Aslında bu yazımın başlığı aynı zamanda –hükümet kesinlikle yatırımlara devam etmelidir- şeklinde de okunmalıdır…
Evet, dün ve önceki gün konuyu izah etmeye çalıştım, GG’cilerin (Gülen Cemaatinden Olanlar), paralel yapının, ihanet sarmalının ülkemizi getirdiği nokta bugün için çok büyük tehditleri içinde barındırmaktadır…
Sevgili okurlarımız, değerli kardeşlerim bakın bu süreç durmayacak, şer odakları yeni taleplerle gelecekler, zaten bunları görüyoruz ama daha fazla göreceğiz…
Şu an için Merkez Bankasının aldığı faiz kararını faizci kodamanlar olumlu buldu, TÜSİAD ve avanesi bunu zaten açıkladı ama sırada başka talepler olacaktır.
Bu taleplerin merkezinde IMF’ci politikalar vardır.
Türkiye’nin kemer sıkmasını ve yatırımlardan vazgeçmesini isteyecekler.
Hatta hükümetin bunu yapması içinde baskı uygulayacaklardır.
Mesela Konya’dan Mersine inecek hızlandırılmış çift yönlü tren hattının askıya alınmasını istemektedirler, üçüncü köprünün durmasını istemektedirler…
Girdi Tedarik Stratejisi gibi projeleri Türkiye’nin unutmasını istiyorlar, Örneğin TANAP projesini yok etmek istiyorlar, çözüm sürecinin ekonomik ayağını oluşturan GAP Eylem Planı’nın ortadan kalkmasını istiyorlar, Doğu yatırım planları, okullaşma projelerini rafa kaldırmak istiyorlar.
Yeniden faiz, spekülasyon ve ranta dayalı bir ekonomi sistemine Türkiye hızlı bir şekilde dönsün, diye mücadele yapıyorlar…
Elbette GG’ciler bunu anlamak istemiyor, hala iki laflarından birisi yolsuzluk, rüşvet…
Sanki bu ülkeye GG’ciler, bu paralel yapının oyuncakları, cemaatçiler, ahlak dersi vermeye yetecek ahlaki donanıma sahipler…
Türkiye’ye verdikleri zararları yok sayarak, küstahça Türkiye düşmanlıklarını sürdürüyor ABD’deki adama beynini kiraya vermiş zavallı güruh…
TÜSİAD’cı sermeyenin kalemşorları, batıcı, IMF’ci, taklitçi zihniyetin avanesi, Türkiye’nin iktisadi istikrar meselesini yalnızca Merkez Bankası’nın omuzuna yüklememesi gerektiğinden dem vuruyorlar.
Türkiye’nin hemen maliye politikasında sıkılaştırmaya gitmesi gerekiyormuş, kalantorlar öyle diyor.
Ve Türkiye bütçe kesintileri programını devreye almalıymış,
Türkiye, yatırımlardan vazgeçmeliymiş…
Cari açığın çaresi, maliye politikasının kamu tasarruflarını artırma odaklı olmalıymış vs, vs.
Hayır, böyle yapılmamalıdır, cesaretle bu ülkenin evlatları Hükümetimize, Başbakanımıza destek olmalı ve faizci politikadan vazgeçilerek yatırımcı politikaya geçilmesi için baskıyı biz millet olarak yapmalıyız…
Evet, ilan ediyoruz, Türkiye yatırımlarını kısmamalı, hatta kamu eliyle yeni fabrikalar, iş alanları kurulmalıdır.
Hükümetimiz, ülkemizde yeniden bir kalkınma hamlesi başlatmalıdır, milli sanayi, yerli sanayi, yeni ve yerli enerji projeleri, alt yapı projeleri devreye sokulmalıdır…
Türkiye bu çapulcuların değil, dedeleri Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşında, Sarıkamış’ta, Yemen’de şehit olanların, PKK ile mücadele edenlerin, Kıbrıs’ı Rum’lara dar edenlerin ülkesidir…
Türkiye tank fabrikasını, yeni otomobil fabrikasını, helikopter fabrikasını devlet eliyle ya da en azından devletin ortaklığıyla kurmalıdır, demiryolu, İstanbul’a üçüncü havalimanı ve üçüncü köprü de dâhil olmak üzere Anadolu’da Trakya’da, Karadeniz’de, Doğu ve Güney Doğu Anadolu’da planlanan bütün yatırımlar hızlı bir şekilde tamamlanmalıdır…
Hükümetimizden beklentimiz Başbakanımızın istikrarın süreceğini kati ve keskin bir şekilde ifade etmesidir…
Biz Türkiye’ye güveniyoruz, burası bizim topraklarımız, Hükümetimizi biz seçtik, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı biz oylarımızla Başbakan yaptık, bu Bakanlar dişlerini tırnaklarına takarak Türkiye kalkınsın diye çalışıyor, bu ülke bizim…
Feda ettirmeyeceğiz, feda ettirmemeliyiz…
Cemaat bir oyun yaptı bu ülkeye ihanet ettiğini gösterdi, dün de benzeri bir oyunu çocuk katili Esed ile iş tutarak CHP yapmıştı, olsun bunlar olacak, tarih bütün bunları yazdı, yazacak…
Önemli olan biz bu ülkeye kaderini bağlamış, bu ülkenin fedakâr ve cefakâr insanları, genel çoğunluk, derin millet, diyoruz ki;
Yeniden Büyük Türkiye İçin Durmak Yok Yola Devam…