Konya Büyükşehir Belediyesi, geçtiğimiz günlerde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinden etkilenen vatandaşlar için “İkinci büyük sosyal destek paketini” hayata geçirmişti.
İkinci büyük destek kampanyası kapsamında ayrılan 50 milyon liralık kaynak hem zor durumda olan vatandaşlara hem de sıkıntının en büyüğünü çeken esnaflara dağıtılmaya başladı.
Paket kapsamında 10 bin esnafa biner liralık sosyal destekler verilirken, ayrıca merkezin dışındaki 28 ilçede 10 bin kişiye toplamda 3 milyon liralık sosyal destek kartı ulaştırıldı.
Bununla birlikte Konya’da ben zordayım, sıkıntıdayım, yardıma ihtiyacım var diyen tüm vatandaşlara Konya Büyükşehir Belediyesi’nin internet sitesinden yaptıkları başvuruya göre 500 TL’lik alışveriş kartları tanımlandı.
İhtiyaç sahibi olanlar, Büyükşehir Belediyesinin anlaştığı market zincirinden temel gıda ve temizlik ürünlerini dilediği gibi alabiliyor.
Görüldüğü gibi Konya Büyükşehir Belediyesi sosyal belediyecilik anlamında üzerine düşeni fazlasıyla yapmış. Benim çevremde de birçok kişinin bu destek paketinden faydalandığına şahidim.
500 TL böyle bir zamanda iyi para. İhtiyaç sahibi olanların mutfağı en azından bayramda boş kalmayacak.
Öte yandan, belediyenin anlaştığı market zinciri ile ilgili olarak sosyal medyada yapılan çeşitli paylaşımlara bir yorum getirmemiz gerekiyor.
Söz konusu market zinciri birkaç gün önceye kadar bende de fırsatçılık şüphesi uyandırmıştı. Fırsattan istifade ederek bazı ürünleri pahalı fiyattan sattığına şahit olmuştum.
Bunun üzerine hiç üşenmedim, dün bu yazıya başlamadan önce belediyenin anlaştığı marketle birlikte birkaç ulusal market zincirindeki temel gıda ve temizlik ürünlerinin etiket fiyatlarını not ederek fiyat kıyaslaması yaptım.
Sanırım bir uyarı gitmiş olacak ki, fiyatların dün itibarıyla daha makul seviyelere çekildiğini gördüm.
Bayram öncesi yapılan bu katkı çok hora geçti. Düşünenden ve uygulayandan Allah razı olsun.
SİZ EBABİLSİNİZ DE BİZ EBREHE’NİN FİLLERİ MİYİZ?
Hain, alçak, terörist ve korsan devlet İsrail'in Filistin topraklarında insanlığı ayaklar altına alan işgal ve katliamları hepimizin ciğerini yakıyor.
İlk kıblemiz olan Mescid-i Aksa ve üç semavi dinin müşterek mübarek mekanı niteliğindeki Harem-i Şerif'te ortaya çıkan tabloya her Müslüman gibi öfkemiz çok büyük. Bu zulüm ve adaletsizliğinin sona erdirilmesi için her birimize büyük işler düşüyor.
Fakat İslam dünyasının içinde bulunduğu durum beni ümitsizliğe sevk ediyor. Filistinli kardeşlerimizin yanında Türkiye’den başka kimse yok. Gururla söylüyoruz ki hem devlet olarak hem de millet olarak Filistin davasının her zaman yanındayız.
Fakat bunu yaparken doğru adımlar atmalı, sonuç odaklı olmalıyız. Yoksa her zaman aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemenin kimseye faydası yok.
Meydana çık, bağır çağır ama hayatında hiçbir değişiklik olmasın. Fiiliyatta Mescid-i Aksa için hiçbir şey yapma. Ne anlamı var o zaman bu kadar tantananın?
Konya'nın Mescid-i Aksa ve Filistin konusundaki duyarlılığı her zaman saygı duyulacak boyutta. Bunu her zaman takdir ederiz. Özellikle de vakıflar aracılığıyla Filistin’e yapılan maddi yardımları, meydanlarda bağırıp çağırmaya yüz milyon kere tercih ederim…
Bu sebeple de Konya’da STK Platformunun; hem kısıtlama kuralları olmasına rağmen hem de valilik izni olmamasına rağmen Mevlana Meydanı’na tüm Konyalıları davet ederek düzenlediği etkinliğin yanlış olduğunu söylemem gerekti…
Bunu eleştirdim diye bana da çok fazla eleştiri gelmiş.
Sanki herkes Filistin sevdalısı da biz Siyonist uşağıyız. Filistin davası sadece size mi ait? Biz Aksa’yı sevmiyor muyuz yani? Siz Ebabilsiniz de biz Ebrehe’nin filleri miyiz?
Mantıklı eleştirilere saygı duyarım ama Filistin bir onlara aitmiş gibi davrananlara cevap bile vermek istemem.
Eleştirilerimin de haksız olduğunu düşünmüyorum…
Bir daha söylüyorum, Sivil Toplum Kuruluşlarının Konya halkını pandemiye rağmen Mevlana Meydanına davet etmesi hiç doğru değil. Orada bir kişi bile hasta olduysa kul hakkına girdiler. Doğru bulmuyorum.
Eminim ki eleştiren sadece de ben değilim. Sağlıkçılar ya da dükkanı kapalı olan esnaf sizce ne düşünüyor? Eleştirenler hiç te haksız değiller…
Halkı meydana çağırmak yerine, platform olarak bir basın açıklaması yapıp ülke liderlerini harekete geçmeye davet etmek daha yararlı olurdu.
Yoksa meydanda bağırıp çağırıp eve dönerken iftara iki pide bir kola aldıktan sonra safını belli etsen ne olur?
Hiçbir kutsala saygısı olmayan İsrail'in ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırılarını ve masum sivillere karşı uyguladığı katliamları lanetle tel’in ediyorum. Yaralanan Filistinli kardeşlerimize Allah’tan acil şifalar diliyorum.
Herkese hayırlı bayramlar.