Çözüm Zamanı

Gökhan Darılmaz

 

Ülkemizdeki demokratikleşme ve huzurun sağlanmasına yönelik gelişmeleri izlediğimde, hafızamda ve yüreğimde her daim tazeliğini koruyan bir dönemimi anımsarım. Hayatımı oldukça etkileyen bu zaman, 2005 yılında genel cerrahi kurasıyla Şırnağın Cizre ilçesine tayin olmamla başlamıştı.  Tam 7 ayımı kapsayan süre, diyebilirim ki meslek hayatımın en çileli günleriydi.

 Zira,  genel cerrahi uzmanlığında ilk yıllarımdı. Ayrıca, 24 yıl büyüdüğüm coğrafya olmasına rağmen Diyarbakır’dan bile çok farklı bir zemin ve çok farklı bir ortamla karşılaşmıştım.

Kendimizi güvende hissetmediğimiz için, rahat ve etkin bir şekilde mesleğimizi yapamıyorduk. Bu durum beni üzüyor ve Cizre’de zorlanmama neden oluyordu. Oldukça vahim bir tablo oluşmuştu. Halk devlete dolayısıyla devletin memuruna güvenmiyordu. Gerekmedikçe ve çok zor durumda kalmadıkça görevlilere başvurmuyor, ikili ve toplumsal ilişkilerde soğuk bir şekilde iletişim kuruyordu.

Özellikle bölge dışından gelen memurlarda yöredeki  gerginliği ve güvensizliği iliklerine kadar hissederek, adeta şafak sayıyor ve bir an önce gitmek istiyordu.

Kiralık ev bulmak, korunaklı bir yerde ikamet etmek büyük sıkıntıydı. Bende öğretmen evi ve bir otelde faklı zamanlarda kalarak aylarımı geçirmiştim. Şimdi çoğu insan için ütopik gelse de,  aksam 9’dan sonra hayat duruyor  ilçe hayalet şehre dönüyordu. Akşamları acil bir hastamız için hastaneye çağırıldığımız zaman kendi ayak sesimizden bile ürperiyorduk. 

Bu ortamda dahi, sağlık çalışanlarımız tüm gayretiyle uğraşıyor, bölge halkını iyileştirmek için seferber oluyordu. Lakin onların çalışmaları şartlar yüzünden kısır kalıyor uzun soluklu dönüşümler oluşmuyordu. Çünkü ilçedeki ve çevre köylerdeki insanlar ancak aşı takvimiyle ve bu takvimin sağladığı iletişimle tedavi edilmeye çalışılıyordu. Bu basit metotla da tam anlamıyla ve etkin olarak sağlık hizmeti sunulamazdı.

Neyse ki bir süre sonra aile hekimliği sistemi geldi. Doktor sayısının artması ve tedavi yönteminin belirli bir düzene sokulmasıyla, sağlık sorunları ve tedavi aşaması birinci basamakta da olsa giderilmiş oldu.

Ancak şimdilerde bile, o bölgede görev yapan doktor arkadaşlarla görüştüğümde, sağlık hizmetlerinin rahat bir şekilde verilemediğini duyuyorum.

Tıp alanında yaşanan gelişmelere ve sağlık alanında yaptığımız tüm yatırımlara ve emeklere rağmen, hizmetin yurdumuzun dört bir yanına ulaştırılamaması hem bir hekim hemde bir yurttaş olarak beni oldukça üzmekte. 

Tüm arzum mevcut sıkıntıların çözülerek, sağlık alanındaki imkanların, cennet yurdumuzun her yanında verilmesi.

Hayalini kurduğumuz ve özlemle beklediğimiz günlerse çok uzak değil. Yıllardır ülkemizi her alanda geriye götüren, huzursuzluğa, enerji kaybına, insan kaybına ve para kaybını neden olan problemin çözüleceğine dair inancımız bu dönemde daha da arttı.

Sorunun adının da çözümün anahtarının da netleştirildiği son günlerde, yaşanacak her türlü pozitif gelişme , bölgede görev yapan sağlık çalışanlarını da çok derinden etkileyecektir. Huzur ortamının sağlanmasıyla da eminim ki istenen düzeyde sağlık çalışmaları yürütülecektir.  

Çünkü topluma adanmış her alanda olduğu gibi, sağlık sektöründe de insanlara hizmet sunabilmek için güvenliğin sağlanarak,  huzur ortamının oluşturulması gerekir. Ancak bu şekilde kaliteli ve etkin hizmet verilebilir.

Tüm bu somut gerçeklerse ötelenebilecek, ötekileştirilebilecek,  görmezden gelinebilecek, yok sayılabilecek bir olgu değildir. Çünkü sonuçta sağlıklı bir toplum sevgiyle, huzurla, anlayışla, saygıyla, birliktelikle, büyüyen bireylerden oluşur.

Umarım ki kendi içimizde ve kendi sebeplerimizle oluşturduğumuz ancak dışarıdan çok ciddi manipülasyonlara açık sorunlarımızı halleder ve  kayıplar yaşamayız. Artık zaman serinkanlı düşünerek, bütün aksaklıklardan kurtulma zamanı. Ve zaman  elimizi taşın altına koyarak bir şeyler yapma zamanı.

Hayırlı işlerinizde başarılar diliyorum.