Türk Silahlı Kuvvetleri 20 Ocak 2018’de Arap ve Türkmen halklarının yoğunlukta olduğu Afrin’de işgalci birliklere karşı, bölgede güvenlik ve istikrar için Zeytindalı Harekâtı’nı başlattı.
Evrensel barış sembolü olan Zeytindalı terörün bağrına vurulan yumruktur. Başbakan Binali Yıldırım operasyonun ismi ile ilgili çok net bir açıklama yaptı; “Bu zeytindalının zeytinleri o toprakların gerçek sahibi sivil ve masum insanlara, dalları ise teröristlere gidiyor.”
Unutmayalım; bir ülkenin sınırları güvende değil ise yarını belirsizdir.. Siyasal çıkar peşinde binlerce kilometre öteden bile bir sürü ülkenin üşüştüğü bu coğrafyada ise sınır güvenliğini sağlamak hayatidir.
*
Bu operasyon bizim için neden bu kadar önemli?
İşgalci devletlerin desteğini alan tasmalı köpekler sınırlarımız da bir terör devleti kurma hayalinde. Sınır hattımızı temizlediğimiz Fırat Kalkanı artık sahada olacağımızın göstergesiydi. Afrin Harekâtı ile de vazgeçmeyeceğimizi göstermiş olduk. Geliyoruz dedik, geldik. Günün sonunda Afrin’de kurtarılmış bölge olacak.
*
Türkiye gemileri yaktı..
Gazetecilerin, “ABD, Afrin bölgesine tır sevkiyatı yaparsa ne olacak?” sorusuna, Başbakan Yıldırım şu cevabı verdi; “her türlü lojistiği vururuz.” Amerika’da olsa vururuz deme noktasına gelebildik çok şükür. Bundandır ki Türkiye karşısında olan tüm odaklara geçmiş olsun.
*
Tamam mı? Devam Mı?
İŞİD yok, dolayısı ile ABD’nin sözde IŞİD ile savaştığını iddia ettiği YPG/PKK’ya da ihtiyacı yok. Irak Kürtleri çekildi yaralarını sarıyor, Suriye’de Esad rejimi ve muhalifler dinlenmede. O halde ne işin var burada Amerika?
Bu açıdan değerlendirecek olur isek, Türkiye Zeytindalı harekâtı ile ‘Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla” demektir. Bölgede ki emperyalist tasmalı teröristleri bir bir temizlerken ABD’ye bir karar aldırmak zorunda bırakıyoruz. Tamam mı, devam mı?
*
Savaş mı operasyon mu?
Dışarıda ki düşmanlar ile savaşırken en tabii içimizde ki düşmanlar da rahat durmayacaktı. Operasyona start verildiği an savaşa hayır çığırtkanları hortladı. Altını defalarca çizerek belirtmeliyiz ki bu asla bir savaş değildir. Savaş, devletlerarasında gerçekleşir. Bu, Türkiye Cumhuriyeti devletinin sınırlarında tehdit oluşturan terörist unsurları temizleme operasyonudur. Vatanı ve milletine bağlı her birey ise ordusunun ve askerinin yanında olmalıdır. Bu bir parti meselesi değil, devlet meselesidir.
*
Turnusol vazifesi gören harekat..
Ne zaman Türk ordusu teröristlerin cehennemi olsa birileri çıkıp insan haklarından bahsediyor. CHP Genel Başkanı askerlere Allah’tan yardım diliyorum dedi diye yuhalanıyor. Sözde aydın geçinen 170 kişi Savaşa Hayır bildirgesi yayınlıyor. Sanatçı denilen kesim, hümanist maskesi altında savaş çığırtkanlığı yapıyor. Buna, ya sınırımızda olanları göremeyecek kadar aptallık, ya da her şeyi görüp başka hesaplar peşinde koşacak kadar kötü niyet denir.
Savaşa karşılar ama terörizme karşı değiller. Bireysel silahlanmaya karşılar ama terörist silahlanmaya karşı değiller. Yersen..
Bu operasyona karşı çıkan ve bu yönde propaganda yapan iki kesim var. Bunlardan birisi operasyonda temizlenen teröristlerin şehirde ki kalıntıları.. Diğeri ise Erdoğan muhalifliğinden gözü kör olmuş, Erdoğan gitsin de isterse ülke yansın diyen zihniyet. Bana kalırsa bu ikincisi, birincisinden daha tehlikeli. Hâlbuki bu operasyonda askerine ve orduna destek olmak, diğer konularda muhalif olmana engel değil. Bu ayrımı yapamayanlara bu ülkede maalesef aydın deniliyor.. İlla savaşın ne kadar kötü olduğundan bahsetmek istiyorsanız yine bahsedin. Ama bunu terörle mücadele eden ülkenize değil, hayranı olduğunuz batıya anlatın.
Bu topraklarda yaşıyorsanız, Al bayrağın gölgesine bile saygı duyacaksınız! Bu toprakların Mehmeti bitmez.
Rabbim ordumuzu muzaffer eylesin!