Bizim Kızlar

Erol Çimen
Kıymetli okurlarım bu yazımın 14 Şubat Sevgililer gününe rast gelmesi tamamen bir tesadüf. Bu vesile ile tüm sevgililerin sevgililer gününü kutluyorum. Birbirlerini bir günlük değil ömürlük sevsinler. Hatta öyle sevsinler ki sevgilileri öldükten sonra bile sevgilerine vefasızlık yapmasınlar.
 
Gelelim esas konuya;1990 lı yıllarda Türkiye de başörtüsü zulmü vardı. Başı örtülü kızlarımız üniversite kapılarından geri döndürülüyorlar, ikna odalarında başlarını açmaları için ikna edilmeye çalışıyorlardı. Bazıları başlarına peruk takarak derslere giriyorlar, fakat büyük çoğunluğu bu Allah’ın emridir biz başımızı açamayız diye direniyorlardı. Okul kapılarında coplanıyorlardı. Okul önlerinde pankartlar açıyorlar, yollarda yürüyüş yapıyorlardı. O günlerde bu idealist kızları gönülden destekliyor, onlara destek olmaya çalışıyorduk.
 
2002 yılında Ak Parti Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde iktidara geldi. Önce baş örtüsü zulümleri ağır ağır hafifledi. Daha sonra Türkiye Büyük Millet Meclisinde alınan bir kararla baş örtüsü zulmü kaldırıldı. Hükümet geçmiş dönem tarihli bir üniversite affı çıkardı. Baş örtüsü zulmü dolayısıyla üniversitelerden atılan kızlarımız bıraktıkları yerden okullarına geri döndüler. Geçte olsa okullarını bitirdiler. Zorda olsa diplomalarını aldılar. Hükümet resmi dairelerde olan baş örtüsü yasağını büyük ölçüde kaldırdı. Bizim kızlar başları örtülü vaziyette resmi işlere girdiler. Para kazanmaya başladılar. Üniversite kapılarında başımızı açmayacağız diye coplanan idealist kızlarımız, zannettim ki , bilgili anneler olarak bu millete Fatihler yetiştirecek. Fakat hiçte öyle olmadı. Hani bir ata sözümüz var ya “çok para herifi, az para karıyı bozar” diye. Bizim kızları da para bozdu. Önce analıktan vazgeçtiler. Daha sonrada feminist oldular. Para öyle bir bozdu ki yuva kurmayı, çocuk yetiştirmeyi, evlenmeyi düşünmez oldular. Çünkü onların artık paraları vardı. Kendi ayaklarının üzerinde durabiliyorlardı. Kim herif kahrı çekecek, kim çocuk doğuracak, kim çocuk sorumluluğu alacak, kim aile sorumluluğu alacak diye düşünmeye başladılar.
 
Peki bende bizim kızlara soruyorum: Bu memlekete Fatihleri kim doğuracak ? Fatihleri kim yetiştirecek? Bu millet sizi tarihin akışını değiştirecek çocuklar yetiştirsin diye mi okuttu  ,yoksa bir eliniz yağda, diğer eliniz bal da, hiçbir sorumluluk almadan keyfinize bakın diye mi yetiştirdi? İsterseniz bir düşünün.
 
Eğer siz bir elinde Kur’an , diğer elinde bilgisayar, gönlünde iman olan çocuklar doğurmayacak ve yetiştirmeyecekseniz biz bunları yapacak anneleri nerede bulacağız? İthal mi edeceğiz ?
 
Bu sözlerimin hoşunuza gitmediğini biliyorum. İçinizden çok ağır konuşuyor dediğinizi de hissediyorum. Ama gerçekler bu ve çok acı.
 
ALLAH bu Necip Milletin akıbetini hayır eylesin. Amin. Selam Ve Dua İle.