Siyasi arenada sular yavaş yavaş ısınmaya başladı. Geleneksel olarak her sene konuştuğumuz siyaset gündemine yeniden dönüyoruz. Bir taraftan muhalefette yaşanan değişim, diğer tarafta yerel seçim hazırlıkları gündemimizi meşgul etmeye başladı.
CHP'de aylardır süren kurultay maratonunun kaybedeni geçtiğimiz hafta belli olmuş, böylelikle CHP’de Bay Kemal devri bitmişti. Özgür Özel CHP'nin 8. Genel Başkanı seçilmişti.
Ama aslında hiçbir şey değişmemişti!
Lider değişse de CHP’de her şey aynı kaldı. Değişen tek şey Kılıçdaroğlu oldu. CHP’nin yönetimi de delege yapısı da aynı kaldı.
Zaten iki ismin de kendilerinden beklenildiği gibi yine terör odaklarına selam çakmayı ihmal etmemesi bu delege yapısından kaynaklıydı pek çok CHP’liye göre.
CHP adına inanın ben de üzülüyorum. Ülkemiz böyle bir muhalefeti hak etmiyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’da sıklıkla bunu dile getiriyor.
Bu sebeple olacak ki, dün, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, CHP’nin hem geçmiş yönetimi hem de mevcut yönetimi hakkında söylediği cümleler özellikle muhalif seçmen tarafından büyük beğeni topladı.
Sosyal medyada pek çok CHP’linin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hak verdiğini gördüm.
Ne demişti Cumhurbaşkanı Erdoğan?
"Bunlar hala Demirtaş'a selam gönderirsem ben güçlenirim havasındalar. Kavala'ya selam gönderirsem güçlenirim diye düşünüyorlar. Yahu güçlenemezsin. Sen de kaybedeceksin. Öbürü de kaybedecek. Eğer bu parti Atatürk'ün partisiyse Atatürk'ün partisinde milli olmayan, yerli olmayan kimse barınamaz ve barınamayacaktır. Cumhuriyet Halk Partisi başına kimi getirirse getirsin değişmez, değişemez."
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu cümlelerini eleştirecek ya da yanlış bulacak bir tane bile CHP’li göremedim açıkçası.
Zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan bu cümleleri kurarken, CHP’liler, onu haklı çıkaracak bir hatayı daha çoktan yapmıştı bile.
İstanbul Taksim’de 10 Kasım törenleri yapılırken bütün siyasi partiler Atatürk Anıtı’na çelenk koyarken, CHP, anma programına çelenk getirmeyi unuttu.
CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, çelenksiz kutlama için valilikten ricada bulundu. Valinin izni üzerine CHP kutlama yaptı. CHP heyeti, program sona erdikten sonra apar topar bir çelenk getirip fotoğraf çekindi ve sosyal medyada bunu paylaştı. Ama olayın iç yüzü ortaya çıkınca tepkiler de gecikmedi tabi ki…
Bu olay da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı bir kez daha haklı çıkarttı.
Her zaman dediği gibi; "Dillerinden Atatürk'ü ve Cumhuriyeti düşürmeyenlerin geçtiğimiz bir asırda ülkemize ne kazandırdıkları, neler kaybettirdikleri milletimizin hafızasında mevcuttur. Türkiye dün gardırop Atatürkçüleri, bugün de sosyal medya Atatürkçüleri olarak ifade edebileceğimiz kesimden çok çekmiştir.”
Atatürk’ün partisi olmakla övünüp Atatürk’e doğru düzgün bir anma programı yapamayanların, her fırsatta teröre ve teröriste selam çakanların bu tavırları devam ettiği sürece iktidar olmaları hayal…