Evet dün de bahsetmiştim, CHP’li belediye başkanları ne yazık ki iyi başlayamadı seçim sonrası sürece… Dün yazmıştım, düğün salonunda dua yaptırmayanı mı ararsınız, kendi eş dost akrabalarına belediye kadrolarını peşkeş çekeni mi ararsınız, gazetecilerin telefonuna bile bakmayan başkanlar mı ararsınız… Hepsi var… daha neler neler var ve öyle görünüyor ki CHP bu süreçten ciddi yara alarak çıkacak. Tabi bu konuları önümüzdeki süreçlerde yazarız ama benim asıl bir anlam veremediğim konu CHP’nin ısrarlı bir şekilde terör örgütünün uzantılarının avukatlığını yapma çabası oluyor. Bunu hem de çok bariz bir şekilde yapıyorlar artık. CHP mensupları alenen televizyon ekranlarında bunu savunabiliyor. Görüyoruz, şahit oluyoruz. CHP eliyle terör uzantılı siyaseti meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Bir özel proje yürütülüyor. Kemal Kılıçdaroğlu bu anlamda çok ciddi mücadele vermişti ama muvaffak olamamıştı, görebildiğimiz kadarıyla Özgür Özel de aynı şekilde terörün siyaset uzantısını meşrulaştırma çalışmasında Kemal Kılıçdaroğlu’nun yolundan yürüyecek. Üzülerek müşahede ediyoruz. Birkaç defa biliyorsunuz Özgür Özel ile ilgili olumlu yazılar yazdım ama ısrarlı bir şekilde Özgür Özel bizleri şaşırtmaya devam ediyor. Tabi şunu da anlayamıyorum; Atatürkçülerin bu anlamda diyecekleri bir şey yok mu? Atatürkçü Düşünce Derneği mesela bu konuda ne düşünüyor? Normal mi görüyorlar PKK terör örgütünün uzantıları ile CHP’nin işbirliği yapmasını?
CHP’liler şimdi ilginç bir şekilde özellikle Doğu ve Güneydoğu’da DEM tarafından kazanılan belediyelere atanacak kayyumların hukuksuz olduğunu savunuyorlar. Bu konuda da oldukça sert ifade kullanıyorlar. Saadet Partisi ve İYİ Parti bu anlamda sağduyulu bir noktada duruyor, bunun da altını çizeyim ama yüzde bir bile alamayan ve biteceği bariz olan bazı partiler CHP’nin terör örgütü yandaşı siyasetçileri savunma eğilimine destek oluyorlar. Ey CHP’liler, terör örgütünün kontrolünde siyaset yapmak, siyaseti zehirlemek, Kürt kardeşlerimizi ABD-İsrail uşağı terör örgütlerinin oyuncağına çevirme çabası hukuka uygun mu? Terörün kontrolünde siyaset yapmayı meşrulaştıracak adımları bu aziz millet nasıl tasvip etsin, nasıl normal görsün? CHP’liler eliyle terör örgütünün siyasi kanadının ülkemizde siyasi alan bulmasına bu milletin göz yummasını mı istiyor CHP’liler? CHP tabanının buna itirazı yok mu? Şunu da yazayım, ben şahsen TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş’un ve AK Parti heyetinin de DEM’in grubunu ziyaret etmesini normal karşılayamıyorum. Zaten bu partinin de derhal Anayasa Mahkemesi’nce kapatılması gerektiğini düşünüyorum. Ülkemiz yıllarını PKK terör örgütü ile mücadeleye verdi, binlerce insanımızı kaybettik, eğer dik duramazsak, terörün ülkemizde siyaset yapmasına müsaade edersek, bundan emin olun bizim çocuklarımız, torunlarımız da bu terör örgütü ile uğraşıp durmak mecburiyetinde olacaklar. Artık bütün ülke tek ses olarak teröre ve terörün siyasi ayağına hayır demelidir.
PKK terör örgütü ile uzantıları YPJ, YPG, PYD gibi terör örgütleri Kürt kardeşlerimizin temsilcisi olamaz. Kürt kardeşlerimize en büyük zararı sırtını terör örgütlerine dayayanlar verdi ve veriyor. Kürtlerin evlatlarının eline zorla silah verip dağlara ölüme gönderenler, siyonizmin, ABD’nin bölgeyi sömürme planlarının oyuncağı yapanlar masum siyaset yapamazlar, genleri onların normal siyaset yapmasına müsaade etmez, zira gerçek anlamda kodları bozulmuştur, bu topraklara fitne tohumları ekmelerine müsaade edilmemelidir. Bunu her platformda yüksek sesle ifade edeceğiz, Kürt kardeşlerimizle yüzyıllardır bu topraklarda bir ve beraber yaşıyoruz yaşamaya da devam edeceğiz. Bunu herkesin anlaması gerekiyor. Bugün Kürtlerin iradelerini çeşitli yöntemlerle yöneten teröristler ve onların uzantılarının kirli planlarının oyuncağı olmuş bir siyaset masum bir siyaset değildir. Çok net, terör yandaşlarının başkan olduğu belediyelere, kayyum atanmalıdır. Bazı belediyelerde terör yandaşlarının CHP kimliğiyle de başkan olduklarını biliyoruz, bunların bulunduğu belediyelere de kayyum atanmalıdır. Hem de behemehâl yapılmalıdır bu. Zira bu süreçte devletimizin imkanlarının PKK terör örgütüne aktarılma tehlikesi hepimizde bir kaygı oluşturmaktadır. PKK terör örgütüne aktarılan her imkân askerlerimize atılan kurşundur. Bu konuyu ciddiye almak zorundayız. Türkiye, terör örgütünün siyasi kanadının her karışı şehit kanıyla sulanmış bu aziz vatanda ellerini kollarını sallayarak, adeta şehitlerimizin kemiğini sızlatarak at koşturmalarına müsaade etmemelidir. Terör örgütü yandaşı olmak hukuksuz bir şeydir, terörü savunmak suçtur, terör insanlığı katleden bir beladır ve insan olan herkesin bu belanın karşısında olmasını beklemek hepimizin en doğal hakkıdır. Bu konu siyasi bir konu değil. Terör bu aziz milletin canını yakıyor, teröristin kurşunu siyasi kimlik sormuyor, patlattığı bomba siyasi kimlik sormuyor, kastettikleri ülke hepimizin, terör örgütü ile mücadeleyi top yekûn yapalım ve siyaset üstü görelim.CHP’nin grup toplantılarını takip ettim. Çok enteresan bir şekilde polise kızıyor, iktidara kızıyor, polisin izinsiz gösteriye müsaade etmemesini anayasaya aykırı buluyor Özgür Özel ama polise taş atanlara tek kelime etmiyor. Özgür Özel, kayyuma karşı çıkıyor, bunun demokrasiye aykırı olduğunu iddia ediyor ama terör örgütünün siyaseti kullanarak Türkiye'deki siyaseti zehirlemesine ses çıkartmıyor, bir siyasi partinin terör örgütünden talimat almasında bir sorun görmüyor, buna itiraz etmiyor. Gerçekten çok yazık. Teröre karşı mesafe koyacaksınız, terörün siyaseti zehirlemesine müsaade etmeyeceksiniz, vatanınıza, milletinize, toprağınıza, sınırlarınıza, bayrağınıza, milli değerlerinize, Atatürk’ünüze sahip çıkacaksınız. Kimsenin bunların üzerinde operasyon yapmasına müsaade etmeyeceksiniz. CHP her açıdan şu anda süreci yönetemiyor. Ya devlet başa, ya kuzgun leşe… Türk milleti bu gerçekliği çok iyi bilir ve belirtelim bu milletin terör destekçisi siyasete tahammülü yok, bunu test etmeye çalışmanın bedelini isterlerse Kemal Kılıçdaroğlu’na sorabilirler.
Bugün de bu kadar. Hepinize güzel bir gün diliyorum.