Savaş kuzeyde market yağmaları bizde mi?
Böyle girince konuya, tek suçlu marketlerde yağ yağmalayan vatandaşlar gibi oluyor tabi... İşin aslı böyle mi?
Bence değil.
Bu millet çok zor zamanlar atlatmış bir millet ve hiç yağmacılık stokçuluk alışkanlığı da yok.
Bir kere Müslüman ülkelerin milletleri kanaatkâr olurlar, sabırlı olurlar, paylaşırlar. Bu özelliklere sahip insan bitmeden stoklayayım diye düşünür mü? Komşusu açken tok yatamayacak insan komşusuyla raftaki yağı alma yarışına girer mi?
Venezuela, Brezilya, Arjantin gibi ülkelerde geçtiğimiz dönemlerde gerçekleşen karışık zamanlarda, marketlerin yağmalandığını gördüğümüzde “bizde böyle görüntüler olmaz” diyerek milletimizin vakarından bahsetmiştik.
Eeee bu görüntüler ne o zaman?
İletişimsizlik...
Evet. Öncelikle ilgili Bakanlıkların, bürokrasinin sonrada diğer siyasilerin iletişim konusundaki eksiklikleri.
Yağ üreticileri birliği kendilerine göre bazı verileri özellikle muhalif kanallarda dile getiriyorlar. Muhalefet kanadı da bunu kullanıyor. Bu süreçte fiyatlar hızlı bir şekilde tırmanıyor. Millet de yağ tükeniyor diye panikleyip marketlere koşuyor. Tüm o nahoş görüntüler oluşuyor.
Sonrasında ilgililerden açıklamalar gelmeye başlıyor. İşin başında açıklama yapması gereken herkes işin sonunda konuşuyor, bazıları sonunda bile konuşmamaya devam ediyor.
Dünya bir savaş döneminin ortasında Türkiye ise bu çıkabilecek büyük savaş coğrafyasının ortasında. Tüm bu şartlarla uğraşan sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Rusya’yı, Ukrayna’yı NATO’yu, Amerika’yı bıraksın ülkenin yağ stoğuyla ilgili açıklamaları da mı yapsın?
Son bir senedir satın alınan hiçbir şey bir sonraki satın alımda aynı fiyata bulunamıyorken, milletin psikolojisinin üçer beşer almak olacağını kimse düşünmüyor mu?
Bu durumda eğer bakanlığın yaptığı açıklama doğruysa ki öyle görünüyor, o zaman açıklama yapıp halka korku pompalayanlar hakkında gerekli işlemler derhal yapılmalı.
Ve hem Ak Parti hem de hükümet bir an önce iletişim konusunda yeni bir yol haritası çıkartıp millete yapılanları, yapılamayanları, eksikleri, fazlaları doğru şekilde anlatmalı.
Anlatılmıyor demiyorum. Görünen o ki anlatma şekliyle ilgili bir sorun var diyorum. Doğru zamanda doğru kişilerin yapacağı açıklamalar önemli diyorum. İş işten geçince yapılan doğru açıklamalar bile ters tepebiliyor diyorum.
Bu sene inşallah bereketli bir sene olacak tarım konusunda. İhracatla ilgili planlamalar yeniden düzenlenip gıda konusunda ülke için yeterli stoklara ulaşılmalı. Rabbim ülkemizi, milletimizi kimseye muhtaç etmesin inşallah...