Bitkisel Üretimde Yeterli Destek Verilmiyor mu?

Mahmut Ali C. Körosmanoğlu

Tarım neden desteklenmeye ihtiyaç duyar. Bunun birçok nedeni var. Öncelikli olarak şunu belirtmek istiyorum: Tarım karlılık gözetilerek, getirisi iyi olduğu için, marjinal faydası yüksek olduğu için vs. vs. ekonomik sebeplerden dolayı tercih edilen bir uğraş alanı değildir.

Tarım ülkeler için olmazsa olmaz stratejik alandır. Çünkü gıda ve su artık silah olarak kullanılmaya başlandı ki yakın geçmişte pandemi ve Rusya Ukrayna savaşında buna şahit olduk. Olaya bu perspektiften baktığımızda tarımı desteklemek bir ihtiyaç değil, zorunluluktur. Buna ilave olarak tarım tabiat şartlarına bağımlılığı dolaysıyla risk ve belirsizliklerin en fazla olduğu bir sektördür. Bundan dolaylıda ayrıca bir destelenmeye ihtiyacı vardır.

Bu iki temel gerekçelere ilave olaraktan ekonomiye sağladığı katkı, işgücüne açısından toplam istihdamdaki payı, GSMH ya etkisi, ihracatta karşı vs. gerekçelerden dolaysıyla da tarımda destekleme politikalarına ihtiyaç vardır. Mevcut şarlar göz önüne alındığında bunun bir ötesi, tarımı koruma altına almak lazım. Son cümlenin içeriğini başka bir yazı/konuşmaya bırakarak Türkiye’de tarımsal destekler ne durumda bu konuyu biraz açmak istiyorum.

Çok ilginçtir, Türkiye bir tarım ülkesi olmasına rağmen yakın zamana kadar bir tarım kanunu yoktu.

Tarım Stratejisi Belgesinin ardından tarım politikalarının amacını, kapsamını ve konularını belirleyen 25 Nisan 2006 tarihinde 5488 sayılı “Tarım Kanunu” yürürlüğe girmiştir. Kanunda ayrıca tarımsal destekleme politikalarının amaçları ve ilkeleri ile destekleme programlarının tanımlanarak desteklemelerin temelinin oluşturulması sağlanmıştır.

Tarımsal Desteklemelerin Amacı ve İlkeleri

TARIM KANUNU MADDE 18 –Tarımsal desteklemelerin amacı; tarım sektörünün öncelikli problemlerinin çözümüne katkıda bulunmak, uygulanan politikaların etkinliğini artırmak, sektörün bu politikalara uyumunu kolaylaştırmaktır. Tarımsal destekleme politikaları, ekonomik ve sosyal etkinlik ve verimlilik koşullarını sağlayacak programlarla uygulanır. Ödemeler bütçe imkânları çerçevesinde ve programların niteliğine bağlı olarak, gerekli denetim ve kontrollerin tamamlanmasından sonra ödenir.

Tarımsal destekleme programlarının belirlenmesinde, aşağıdaki ilke ve stratejiler dikkate alınır:

a) Tarım politikalarının amaçlarına ulaşılmasına katkıda bulunması.

b) Avrupa Birliği mevzuatı ve uluslararası taahhütler ile uyumlu olması.

c) Üreticilerin piyasa koşullarında faaliyetlerini yürütmesi.

ç) Kullanılacak kaynağın, adil ve etkin bir şekilde üreticilere yansımasını sağlayacak yapıda olması.

d) Tarımın alt sektörlerinde dengeli bir dağılım göstermesi.

İşte bu gerekçeler ve tarım kanuna dayanılarak son yıllara da Tarımsal Desteklemeler artırmıştır. 2002 yılında 1,8 milyar ₺ olan destekleme bütçesini, 2022 yılında 39,7 milyar TL’ye yükseltilmiştir. 2003-2021 döneminde günümüz fiyatlarıyla 464 milyar ₺ ödeme yapılmıştır.

2017 yılında uygulamaya giren “Havza Bazlı Destekleme Modeli” kapsamında; ülkemiz için stratejik öneme sahip, insan sağlığı-beslenmesi, hayvan beslenmesi ve bölgesel önemi olan 21 ürün, yetiştirildiği en uygun havzalarda destekleme kapsamına alınmıştır.2023 yılında tarımsal destekler 54 milyar ₺ ye çıkarılmıştır.

Buradaki temel tartışmalardan biri tarımsal destekler kırsala ulaşıyor mu ulaşmıyor mu?

Kırsalda gerçekleştirilen projelerle binlerce kişiye istihdam sağlanmıştır.

IPARD: 2011-2022 döneminde yatırım tutarı 26,5 milyar ₺ olan 23.761 projenin sözleşmesi imzalanmıştır. Ödeme yapılan 21.944 projeye toplam 9 milyar ₺ hibe ödenmiş olup 16,9 milyar ₺ değerinde yatırım gerçekleşmiştir. Bu sayede 87 bin kişiye istihdam sağlanmıştır.

Kırsal Kalkınmayı Destekleme Programı (KKYDP) : 2006-2022 döneminde 16.105 projeye 10,5 milyar ₺ hibe yapılmış ve 118 bin kişiye istihdam sağlanmıştır. Ayrıca 283.284 Makine-Ekipman alımı için günümüz fiyatlarıyla 4,6 milyar ₺ destek verilmiştir.

Genç Çiftçi Projesi: 2016-2018 döneminde toplam 48 bin genç çiftçimizin projesine 3,5 milyar ₺ hibe desteği sağlanmıştır.

• Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi: Yüksek kesimlerde yaşayan küçük ölçekli çiftçilerimizin yaşam kalitelerinin iyileştirilmesi ve üretimin pazara entegrasyonunun sağlanması amacıyla, 2018-2027 yılları arasında iki aşamada gerçekleştirilecek proje ile çiftçilerimize toplam 73,5 milyon avro destek sağlanacaktır.

Proje, İlk aşamada Adana, Mersin, Osmaniye, Kastamonu, Sinop ve Bartın illerinin dezavantajlı bölgelerinde 45 ilçede 1.793 köyde uygulanacak olup, 30 bin haneye ulaşacaktır. Hibe desteği yatırım konuları ve yatırımcı türüne göre değişmekle birlikte projenin %70-100’ü desteklenecektir. Projenin ikinci aşamasına Kahramanmaraş ve Çankırı illeri dahil edilerek 17.400 haneye daha ulaşılacaktır.

• Göksu-Taşeli Havzası Kalkınma Projesi: Konya ve Karaman illerinin 600-1800 metre rakımda yer alan dağlık kesimlerindeki 11 ilçe ve bu ilçelere bağlı 238 köyde kırsal yoksulluğu azaltmak amaçlanmaktadır.

• Hibe oranları %70-100 arasında değişmekte olup proje sayesinde çiftçilerimize 22,27 milyon avro destek sağlanacaktır.

• Kırsal Kalkınmada Uzman Eller Projesi: 81 ilimizde uygulanmaya başlayan proje ile nüfusu 20 binden az olan yerleşim alanlarında yaşayan/yaşamayı taahhüt eden; tarım, ormancılık, gıda ve su ürünleri konularında üniversite ve/veya yüksekokul mezunlarının, mahallinde uygulayacağı projelere, proje başına 100 bin TL’ye kadar hibe desteği verilmektedir.

• Bu kapsamda Kasım 2022 tarihi itibarıyla 1.116 proje sahibine günümüz fiyatlarıyla 115 milyon TL hibe ödenmiştir.

• LEADER: Yerel Kalkınma Stratejilerinin uygulanması programıdır. AB’ye aday ülkeler arasında ilk kez Türkiye’de uygulanmaktadır. IPARD Programındaki kriterlere uygun olarak dernek statüsünde kurulmuş ve bulundukları yöreye ilişkin bir yerel kalkınma stratejisi hazırlamış olan yerel eylem derneklerinin faaliyetleri ve projeleri desteklenmektedir. Bugüne kadar 50 Yerel Eylem Grubu ile sözleşme imzalanmış ve 36 milyon TL destek ödenmiştir. Ayrıca 29 Ocak 2022’de yayınlanan çağrı ilanı kapsamında alınan 67 yeni başvurunun değerlendirme süreci devam etmektedir.

Türkiye’de tarımsal ürünlerin fiyatlarının düşük olmamasının en büyük sebebi daha önce ifade ettiğimiz gibi girdi maliyetleri yüksek olması idi. İşte bundan dolayı devlet desteklemeleri üretim öncesine aldı ve miktarlarını artırdı.

• Hububatta 2023 yılı ilkbahar döneminde yapılacak mazot ve gübre destek ödemeleri altı ay öne çekilerek ekim zamanı olan 2022 yılı sonbahar dönemine alındı. Mazot desteğine ilk kez 2003 yılında başlanmıştı.

• 2022 yılı için gübre desteği birim fiyatları ürün bazında %130 ile %163 arasında değişen oranlarda artırılmıştır.

• Gübrede %18, karma yemde %8 olan KDV 2016 yılında kaldırıldı.

• Mazot ve gübreye günümüz fiyatlarıyla bugüne kadar toplam 73,2 milyar TL destek verildi.

• Stratejik ürünlerde üretim yılındaki mazot maliyetinin %50’sini karşılanıyor.

• Mazot desteği, artan maliyetler ölçüsünde ürün bazında %130 ile %395 oranları arasında artırılmıştır.

• Nadas alanlarında dekara 38 TL destek sağlanıyor.

• Ürüne göre dekara 83 TL ile 271 TL arasında mazot ve gübre desteği sağlanıyor.

Sertifikalı tohumluk kullanımını teşvik etmek içinde dekara 8 ₺-200 ₺’e aralığında çeşitli bitkilere destek vermektedir.

Yine sertifikalı fide/fidan kullanımını artırmak maksadıyla dekar başına 280 ₺ ile 400 ₺ ye varan destekler vermektedir.

Yurt içinde sertifikalı tohum üreten/ürettiren ve sertifikalandıran, yurt içinde satışını gerçekleştiren, Bakanlık tarafından yetkilendirilmiş tohumculuk kuruluşu kabul edilen ÇKS’ye kayıtlı çiftçilere bu yıl ürettikleri çeşitli sertifikalı tohumluklarla orijinal/temel ve üstü tohumluklara da türüne göre kilogram başına 0,1-5 lira yurt içi sertifikalı tohum üretim desteği ödemesi yapılıyor

Sertifikalı aşılı fidan başına 0,5 lira, aşısız fidan başına ise 0,25 lira destek sağlanıyor.

Çiftlik Muhasebe Veri Ağı Sistemi’nin 81 ilde uygulanmasına devam edilecek ve geçen yıl kayıt altına alınan 6 bin işletmeye, işletme başına 600 lira ödenecek.

Çiftçilere ödenecek 2022 tarım destekleri açıklandı.2002'de 1,8 milyar lira olan tarımsal destekleme bütçesi 30 kat artışla 2023 yılında 54 milyar oldu.2022 yılı tarımsal destekleme bütçesi 25,8 milyar lira iken bu miktar 2023 yılında yüzde 109 artışla 54 milyar liraya çıkarıldı.

Bugün gelinen noktada tarımı desteklemek sadece tarımsal üretimi artırmak veya üreticiyi korumak değildir, daha da ötesini ifade etmektedir. Köyden kente göçü engellemede sosyolojik, üretimi artırmak için ekonomik, gıda güvenliğini sağlamak için stratejik bir meseledir.