Bulgaristan Başmüftüsü Mustafa Hacı Aliş: Türkiye'nin desteği her zaman yanımızda

Türkiye’nin desteğini her zaman yanlarında hissettiklerini ifade eden Bulgaristan Başmüftüsü Dr. Mustafa Hacı Aliş, hiçbir zaman kimliklerini kaybetmediklerinin vurgusunu yaptı. Balkanlarda en çok Türk’ün yaşadığı ülkenin Bulgaristan olduğunu söyleyen Aliş, “Bulgaristan’da bin 650 civarında cami ve mescidimiz var. Maalesef hepsinde imamız yok. İmam yetiştirmeye çalışıyoruz. Yaklaşık olarak 3 bin 200 imam hatip ve müezzine ihtiyacımız var” dedi.

Bir dizi ziyaretler için Konya’ya gelen Bulgaristan Müslümanları Diyaneti Başmüftüsü Dr. Mustafa Hacı Aliş, Konya İl Müftüsü Ali Öge ile birlikte gazetemizi de ziyaret etti. Genel Yayın Yönetmenimiz Lokman Koyuncuoğlu’nun misafiri olan Mustafa Hacı Aliş, Bulgaristan’daki diyanet çalışmalarını anlattı. Türkiye’nin desteğini her zaman yanlarında hissettiklerini ifade eden Mustafa Hacı Aliş, Bulgaristan’da yaşayan Müslümanlar ve İslam hayatı hakkında ayrıntılı bilgiler verdi.

‘DİN, ÖRF VE ADETLERİMİZİ AYAKTA TUTACAĞIZ’

Türk ve Müslüman olduklarının vurgusunu yapan Bulgaristan Başmüftüsü Mustafa Hacı Aliş, kendi kimliklerini hiçbir zaman kaybetmediklerini ve bu konuda asla taviz vermeyeceklerini söyledi. Avrupalılaşmanın, Bulgaristan’da yaşayan Müslümanların aleyhine olduğunu belirten Mustafa Hacı Aliş, her zaman din, örf ve adetlerini ayakta tutacaklarını dile getirdi.

‘BALKANLARDA EN ÇOK TÜRK’ÜN YAŞADIĞI ÜLKE BULGARİSTAN’

Bulgaristan’ın kültür olarak Türkiye’ye çok uzak olmadığını belirten Mustafa Hacı Aliş, “Türkiye’de Balkanlar deyince Bosna, Makedonya, Kosova biliniyor. Bulgaristan pek bilinmiyor. Balkanlarda en çok Türk’ün yaşadığı ülke Bulgaristan. Bulgaristan küçük bir devlet. 6 buçuk milyon nüfusu olduğu söyleniyor ama o kadar yok. Çünkü birçok insan Avrupa’ya gitti ve orada çalışıyor. Gayrimüslimlerin bizden farkı da şu; Avrupa’ya gidiyor ve oraya yerleşiyorlar. Dönmek niyetinde değiller. Ama biz Müslümanların çoğu çalışıyor ve geri dönüyorlar. 2007 yılından itibaren Bulgaristan, Avrupa Birliği üyesi. Avrupa’dan aldığımız kültür ciddi anlamda bizim kültürümüze girdi. Avrupalılaşmaya çalışıldı. Bu bizim lehimize değil, aleyhimizedir. Homojen kültürümüz bozulmaya başladı” şeklinde konuştu.

‘KİMLİĞİMİZİ KAYBETMEDİK’

Bu zamana kadar kimliklerini hiçbir zaman kaybetmediklerini ifade eden Mustafa Hacı Aliş, “Biz Bulgaristan vatandaşı olmamıza rağmen Türk ve Müslümanız. Bu yüzden hiçbir konuda taviz vermek istemiyoruz. 140 senede önce Osmanlı’nın çekilmesine rağmen biz kimliğimizi kaybetmedik. Din, örf ve adetlerimizi ayakta tutuk. Ama Avrupa Birliği’ne girdikten sonra maalesef değişim başladı. Bu konuda mücadele vermeye çalışıyoruz. Asimilasyon politikası eksik değil. Kendimizi teslim etmedik, direndik. Bu konularda Türkiye ile iş birliğinde olmaya başladık. İnanıyoruz ki Türkiye bizi bırakmadı, bırakmayacak. Türkiye için dua ediyoruz. Türkiye güçlü olduğu zaman biz de rahatız. Hizmetlerimizi Diyanet İşleri Başkanlığı ile yürütmeye çalışıyoruz. Allah razı olsun bizi her konuda destekliyorlar.” İfadelerine yer verdi.

‘İMAMA İHTİYACIMIZ VAR’

Camiler için çok sayıda imama ihtiyaçları olduğunu söyleyen Mustafa Hacı Aliş, “Bulgaristan’da bin 650 civarında cami ve mescidimiz var. Maalesef hepsinde imamız yok. İmam yetiştirmeye çalışıyoruz. Ama bazı imam hatip mezunu gençlerimiz Avrupa’ya gidiyorlar. İnşatta çalışıyor veya araba yıkıyorlar. Orada aldıkları maaş bizde verilen maaştan daha yüksek olduğu için cazip geliyor. Bu noktada mücadele vermeye çalışıyoruz. Yaklaşık olarak 3 bin 200 imam hatip ve müezzine ihtiyacımız var. Yaz tatillerinde Kur’an Kursları açmaya çalışıyoruz. Orada yetişen gençler dine bağlanmış oluyorlar. Devlet okullarında da din derslerini başlattık. Az da olsa bazı okullarımızda var. Kitaplarımız mevcut. Bulgaristan Milli Eğitim Bakanlığı bunu kabul etti. 3 tane de İmam Hatip Lisemiz var.” şeklinde konuştu.

‘BİZE KARŞI ANTİPATİ KISMEN DEVAM EDİYOR’

Bulgaristan’da İslam’a olan kısıtlamaların bittiğini fakat antipatinin kısmen de olsa devam ettiğini dile getiren Mustafa Hacı Aliş, “Önceden Komünizm zamanında Türk ve İslam ile ilgili her şey yasaktı. Asimile edilmeye çalışılıyorduk. İsimlerimizi değiştirmiştiler. Bunlar şimdi son buldu ama bize karşı olan kısmi antipati devam ediyor. Bulgarlar günden güne azalırken mülteci sorunu söz konusudur. Suriye’den, Afganistan’dan mülteciler geliyor. Çoğu Bulgaristan’dan geçip, Batı Avrupa’ya gidiyorlar. Kalanlar da var. Antipatiyi bazen bu göçmenler oluşturuyor, bize de yansıyor. Bizim geçlerimiz de Avrupa’ya gitmeye çalışıyor. Avrupa’dan yaşam tarzı öğrenip, bu şekilde yaşıyorlar ya da davranıyorlar. Uyuşturucu kullanımı, evlenmeme, eşcinsellik gibi bazı sıkıntılar maalesef yaygınlaştı. Gençliğimizi kurtarmak için çok yoğun çalışmalar yürütüyoruz” diye aktardı.

‘SEÇİMLE MÜFTÜLÜĞE GELİYORUZ’

Müftülük seçimlerinden bahseden Mustafa Hacı Aliş, şu sözlerle konuşmasını sonlandırdı; “Bulgaristan’da müftülüğe seçimle geliyoruz. Müslümanların yaşadığı şehirlerden, köylerden, kasabalardan delegeler geliyor. Bu delegeler imamlardan oluşuyor ve başmüftüyü seçiyor. Seçildikten sonra mahkemede tescil oluyor. Tescil edildikten sonra Bulgar makamları bizi tanıyor, etkinliklere davet ediyorlar. Her Ramazan’ın ilk iftarı Bulgaristan Cumhurbaşkanı tarafından veriliyor. Bütün din temsilcileri davet ediliyor. Güzel bir iftar oluyor. Bir taraftan cari masraflar için Bulgaristan devlet bütçesinden katkı alıyoruz bir taraftan da bazı tarihi camilerin onarımı için yardımcı oluyorlar. Bizler de müteşekkiriz. Biz iyilik için çalışıyoruz. Bulgaristan aleyhine hiçbir çalışma içerisinde bulunmuyoruz. Herkesi kucaklamak için çalışıyoruz.”

Konya Haberleri