Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak, Allah’ın izniyle tüm dünyaya huzur getirmek istiyoruz. Ancak kendi içinde huzuru bulamamış bir millet bunu asla başaramaz. Geçici tedbirlerle de hedefimize ulaşmamız mümkün değildir.
Bir eğitim uzmanı olarak uyarıyorum.
Devletimizin yönetim kademesinde bulunan en üst düzey bakan ve bürokratlardan başlayarak, müsteşarlar, genel müdürler, genel müdür yardımcıları, daire başkanları, şube müdürleri, tüm bakanlıklarımızın il ve ilçe müdürlükleri, amirleri, okul müdürlükleri vb. kişiler, KİŞİLİK BOZUKLUĞU olmayan, bedenen ve psikolojik olarak her yönden sağlıklı, tüm insanlarla iletişimi çok iyi olan, örnek/model olabilecek nitelikte kişilerden oluşmalıdır.
Mevcut çalışmakta olan bu görevlerdeki kişilerin, bu güzel özelliklere sahip olup olmadıkları tarafsız bir şekilde hızla gözden geçirilmeli, sahip olmayanlar o görevlerden alınmalı ve yerlerine layık olanlar atanmalıdır.
Eğer bu yapılmazsa bu ülke asla düzelmez. Çünkü balık baştan kokar der atalarımız. Baş düzgün olursa, yani beynini, aklını kullanabilen insanlar başta iseler, o ülkeye asla zeval gelmez.
Tüm mazlum devletler bizi bekliyorlar. Yeter artık! Daha fazla bekletmeyelim onları inşallah.
Saygılarımla