CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun gözlerinden öptüğü, öve öve öküz ettiği çapulcuların ülkemize verdiği zarar netleşiyor. Bugün baktığımızda para olarak 200 milyona liraya yakın bir zarar oluşmuş durumda…
Bununla birlikte ekonomimiz üzerinde uluslar arası Türkiye fırsatçıları çevrelerin ellerini ovuşturduğu, faizin bir anda 2 puan yükseldiği bir süreci geride bırakıyoruz. Ülkemizin imajına, turizme, üretime verdiği zararları da eklersek gerçekten can sıkıcı bir süreci geride bıraktığımızı anlarız.
Tabi bir taraftan da peki bu oyun niye oynandı? Sorusu soruluyor. Dün de ben konuyu Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektör Yardımcısı Uluslar Arası İlişkiler Uzmanı Prof Dr Birol Akgün’e sordum.
Birol Hocam “Online Cemaat” ya da “Digital Cemaat” dediği bir topluluktan bahsediyor. Anlaşılıyor ki önümüzdeki süreçte büyük siyasi hareketler bu topluluklar tarafından yönetilecekler.
Bu arada Birol Hocamın, tespitlerinde üç konu öne çıkıyor.
Ülkemizde bir grup gerçekten yaşamına hükümetimiz tarafından müdahale edildiğini düşünüyor. Sigara ya da içki içmesinin engellendiği savıyla hükümete karşı düşmanlık besliyor. Bu insanlarla hükümetimizin mutlaka empati kurması ve bizlerinde o insanlarla diyaloglarımızı geliştirmemizin önemli olduğunu düşünüyorum.
İkinci konu ise hükümet bu 11 yıllık süreçte birçok rantiyeciye akan rantı kesti. Adamlar eskisi kadar sebeplenemiyor. Dolayısıyla bunlarda hükümete karşı bu grupları örgütlüyor.
Birol Hocamın tespitlerinde üçüncü ve en önemli husus ise Başbakanımıza karşı takip edilen düşmanlık. ABD’deki siyonistler, Almanya, Fransa ve diğer Avrupa’daki etkin güç odakları da dâhil, bu kesimler Başbakanımızın Cumhurbaşkanı ve Başkan olmasını istemiyor. Bunun için AK Partinin içinde de kargaşa varmış görüntüsü oluşturarak, hatta muhafazakârlardan da etkin olarak kullanabilecekleri kesimleri kullanarak Başbakanımızı hem itibarsız hale getirmeye hem de etkisizleştirmeye çalışıyorlar.
Tabi Birol Hocamın bir de uyarısı var, önümüzdeki süreçte bu tür eylemlerin artarak devam edeceğini ifade ediyor. Ona göre hepimizin gözü açık olmalı…
Recep Konuk’tan Önemli Uyarılar
Evet, nerede ise toplumumuzun üzerinden silindir gibi geçen bu süreç ile ilgili, artık sadece Konya’nın değil bütün ülkemizin seçkin iş adamlarından olan Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk dün son derece önemli açıklamalar geldi.
Türkmen Beyimiz ne diyor; “Milletimiz uyanık olmalı. Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar reel yatırımlar için cazip hale gelmişti. İç tasarrufları yetersiz olduğu için dış finansman kullanmak zorunda olan ülkemiz tarihinde hiç olmadığı kadar düşük maliyetle ve uzun vadeli fonlarla yatırımlarını finanse etme imkânına kavuşmuştu.
Bu ülkenin her ferdi, siyasi görüşü, hayat tarzı her ne olursa olsun öncelikle kader ortağı olduğumuzu, bu topraklarda iyisiyle kötüsüyle geleceğimizin ortak olduğunu unutmaması lazım.
Herkesin öncelikle ortak geleceğimize sahip çıkması, onu riske atacak, evlatlarımızın geleceğini olumsuz etkileyecek öfke nöbetlerinden sıyrılması lazım.
Bizi birbirimize düşürmek için pusuda bekleyenlerin olduğunu unutmaması lazım.
Nitekim kendi içimizdeki, kendi kendimize oturup halledebileceğimiz bir mesele bire beş katanların olağanüstü gayreti ile bugün uluslararası bir mesele haline getirilmeye çalışılıyor.
Tam da turizm mevsimi başlarken yaşananların ve dünya turizminden büyük pay alanların yaptığı bu çağrıları milletimizin iyi tahlil etmesi gerekir.
Kriz bölgesinde olan bu ülkelerin yatırım fonlarından kullandıkları kaynak kesildi. Dibe vurdu. Niye? Türkiye hem istikrarlı yapısı hem güven ortamı hem de istikrarlı şekilde büyüyen ekonomisiyle fonlar için güvenli liman konumuna ulaştı.
Türkiye geçtiğimiz hafta itibarıyla uluslararası fonlardan en düşük faiz oranıyla istifade eden dünyadaki üç-beş ülkeden biriydi. Bunu en iyi bilen kurumlardan biri biziz, bize hem fonlardan teklif geliyor hem de o fonlarla enerji yatırımımızda işbirliği yaptık. Belki de dünyada en iyi şartlarda fon kaynaklarına ulaşma imkânına sahip olduk.
Şimdi herkes şapkasını önüne koyup düşünmeli. Türkiye iç tasarrufları yetersiz bir ülke. Genç, nitelikli bir nüfusa sahip… İş piyasasına her yıl 1 milyon civarında gencimiz katılıyor. Yani iş sahası açmamız, kurabildiğimiz kadar fabrika, kurabildiğimiz kadar üretim tesisi kurmamız gerekiyor.” Diyor.
Başka ne desin değil mi? Sayın Recep Konuk’u şahsen kutluyorum. Zira ülkenin sağduyuya ihtiyacı olduğu bir süreçte hesapsızca ülkenin çıkarlarını önceliyor.
Umarız yıllarca ülkemizin üzerinde vampir gibi kanını emen ve her fırsatta ülkemize düşmanlık yapan kesimler ile Anadolu’dan çıkan İş Adamı arasındaki farkı da herkes çok net görür… İhtiyacımız olan işte bu Anadolu duruşu, tabi bu duruşu ancak göbeği bu topraklarda kesilmiş insanlar başarabiliyor.