başka ülkelere şikayet ederek haddini aşan bir eyleme girmiştir. Söylediği demokrasi özgürlük hukuk her neyse temel de kendi vatanını başka devletlere şikayet etmiştir yazıklar olsun. İmamın oğlu ile aynı zihniyetten bir milletvekilinin Avrupa birliğine giderek Türkiye’ye ekonomik yaptırım çağrısı yapması gibi İmamın oğlu da kendi ülkesini şikayet ederek  batıdan medet uman bir kapasiteye sahip olduğunu göstermiştir. Keşke tüm Avrupa’nın  Katalonlara tutumlarını ve tavırlarını unutmasaydı. Ne diyelim bunu da halkımızın takdirine bırakalım. Saygılarımla