Çok şükür dün başta Konya Milletvekilimiz Gülay Samancı olmak üzere dört milletvekili başörtüsüyle TBMM’de genel kurula girdiler…
Elbette tarihi bir görüntüydü, yıllarca bizler bir dava için yaşadık, mücadele ettik… Şimdi mücadelesini verdiğimiz davanın yavaş yavaş hem iktidar hem de muktedir olmasına tanıklık ediyoruz.
Bu davanın bayraktarlığını yapan birçok büyüğümüz bu günleri göremedi. Esad-ı Erbil Efendimizde, Said Nursi Efendimizde, Süleyman Hilmi Tunahan Efendimizde bu günleri göremedi.
Hayat iman ve cihattır düsturu ile yaşayan merhum Prof Dr Necmettin Erbakan Hocamızda göremedi…
Binlerce dava eri göremedi… Necip Fazıl Kısakürek göremedi…
Olsun, onların yetiştirdiği nesiller gördü…
Şimdi bu sorun çözüldü ama bundan sonra yapacak çok iş var.
AK Parti yeniden yapılanmaya gitmelidir. Türkiye’yi yenidünyaya taşıyacak kadroların nasıl yetişeceğine dair çok büyük beyin jimnastikleri gerekiyor.
Eğitim sistemimiz çökmüş durumda, siyaset arenası insanların hırslarının tatmin edildiği yarış alanlarına dönmüş.
Üniversitelerimiz ciddi anlamda sıkıntılar yaşıyorlar. Hala üretim alanı, inovasyon alanı haline gelemeyen üniversiteler toplumla buluşamıyor.
Devlet kavramımızda ciddi sıkıntılar var. Yıllarca devletçilik kavramına karşı mücadele eden dindarlar şimdi devlet mensubu oldular ve o makamın esiri her türlü yanlışı yapabiliyorlar.
Öyle enteresan olaylara şahit oluyorum ki, izah dahi edemem, neticede beyinleri gelişmemiş ama okullar bitirmiş insanlarımız devlette makamlara gelince o makamların esiri oluverdiler. Paraları var bugün Müslümanların, devleti dindarlar yönetiyor ama bizim dindarlar eski dindarlıklarını bırakmış hepsi birer kral oluvermişler.
AK Parti bunları çözmelidir, ÖSS ve KPSS’ye sıkıştırılmış devlet kademeleri, makamlar mevkiler Türkiye’ye hizmet etmiyor.
Başbakanımız Konya’ya gidiyor, başbakanımızın partisinin oluşturduğu kadrolar hanyaya gidiyor.
Bir bürokratla konuşuyorum, tüylerim diken diken oluyor, daha düne kadar devletçiliğin karşısında olan beyefendi bir sivil toplum kuruluşumuz içim, “onlar kim, makama mı sahip, paraya mı sahip, güce mi sahip” diye tehdit ediyor.
Bugün AK Parti kazanılan bu mesafelerin yok edilmemesi için derhal kendisine gelmelidir. AK Parti eğer büyük Türkiye’nin kurulacağına inanıyorsa kadrolarında ciddi değişiklikler gerekmektedir.
Şimdi yerel seçimlere gidiyoruz, geçen Pazar günü Konya’da bir temayül yapıldı, aslında partinin içinde eğilim ölçme toplantısıydı bu. Fakat öyle bir anlam yüklendi ki, neredeyse bu temayülden çıkan kendisini başkan zannediyor.
Oysa AK Parti temayül yaptıracaksa bile bunu medyanın önünde yaptırmamalıydı. Medyada bu kadar gündem olan bir konu isteseniz de istemeseniz de ciddi gündem oluşturmaktadır.
Siz temayül neticelerini açıklamadınız ama şimdi her kulisin bir temayül lideri var. Kimisi Ahmet Sorgun Bey’i temayül lideri olarak sunuyor, kimisi başka başka isimleri.
Oysa AK Parti bu işleri daha düzeyli, seviyeli ve kendisine yakışır bir şekilde yapmalıdır.
AK Parti’ye bu millet teveccüh ediyor, edecek de ama her AK Partilinin en az Başbakanımız kadar sorumluluğunun farkında olması gerekir.
Şimdi başörtüsü konusunda ciddi anlamda sorunu çözdük ama başı kapalı kıçı açıklarla ilgili sorunu nasıl çözeceğiz.
Ahlaksızlığı, faiz belasını, haksızlığı, devlet gücüyle insanlara zulmeden dindarları, ihaleye fesat karıştıranı, akrabalarını işe aldıranı, ta Ankara’dan Konya’daki üniversitelere sınavda başarılı olamadığı halde öğretim elemanı olarak işe adamlarını katanları kim nasıl çözecek.
AK Parti Türkiye’yi geleceğe taşıyacaksa bu mevcut yanlışlar için de ciddi adımlara ihtiyacımız var.
Türkiye geleceğini bu haliyle kurgulayamaz, bu at bu aramayı çekmez…
Basit zaferlerle sarhoş oluruz ama geleceğimizi kaybederiz.