Başarı ve Övgü KOMEK’ler için bir klasik halini aldı artık…
Ne söyleseniz ne anlatsanız az… Hangi övgü kelimesini hangi sıfatı kullansanız yetersiz…
2 milyonluk bir şehirde 500 bin kursiyerin sıralarından geçtiği bir ‘eğitim kurumu’nu hangi cümle anlatabilir ki en güzel…
O rakamlarla vurgu yapmak istediğimiz rakamın büyüklüğü değil ‘Ailenin Büyüklüğü’
Artılarıyla eksileriyle kısaca hali hazırdaki bu haliyle Konya Büyükşehir Belediyesinin en önemli hizmetlerinden biridir KOMEK…
O yüzden kısaltmayı değiştirdik;
Konya’nın Olağanüstü MilliEğitim Kurumu…
Abarttığımı düşünüyorsanız“Altın Dokunuşlar 2017” sergisini ziyaret etmenizde yarar var…
…
Sanıyorum çok yakın zamanda doktorlar hastalarının reçetelerine ilaç yerine ‘KOMEK’ te eğitim görmesi gerektiğini yazacaklar…
Öğrenen, Üreten, Kazanan, Mutlu ve Huzurlu bir Aile’nin maddi manevi sorunu olur mu?
“Altın Dokunuşlar 2017” gezimizin özeti buydu…
Kime ne sorsanızKOMEK’te olmaktan, eğitim görmekten ne kadar mutlu olduğunu söylüyor öncelikle…ÇünküKOMEK’te onların yüreklerine dokunmuş öncelikle… Sonrada kursun kendisine kattığı şeyleri anlatıyorlar… Bazıları içinse tedavisi olmayan bir hastalık gibi KOMEK markası... Gitmediği kurs dalı öğrenmediği alan kalmamış sanıyorum sırf ayrı kalmamak için “Yaşam Boyu Eğitimden…”
…
“Bu alanda da kurs mu olur canım’ dediğimiz kurs dalları dahi duyuruya çıkar çıkmaz doluyorsa hizmet başarıya ulaşmış demektir…
Başarının temelinde yatan ‘Sırrı’ eğitimciler yada sosyologlar inceleyeceklerdir elbet bir gün…
Ancak ilk göze çarpan “KOMEK’in başarısının perde arkasında, eğitmen ve öğrencilerin çalışkanlığı, azmi ve ilmek ilmek sabırla işledikleri sanat eserlerinin başarısının yanı sıra projenin sahiplerinin, yöneticilerinin ve idarecilerinin de ilmek ilmek sabırla ördükleri bir sistemin varlığı…”
Böyle olmasa, Türkiye genelinde onlarca örneği olmasına rağmen –ki bunlar arasında İstanbul, Ankara gibi Büyükşehirlerde var- gerek nitelik gerekse nicelik olarak bu başarı yakalanamazdı… Konya’nın üç katı Ankara’da da 500 bin öğrenci bu hizmetlerden yararlanırken bu rakam Konya’da da 500 bin…
Dile kolay şehrin dörtte biri…
…
Ve tabi ki bu yıl sonu sergisinin teması “Endülüs’ten, Selçuklu’ya…”
2017 eser sergileniyor. Her biri birbirinden değerli... “Değer” sadece eserlerin güzelliğinden değil, bir büyük medeniyeti yeniden diriltmek için verilen bu büyük mücadele ve özveriden dolayı aynı zamanda…
Sanat Tarihi dersleri olduğu günlerde kabuslar gören bir öğrenci olarak bile ‘Endülüs, Memlük, Selçuklu’ gibi itilen, hor görülen medeniyetlerin sadece ‘Bizim’ için değil Dünya medeniyeti için ne denli önemli olduğunun ben bile farkındayım…
Sadece sanatta değil tabi, bilimde teknikte, edebiyatta, sosyal hayatta.
Bir büyük medeniyet yeniden gündemimizde bugün… KOMEK ve bu sergi sayesinde…
‘Endülüs’
…
Bu serginin anlattığı en önemli iki şey;
‘Endülüs’ün,Batı’nın kayıp kıta Atlantis’i gibi bir efsane olmadığı. Bir zamanlar dünyaya, sanatta, incelikte, zarafette, edebiyatta, bilimde nasıl örnek olduğumuzu anlatan bir yaşanmışlık olduğu…
Ve geçmiş şanlı günlere kanatlanmanın öyle çok ta zor olmadığını hatırlatmasıydı…
Belki kısa bir süreliğine unuttuğumuz ama insanlığın ve medeniyetin bir ‘Deniz Feneri’ olarak dünyanın son gününe kadar yaşayacak bir medeniyetin sahibi olduğumuzun yeniden farkına vardırarak bir büyük hizmete imza atmış oldu KOMEK ve Büyükşehir Belediyesi…
…
Son olarak;
Kızan kızsın amabunu söylemeden de geçmeyeceğim/geçemeyeceğim…
Projenin başarısında ve bu denli büyümesinde en büyük paylardan birinin Büyükşehir Belediyesi Halkla İlişkiler Daire Başkanı Ahmet Köseoğlu ve ekibinin çalışkanlığı, azmi, gayreti, karizması ve heyecanının büyük payı olduğunu da düşünüyorum.
Buna her programda olduğu gibi bunda da şahit olduk…
İkinci dipnot; Bu şehrin sorunları, ancak, Ahmet Köseoğlu kadar işini seven, hatta işine aşık, mükemmeliyetçi ve onun kadar ter döken insanlarla son bulacaktır…