DANGALAK OLMAK VEYA OLMAMAK

İsmail Poçan

Otobüste, dolmuşta tramvayda yolculuk yaparken zaman zaman rahatsız tiplere ve şoförlere hepimiz denk gelmişizdir.

Buna şahit olmayan Konyalı olmamıştır.

En çok şikayette belediye otobüsü ve dolmuş şoförlerinden geliyor. Hatta bizzat yaşıyoruz.

Taşıdığı canların umurunda olmayan bazı şoförler sokaklardaki vatandaşın da canını önemsemiyor.

Ne iş yaptıklarının farkındalar ne de büyük bir sorumluluk altında olduklarının…

Kural ihlalleri olsun, vatandaşı zor durumda bırakmaları olsun her an tehlikenin ucundasınız.

Sanki bunu bilerek ve isteyerek görev edinmişler kendilerine.

Minibüs ağzına kadar doluyor hala müşteri alıyorlar, insanlar nefes almakta zorlanıyor.

Ama kimin umurunda ki..

Camlar açık kol dışarda, trafikte sağa sola sataşmalar…

Saymakla bitmez. Şoför mü mafya babası mı belli değil.

Bunun sebebi de vatandaşa insan gibi değil de para gözüyle bakılmasından geçiyor. Her kişi onların gözünde 2 TL.

Yaşananlar bunu gösteriyor.

Yine kocaman otobüs ile mahalle arasında o kadar hız yapıyorlar ki oturduğumuz yerde bile durmanızın imkanı yok.

Aynı zamanda bazı insanlarında toplu ulaşım kurallarına uyması gerekiyor.

PARKLAR ÇÖP KOVASI DEĞİL

İnsanlar rahat bir nefes almak, dinlenmek için parklara gidiyor. Fakat yakında çöplerden kullanılamaz hale gelecek. İnsanlar evinde yapmadığını parkta yapmaya çalışıyor. Her tarafta çöp kovası konmasına rağmen yerlere atılması anlam veremiyorum.

Toplumsal kurallar sadece birkaç kişi için geçerli değil. Toplumsal kurallara insanların uyması lazım. Sonuçta o kurallar hepimiz için geçerli.

Bunları hepimize lazım olacak şeyler. Yapmamız gereken çok basit. Biraz düşünceli olmak.

Şehrimiz daha güzel olsun. İnsanımızın daha kibar ve medeni olsun.

Bunlar dünya kenti Konya’ya yakışmıyor..

Dünya kenti Konya sözde kalmasın..