Evet, şeytanın bile görünce kaçacağı Liberal+Kapitalist sistemin kurucusu olan ve 300 yılı aşan bir süredir Dünyayı sömüren, insanları köleleştiren İngiliz asıllı hanedanlar, bunu yaparken tüm dini motifleri ve ülkeleri kullanmaktan da geri kalmıyorlar.
Bir dönem Protestan oluyor, bir dönem Katolik, bir dönem Yahudi oluyor, bir dönem Budist, ama ne olurlarsa olsunlar karşılarındaki düşman hep aynı İSLAMİYET.
Başta ABD olmak üzere, AB ülkeleri ve gelişmiş ülkeler bu yapının denetimi ve kontrolü altındalar. Bu ülkeleri yöneten siyasilerin büyük bir çoğunluğu ise bu yapıya ait kuklalar olarak karşımıza çıkıyorlar. Bunlarla birlikte uluslararası kuruluşlar IMF– Dünya Bankası-BM- vs. gibi kurumlar da bunların kontrolü ve güdümündeler.
Bu yapı şeytani sistemini sürdürebilmek için sürekli bir çatışma ve savaş durumunun dünyada var olması gerektiğini biliyor ve bunun hiç bitmemesi için elinden geleni yapıyor.
I. ve II. Dünya savaşlarında kontrollerinde olan ülkeleri bile bir birine kırdırmaktan çekinmeyen bu yapı, insanlık tarihinin en acımasız ve en kanlı katliamlarına imza attı, attırdı, attırıyor. Devam eden süreçte; Afganistan, Pakistan, Irak, Suriye, Mısır, Libya, Kuzey Afrika ve Afrika’nın diğer bölgelerinde, Balkanlar'da olduğu gibi her fırsatta kan dökmekten çekinmediler, çekinmiyorlar.
Bugün ülkemizde ve Suriye'deki insanların ölümünün arkasındaki asıl güçler de şüphesiz bunlar. Bunların kullandığı maşalar, ABD+AB’nin kukla yöneticileri. Aslında, küçük bir radikal kesimin dışında dünya halkalarından hiç birinin bir biriyle derdi yok, lakin bu yapı, bu halklar arasında etkileşime izin vermiyor ve her fırsata dini ve iktisadi araçları kullanarak, aralarındaki ayrımı körüklüyor.
Günümüzde, bu yapının kullandığı kukla yöneticiler, o kadar fütursuzlaştılar ki, eskiden tehditlerini süslü püslü kelimelerin arkasına saklayarak yaparlardı, şimdi alenen yapıyorlar. Kamuoyunun, süslü püslü kelimelerin arkasındaki çirkin yüzleri görmesi her zaman mümkün olmuyordu. Ama artık görmemek için hakikaten kör olmak lazım. Günümüzde ne yazık ki bu körlerden; bizim ülkemizin hem siyasetçileri, hem iş adamları hem de sözde aydınları ve gazetecileri arasında bolca var.
Benim en büyük tesellim ise, hem ülkemizde hem de dünyada artık bu büyük Şeytanı hakikati ile tanıyanlar var ve bu sayı her geçen gün artıyor. Umudum ve beklentim o ki, bizim topraklarımızda başlayan bu uyanış, Ortadoğu’da ve bugün Suriye’de dökülen bu kanlar karşısında aldığımız haklı kararlar ve bize karşı bu Şeytan uşaklarının aldığı haksız kararlar alenen görülmeye başlandı. BM’nin Suriye ile ilgili aldığı insani yardım için 30 günlük ateşkes karını bile bizim terörle haklı mücadelemiz için sonlandırmak manasına geldiğini söyleyen ABD, artık bu haksızlığın ayyuka çıkmış örneği olarak karşımızda duruyor ve tüm dünya bunu görüyor. Bizim bu haklı mücadelemiz, dünyadaki bu Büyük Şeytanın planlarını bozacak ve sistemini alaşağı edecek bir başlangıç olacak inşallah.
Unutmasınlar ki, terör bumerang gibidir; atınca uzaklaştı sanırsın ama daha hızlı bir şekilde sana döner. Ey ABD + AB vakti saati yaklaşmıştır. Elbette ki, doğurup, besleyip, büyüttüğünüz bu terör odakları size dönecek ve sizi vuracaktır. 300 yıllık kanlı Kapitalist düzeninizin sonu yaklaşmıştır.
Sefer bizim, Zafer Şüphesiz ALLAHIMIZINDIR.