Konya Sivil Toplum Kuruluşlarının, 11. Ufuk Turu Toplantılarına katılmak için geçen hafta Bera Alanya’daydık…
Seçim süreci şahsen benim açımdan biraz yıkıcı geçti… Stresli bir süreçten sonra Ufuk Turu Programlarından önce Bera Alanya’ya biraz dinlenmek için gittik…
Yaklaşık dört gün böylece Ufuk Turu Toplantılarından önce tatil yapma olanağımız oldu…
Bera Alanya’yı ben şahsen çok seviyorum, şunu net ifade edeyim, inanınız evimiz, yuvamız gibi Bera Alanya bizim için…
“Kendimi evimde olduğu kadar rahat hissetmek ve tatil yapmak”, Bera Alanya’yı ben böyle tarif ediyorum…
Bu arada tabi temizliğini, lezzetli yemeklerini, rahat uykusunu, denize karşı içilebilen bir bardak çayın keyfini ifade etmeme bile gerek olmadığını düşünüyorum…
Evet dinlendirici bir tatil oldu, bununla birlikte Mayıs ayının ilk günlerinde de olsa denize de girme olanağımız oldu…
Elbette bu da Şükür edilecek bir konu…
KOMBASSAN’ın böyle devasa bir oteli ülkemize kazandırmasının önemini bu tatilde çok iyi gördüm…
Dünyanın dört bir yanından Akdeniz’de ahlaklı, edepli, insani ve İslami olarak sıkıntısız bir şekilde tatil yapabilmek için insanlar Bera Alanya’ya geliyor…
İran’dan, Suudi Arabistan’dan, Libya’dan, Hindistan’dan, Pakistan’dan, Portekiz’den, Fransa’dan gelen başka dilleri konuşan, Müslüman kardeşlerimizle aynı safta namaz kılmanın tadını size anlatamam…
İnanınız bütün yemeklerden, denizden ya da sıcak Bera havuzlarından çok daha lezzetli, çok daha tatlı bir duygu orada yaşadığımız…
Akşam Namazında bir kardeşimin kıldırdığı Namaz inanınız aynen Kâbe’de kılınan namaz gibi huzurlu geldi bize…
Kâbe imamlarının tilavetiyle okunan Kuran’ı Kerim’in hissettirdiği duygunun tarifinin olduğunu ben şahsen düşünmüyorum…
Eminim KOMBASSAN böyle bir alanda yatırım yaptığı için çok eleştirilmiştir ama oysa Bera Alanya bugün Müslümanların Helalinden denize girebilmelerinin kapısını açmıştır…
Bunun için bile KOMBASSAN’a teşekkür etmemiz gerekir…
Ayrıca Bera Alanya standartlarını hiç düşürmüyor, telefonla ilk rezervasyonu yaptırdığımız Gökben Uçar kardeşimizden, bize son çay ikramını yapan garson kardeşimize kadar bizi 8 gün içinde hiçbir şekilde inciten kimse olmadı.
Personel kime hitap ettiğini çok iyi biliyor, bu önemlidir.
Bera Alanya kültürünün, nezaketinin, standardının muhafazası gerekiyor…
Bera bu otelin helal halini koruduğu sürece hiç şüpheniz olmasın, büyük medeniyet projesinin her zaman bir parçası olacaktır…
Zira bu standart bize, dünya Müslümanlarına modern hayata yön verebilme olanağı tanımaktadır…
Bu standartta çocuklarımızı yetiştirme kültürümüzden, insanlarla diyalog kurma kültürüne kadar, takıntısız namaz kılabilme özgürlüğünden, ezanın sahillerde de duyulabilmesine kadar çok geniş bir alanda yeniçağda İslami hayatın öznesi vardır…
Akşamları çocuklara eğlenceler düzenleniyor, bir gün sadece izlemek için gittim, evet popüler kültürün etkisi var, müziklerde bunlar yer alıyor ama başka hiçbir yerde bulamayacağınız, imanın esasları, Rabbimizin sevgisi, Peygamberimizin sevgisi de popüler kültüre inat çocuklarımıza bu programlarda veriliyor…
2 yaşını Temmuzda dolduracak kızım Eda Sultan’da, 9 yaşındaki oğlum Ertuğrul’da Bera Alanya’dan gediğimiz günden beri, “Teşekkür Ederim Allah’ım”, diye ilahiler söylüyorlar…
Bu önemli bir şeydir, bu çocuklarımıza İslam’ın popüler kültürün içinde en güzel anlatma şeklidir, bunun da muhafaza edilmesi gerekir.
Evet, biz Akdeniz’deki evimizden Konya’daki evimize geldik, iki gündür Konya’ya uyum sağlamaya çalışıyoruz, tıklım tıklım tramvaya uyum sağlamaya çalışıyoruz, durmadan klakson çalan şoförlere uyum sağlamaya çalışıyoruz, stresli iş hayatına uyum sağlamaya çalışıyoruz…
Ve aklımızda Bera Alanya ayrıcalığı ile Akdeniz’in, ilkyazda bize sunduğu güzel denizin dalga sesleri, gelecek yılı iple çekiyoruz…
İnşa Allah Rabbimiz ömür verirse, gelecek yıl 15 gün gideriz, böyle düşünüyoruz…
Bera Alanya’ya bize bu güzellikleri yaşattığın için ailecek teşekkür ediyoruz…