Türkiye’nin türlü sıkıntılarla boğuştuğu seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının millet ve ümmet adına olumlu olması neticesinde ekonominin verdiği ilk tepkiler de oldukça umut verici. Seçimler geride kaldı ama bir de seçimlerden sonra yaşanacak değişimlere bakmanın gerekli olduğunu düşünüyorum.
Nilüfer’in bu güzel şarkısının nakaratı gibi bir serüveni geride bırakan muhalefet partilerinde bundan sonra ne olacağı ise asıl merak konusu.
Aslında artık bunu nitelikli bir soru olarak bile kabul etmiyorum. Çünkü isimler değişse de, siyaset pek değişmiyor...
Zaten değişime bu kadar kapalı olduklarından dolayı bu kadar başarısızlar. Başarıya hasret kalan muhalefet, hüsran içinde esmer günleri daha çok yaşayacak gibi görünüyor.
İllerin oy dağılımlarına bakıyorum da, CHP, HDP, Saadet ve İYİ Parti’nin parti teşkilat yöneticileri ve ailelerini toplasanız bundan daha çok oy alır dediğiniz iller var… Ama bu partilerin yöneticilerinin, bu tablodan yine sonuç çıkaramayacaklarını çok iyi biliyorum! Sonuç çıkarılmasını bekleyen ve ümit eden bir millette yok esasen…
Tabloya göre, milletin Ak Parti umudu yine devam ediyor ama Ak Parti’nin de bu tablodan bir sonuç çıkarması elzem.
*****
Kılıçdaroğlu’nun bugünden itibaren işinin zor olduğunu düşünüyorum. Belki de seçimin bir diğer kazananı Muharrem İnce oldu, bunu önümüzdeki günlerde daha iyi göreceğiz.
CHP’de daha köklü değişimler şart. Yapısal sorunları var CHP’nin. Mezhepçi, terör sevici, batı yanlısı, halktan bu kadar uzak bir parti olduğu sürece, seçmenin asla güvenini kazanamayacak. Mesela mezhepçi Eren Erdem liste dışı kalırken, onun yerine daha azılısı olan Barış Atay CHP’nin de desteğiyle TBMM’de kendine yer buldu. Yani değişen bir şey yok.
Türkiye tek partili sisteme dönmedikçe CHP’nin iktidara gelemeyeceği gerçeği onanmış oldu işte yine…
Diğer taraftan MHP, dayanağı olan devlete sırtını dayadı. Hem Türkiye Cumhuriyeti Devletine, hem de Devlet Bahçeli’ye… MHP “Kemik tabanını” korudu bu seçimde… Oysa ne kadar da atıp tutuyorlardı İyi Parti’nin MHP’nin oylarını çalacağı yönünde. MHP cephesinde bir kayıp yok. İçinden sözde İYİ Parti'yi çıkarmış olmasına rağmen MHP’nin yerini koruması bir başarı olarak adledilebilir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Konya deyimiyle ‘gahle’ bile almıyordu Meral Akşener’i. Seçmen de ‘gahle’ almamış anlaşılan. İp fos çıktı yani…
HDP’nin imdadına ise CHP yetişti. Seçmenden Muharrem İnce’ye yüzde 30 destek gelirken, CHP’ye verilen oy yüzde 22’de kaldı. Yine aynı tabloyu HDP’nin sonuçlarında da görebiliyoruz. Selahattin Demirtaş yüzde 8 oy alırken, HDP yüzde 11 buçuk oy aldı. Bu tablo da HDP’liler Muharrem İnce’ye, CHP’liler HDP’ye oy vermiş sonucunu ortaya koyuyor.
Benzer durumu aslında Ak Parti ve MHP tabanında da görmek mümkün. Orada da Erdoğan’a verilen destekle Ak Parti’ye verilen destek arasında bir makas görünüyor.
Bu tabloya göre herkes kendi kardeşinin elinden tutmuş…
Saadet Partisi içinse diyecek hiçbir şey bulamıyorum gerçekten. Hani Ahmet Kaya söylüyor ya o güzel sesiyle, ‘Başım belada, tabancamı unutmuşum helada, nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça’…
Züğürt Ağa filminde bir sahne vardı ya hani. Ağaya koskoca köyden 1 oyun çıktığı o sahne geldi aklıma. Karamollaoğlu’na kendi sandığından bile 2 oy çıktı. Diğer oy da eşine ait zaten.
Şimdi Saadet Partisi bu ittifaktan ne kazandı?
*****
Ak Parti, Ereğli’de Milletvekili seçimleri sonuçlarına göre yüzde 39 oy alırken, Ereğlililer Cumhurbaşkanı tercihini yüzde 56.2 ile Recep Tayyip Erdoğan’dan yana kullandı. Ak Parti’nin Ereğli’deki bu makası çok iyi irdelemesi gerekiyor.
*****
Muhabir arkadaşlarımız, Konya Milletvekillerini tanıtmak için yapacakları haber kapsamında Milletvekillerinin özgeçmişlerini istemek için parti temsilciliklerini ararken, ilginç bir cevapla karşılaştılar bugün. CHP İl Başkanlığı'nı, CHP’nin Konya’da ikinci sıradan milletvekili olarak TBMM’ye gönderdiği Abdülkadir Karaduman hakkında bilgi almak için arayan arkadaşlarımız, CHP’li yetkiliden, ‘O arkadaşla bizim hiçbir alakamız yok. Parti binamıza bile gelmiş değil. Telefon numarası bile bizde yok. Gerekli bilgileri Saadet Partisi’nden isteyebilirsiniz’ yanıtını aldılar. Bunun üzerine Saadet Partisi Konya İl Başkanlığı’nı arayan muhabir arkadaşlarımız yine olumlu bir sonuca ulaşamadı. Saadet Partisi’nde telefona cevap veren yetkili, muhabir arkadaşlarımızı konuyla ilgili bilgi almak amacıyla telefonda bir süre beklettikten sonra; “Telefon numaranızı bırakın, biz size bilgi verelim” diyerek geçiştirdi. Yaklaşık 10 dakika sonra ise gazetemizin mail adresine, Saadet Partisi Gençlik Kolları’nın resmi internet sitesinin linkini göndererek, ayrıntılı bilginin buradan alınabileceği belirtildi. Sanırım onlar da konu hakkında pek bilgi sahibi değiller. Abdülkadir Karaduman’ı ne CHP Konya İl Başkanlığı sahiplendi ne de Saadet Partisi Konya İl Başkanlığı. Peki bu adam kimin vekili?