Bahçeli, MHP'nin Kurucu Genel Başkanı Alparslan Türkeş'in vefatının 26. yıl dönümü dolayısıyla anma mesajı yayınladı.
Mesajında Türkeş'in milletin takdir ve taltifine hak kazanmış müstesna bir dava ve siyaset insanı olduğunu belirten Bahçeli, fani hayatını ülkesine, milletine ve ülkülerine adayan Türkeş'in, Türkiye'nin çetin dönemlerinde taviz ve teslimiyete düşmeyen sağlam, sağduyulu bir mizaca sahip olduğunu bildirdi.
Türkeş'in tehlikeler karşısında sarsılmayan bir duruşa ve tehditler karşısında zaaf göstermeyen bir şuura sahip olduğunu ifade eden Bahçeli, şunları kaydetti:
"Merhum Türkeş, milli ve manevi değerleri rehberi yapmış, Türk siyasetini zamanlar üstü bir perspektiften, tarih ve kültür prizmasından kavramayı başarmıştı. Tarihten geleceğe giden yolculuğun son yüzyılında söz sahibi olmuş Türk milliyetçilerinin ve son 54 yılına damgasını vurmuş Milliyetçi Hareket Partisi'nin öncelikli mücadele maksadı ve varlık nedeni, kahramanların taşıdığı milli bekanın kopartılmadan devamını sağlamaktır.
Bu sorumluluk, büyük Türk milletinin elden ele taşınan mukaddes bir emaneti ve her neslin diğerine devretmek zorunda olduğu bir ecdad yadigarıdır. Merhum Türkeş Bey'in aynen söylediği, 'Emanet olunan davayı kucakladım. Hiç arkama bakmadan, tereddütsüz, hiçbir şeye aldırmadan yürüyorum' sözleri bu tarihi sürecin devamlılık içindeki gelişmesi ve genişlemesidir. O, tarihten ilhamını alarak gözlerini geleceğin ufkuna dikmişti."
"Siyasi mücadelesi ve emanetleri 100'üncü yıla erişti"
Alparslan Türkeş'in gafil yönetimlerin elinde zayıflayan ve zedelenen milli kimliğin farkında olduğunu belirten Bahçeli, "Merhum Türkeş, basit çıkar kavgalarıyla, mütemadi operasyonlarla, karanlık oyunlarla elimizden kayıp giden coğrafyaların görkemli anılarını kalbinde hissediyordu. Düşülmüş tuzakları, yazılan habis senaryoları, suikasta uğrayan millet varlığını, buna rağmen tarihin pek çok döneminde Türklüğün kabuğunu kırıp bayrak gibi yükselişini biliyor ve özümsüyordu." ifadelerini kullandı.
Türkeş'in başkalaşma, yabancılaşma ve yozlaşma ile bozulan değerlerin, kaybedilen özgüvenin karşısındaki yegane ve aşılması imkansız bir hisar olduğunu dile getiren Bahçeli, şöyle devam etti:
"Kabul edilmelidir ki, içinden geçtiğimiz tarih aralığında Türkiye ve Türk milleti, milli bekasının devamı konusunda tarihinin en kritik dönemlerinden birisi ile karşı karşıyadır. 14 Mayıs seçimleri bu açıdan bir eşiktir. Cumhuriyet’in kuruluşundan 6 yıl önce doğan Türkeş Bey'in siyasi mücadelesi ve emanetleri çok şükür 100'üncü yıla erişmiştir. Önümüzdeki Türk ve Türkiye Yüzyılı da cumhurun iradesiyle Milliyetçi Hareket Partisi'ni beklemektedir.
Merhum Türkeş Bey'in, geçmişi analiz edip geleceğin ilkelerini belirlerken yaptığı gibi milliyetçi ülkücü hareket, ihanetlere karşı dikkatin, hilelere karşı uyanık duruşun, bozgunlara karşı tedbirli olmanın, ayrılıklara karşı birleşme hasletinin, çürümeye karşı öze dönme azminin, zillete karşı milletin yanında olmanın izinden ve yolundan hiç sapma göstermeyecektir. Milli birlik ve kardeşliğin simgesi dün olduğu gibi bugün ve gelecekte de Türk ve Türkiye sevdalıları olacaktır. Zira Türkeş Bey'in çağrısı ve fikri çehresi de buydu."
"MHP millet sinesinde sağlam ve sarsılmaz bir zemin buldu"
Mesajında MHP'nin kuruluşuna ilişkin sürece de değinen Bahçeli, partinin kurulmasıyla milliyetçiliğin, yalnızca bir aydın hareketi olmaktan çıktığını ve Anadolu'da millet evlatlarının gönlüne yerleşerek hem siyasallaştığını hem de toplumsallaştığını bildirdi.
Bahçeli, mesajında şu ifadelere yer verdi:
"1980 sonrası süreçte cebren kesintiye uğrayan siyasal hareketimiz, kurucusu Türkeş Bey'le tekrar toparlanmış, Türk milliyetçiliği kaldığı yerden onun ve dava arkadaşlarının kılavuzluğunda yeniden yola çıkmıştır. Bütün engellere rağmen milliyetçilik, bir siyasi proje olarak halka ulaşınca vatandaşlarımızın partimize olan ilgisi artmış ve siyasi bir kurum olarak Milliyetçi Hareket Partisi, millet sinesinde sağlam ve sarsılmaz bir zemin bulmuştur.
Merhum Türkeş Bey yolundan hiç dönmemiştir. Hiçbir menfaat vaadine aldanmamıştır. Satanlardan, korkanlardan, yılanlardan, yorulanlardan, ilk zorlukta vazgeçenlerden hiç olmamıştır. Bu vasfıyla partimizin kurucu liderliğini onurla sahiplenmiştir. O, inanmış ve davasına sevdalı bir yürekti. O, Türkiye'nin en çalkantılı devirlerinde istikrar ve ümit ışığıyla çevresini aydınlatmıştı. Ona gönül ve vefa borcumuz ziyadesiyle fazladır. İki eseri olan Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkü Ocakları da kutlu varlığını, mutlak devamlılığını, Türk milletine hizmet aşkını sonuna kadar sürdürecektir."
Hiçbir mütecaviz ve melanet komplonun davaya, dava arkadaşlarına ve milletin tarihi yürüyüşüne zarar veremeyeceğini ifade eden Bahçeli, mesajında, "Vefatının 26. yıl dönümünde Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş Bey'i, aziz şehitlerimizi, tarih boyunca, vatan ve millet sevdası ile can veren muhterem ecdadımızı; bu değerler uğruna hayatlarını kaybetmiş ülküdaşlarımızı bir kez daha rahmet, minnet ve şükran hislerimle anıyorum. Hepsinin mekanı cennet, ruhları da şad olsun. Allah hepsinden ayrı ayrı razı olsun." ifadelerini kullandı.