İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çankırı'nın Eldivan ilçesinde yapımı tamamlanan hükümet konağının açılışını gerçekleştirdi. Burada vatandaşlara seslenen Bakan Soylu, ülkenin çok badireler atlattığını belirterek, "Çok badirelerden geçti bu ülke. Bu ülkenin insanına parmak sallamak, bu ülkenin insanına "sen kimsin haddini, hududunu bil" demek için binbir türlü senaryonun içine hep beraber gark edildik. Bu ülke zengin bir ülkedir. Bu ülke güçlü bir ülkedir ve bu millet asil bir millettir. Bizi kendimizden emin etmemek için, özgüvenimizi üzerimizden almak için "siz ne işe yararsınız, siz yapamazsınız, siz beceremezsiniz, siz gerçekleştiremezsiniz" demek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Bu ülke otomobil yapmak istedi, yaptırmadılar. Bu ülke uçak yapmak istedi, yaptırmadılar. Bu ülkeye hizmet etmek isteyen Menderes'ten Demirel'e kadar, Erbakan'a kadar, Türkeş'e kadar her kim varsa bu ülkede anasından doğduğuna pişman etmek için her türlü iftiraları attılar hakaretleri yaptılar" diye konuştu.
Bir dönem ülkemizde Kur'an-ı Kerim'in okutulmasının engellendiğini ifade eden Bakan Soylu, "Bu ülkenin köylerinde Kur'an-ı Kerim çocuklara okutulmuyordu. Öğretilmiyordu. Biraz önce Allah'u ekber nidalarıyla burada duran jandarmamız, o dönemde devletin talimatıyla köylere gönderiliyordu, "okutturmayın, engelleyin" diye. Köyün başına 1 tane nöbetçi konuluyordu ki gelenleri görsün, haber versin diye. Türkiye o noktalardan geçti. Ne yaptı bu insanlar sizlere? Dirisinden de rahatsız oldunuz ölüsünden de rahatsız oldunuz. Rahmetli Demirel'in eşine yapmadığınız hakaret kalmadı. Hepimiz sevinmedik mi rahmetli Özal Cumhurbaşkanı olunca, "alnı secdeye gelen biri cumhurbaşkanı oldu Allah'a hamd olsun" dedik. Yapmadıkları hakaretler, iftiralar kalmadı. Her türlü çelmeleri atmaya çalıştılar. Bir tek bu ülke zenginleşmesin, bu ülke büyümesin, bu ülke serpilmesin, bu ülke etrafındaki coğrafyaya umut olmasın diye. Yapmadıkları kalmadı" dedi.
Bakan Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın birçok önemli esere imza attığını belirterek, "Tayyip Erdoğan bu ülkede sadece yol yapmadı. Tayyip Erdoğan bu ülkede sadece baraj yapmadı. Tayyip Erdoğan sadece dünyanın en büyük havalimanlarından birisini yapmadı. Tayyip Erdoğan bu ülkede sadece otobanlar yapmadı, Tayyip Erdoğan bu ülkede sadece şehir hastaneleri yapmadı. Eğer bu ülkede hakkımızı savunabiliyorsak, hakkımızı yemeye çalışanlara karşı bu ülkenin insanının haysiyetini, onurunu ifade edebiliyorsak, bunu bize Menderes'in idamından sonra Tayyip Erdoğan kazandırdı" açıklamasında bulundu.
'TERÖR DEVLETİ KURMAK İSTEDİLER'
Türkiye'nin güney sınırlarında terör devleti kurulmak istendiğini ancak Türkiye'nin buna izin vermeyeceğini dile getiren Bakan Soylu, "Sınırlarımızın dışında terör olacak biz ona ses çıkaramayacağız öyle mi. Niye çıkarmayacağız, çünkü Amerika kızar. Neden, bize mühimmat verdi, Almanya kızar, neden tank verdi, Kanada kızar neden kamera verdi, yapamayız. Onlar orada duracaklar, bir terör devleti kuracaklar hepsinin ortak kanaati terör devleti kurmaktır. Hakkari'nin sınırından Hatay'a kadar olan hattın tamamına, Türkiye'nin altına, bizim aşağıyla beraber bütün irtibatımızı kesebilecek şekilde bir terör devleti kuracaklar. Kim kurduracak, Amerika kurduracak. Niçin kurduracak, Türkiye'nin sağını, solunu, önünü, arkasını budamak istiyorlar. Hiç hareket etmeyelim, olduğumuz gibi kalalım istiyorlar. Bize baskıyla kabul ettirmeye çalışıyorlar. Şunu söylemek isterim, Afrin'e Zeytindalı harekatına gidiyorduk. Kahramanlarımız ordaydılar, askerimiz, Mehmetçiğimiz, jandarmamız hep beraber büyük mücadele içerisinde. Almanya dedi ki, "tank giremez" Amerika dedi ki, "ben mühimmata ambargo koyuyorum, bundan sonra vermeyeceğim." Kanada, "benim kameralarımı kullanamazsınız" dediler. Orada içeri girdik, ambargoyu koydular. Zannettiler ki bizi orada karanlıkta bırakacaklar. Zannettiler ki bizi orada dumura uğratacaklar. Tayyip Erdoğan, Türkiye'ye öyle bir kabiliyet kazandırdı ki, savunma sanayimizde yüzde 20 olan millilik ve yerlilik oranımızı yüzde 80'e çıkardı. Sizin evlatlarınız, savunma sanayinde çalışan sizin evlatlarınız bizim kahraman Mehmetçiğimiz içerideyken o mühimmatları Amerika'nın vermediği, diğerlerinin vermediği mühimmatları, üzerine ay yıldızlı bayrağı, bağrına ay yıldızı basarak bizim mühendislerimiz ürettiler" ifadelerini kullandı.
'CUMHURİYETİN 100. YILINDA TEK BİR TERÖRİST KALMAYACAK'
Bakan Soylu, 100'ün altında terörist kaldığını söyleyerek, şöyle devam etti:
"Türkiye eski Türkiye değil. Şu anda telaş içerisindeler. Nasıl İdlib'i, Afrin'i, Cerablus'u, Azez'i, Elbab'ı, Rasulayn'ı, terör örgütleri idare edemiyor, Türkiye orada güvenli bölgeler oluşturdu diye. Eskiden Tendürek dağında her tarafta teröristler vardı. Cüdi dağının her tarafında teröristler vardı, eski Türkiye değil. Tendürek dağının tepesinde sadece üs bölgesi ve ay yıldızlı bayrak yok, Türkiye bütün teknolojisini kahraman evlatlarıyla oraya yıktı, üs bölgesi kurmadı, uzay üssü gibi her tarafı görebileceği bir alan inşa etti. Bu dediğim bölgelerin hepsi tertemiz. Yüzün altında dağlarda terörist kaldı. 29 Ekim 2023, yani cumhuriyetin yüzüncü yılında Türkiye Yüzyılı'na adım attığımız o günde, bu ülkenin dağlarında bir tek terörist kalmayacak. Bu ülkede bu çektirdikleri yeter. Şimdi Gabar'da ne çıkıyor biliyor musunuz, petrol. Hem de nasıl petrol, al traktöre koy kullan. Cudi dağında Tuşimiya vadisine indik, çok zor bir vadi. Bizimkiler oradaki teröristleri temizleyince indik. Elimizi yere attık çok yüksek kaloride bir kömür. Terör hepsini engelliyordu. Bingöl'ün genç ilçesinde 320 milyon ton şu anda demir cevheri çıkıyor. Ereğli demirçelik fabrikası gibi bir fabrikada 600 milyon dolar başlangıç yatırımı oraya yapılıyor. Ülkemiz bambaşka bir noktaya gidiyor. Amerika çıldırmasın da Avrupa kıskanmasın da ne yapsın. İstedikleri gibi bir fiskeyle düşürebilecekleri bir Türkiye, Tayyip Erdoğan ve bu aziz millet sayesinde bambaşka bir noktaya gidiyor. Sorumluluğumuz bu kadar değil, daha yürüyüşümüze yeni başladık. Şimdi kendimize geldik ve yürüyüşümüze başladık. Şimdi İHA'mız var mı var, SİHA'mız var mı var. Şimdi kendi Sikorsky helikopterlerimizi Türkiye'de üretiyor muyuz üretiyoruz. Kendi mühimmatlarımızı üretiyor muyuz üretiyoruz. Kendi en güzel gemilerimizi yapıyor muyuz yapıyoruz. Önümüzdeki günlerde Anadolu gemisinin en büyük geminin açılışını yapacak elbette bunları görürlerse bu Türkiye'yi nasıl durduracağız diye düşünmezler mi. Daha şehir hastaneleri yapıyor muyuz, dünyanın en büyük barajlarından bir tanesi Yusufeli'nde, insanın gördüğü zaman hayreti başka bir noktaya doğru gidiyor bu nasıl yapılabilir, nasıl gerçekleştirilebilir diye. Ilısu barajını yapıyor muyuz yapıyoruz. Ben de olsam onların yerinde çıldırırım."
Türkiye'yi mazlum herkesin kucakladığını dile getiren Bakan Soylu, "Ecdadımız 600 yıl boyunca bütün dünyada hüküm sürdü. Ne Fransa gibi ne Belçika gibi ne Avrupa'daki hiçbir ülke gibi kimseyi sömürge olarak kullanmadık. Bizim evlatlarımız nereye gidiyorsa gitsin, bizim vatandaşlarımız bugün nereye gidiyorsa gitsin, "ben Türk'üm" dediğinde herkesin kucakladığı, herkesin "hoş geldiniz" dediği, Orta Doğu'dan, Orta Asya'dan, Balkanlar'a kadar "ben Türk'üm" dediğinde herkesin yüzünde gülümseme oluşturan bize bırakılan büyük bir mirası bize ecdadımız bıraktı. Şimdi aynısını gerçekleştireceğiz. Otomobil çıktı. Hazırlandı, yakında yollara çıkacak. Tayyip Erdoğan Türkiye'ye bugüne kadar kazandırılmayan bir otomobili kazandırdı. Ya Tayyip Erdoğan'ın yetiştirdiği gençler kaç tane otomobil kazandıracak Türkiye'ye? Bütün bunları sağlayan bütün bunları gerçekleştirmeye çalışan bu aziz millettir. Çünkü size minnettarız" şeklinde konuştu.
'ERDOĞAN'I YIKMAK İÇİN SALDIRIYORLAR'
Baklan Soylu, Erdoğan'ı yıkmak için saldırılar olduğunu söyleyerek, "Tam 20 yıldır geçmişten itibaren bu ülkenin insanlarına çektirilen ve tam 20 yıldır çektirilmeye çalışılan bu ıstıraba karşı siz dik durdunuz. Bu ülkede insanlar "ben dindarım', "ben Müslümanım" diyemiyorlardı, kendisini tarif edemiyorlardı. Herkesi ötekileştirmiş bir anlayışla bakıyorlardı. Siz Tayyip Erdoğan'a sahip çıktınız. Saldırdılar, 27 Nisan'da saldırdılar. Gezi olaylarında saldırdılar. 17-25 Aralık darbesinde FETÖ'cüler saldırdı. 6-8 Eylül olaylarında ülkemizi bölmeye parçalamaya çalıştılar. 15 Temmuz'da hainler FETÖ darbesi yaptılar. Bir gram geri adım atmadınız. Çankırı, bu yarenler diyarı hakka, hakikate doğruya sahip çıktınız. Buraya bu binayı açmaya gelmedim, Allah sizden razı olsun demeye, önünüzde saygıyla eğilmeye geldim. Allah sizden razı olsun. Gelecek nesilleri bize güçlü, ayakların üzerinde duran bir Türkiye bırakıyorsunuz" dedi.
'AVRUPA BUNLARA AFERİN DİYECEKMİŞ DE ONUN İÇİN'
Kendisine iftiralar atıldığını aktaran Bakan Soylu, şöyle devam etti:
"Milletin varlıklarını yitik hale getirmişlerdi. Aklımızla oynamışlardı. Ürkütüyorlardı, özgüvenimizi almaya çalışıyorlardı. Menderes'i astılar ya arkadaşlarını astılar ya, bir de hem astılar hem de onun haykırışlarını çaldılar "Yeter Söz milletindir diye" onu size karşı söylediler. Sabahtan akşama kadar her türlü iftirayı atıyorlar, hep attılar. Fatin Rüştü Zorlu'ya gelirken bileziklerinin bir bölümünü Atatürk yapmış o zaman, siz bu bilezikleri çaldınız demişler. Ailelerinin her bireylerine yapmadıkları eziyet kalmamış. Aynısını şimdi yapıyorlar. Neymiş, biz ülkedeki cari açığı kapatmak için polis, jandarma, Mehmetçik hep beraber bir araya gelmişiz, uyuşturucu kaçakçılığı yapıyoruz. Allah'ım kimseyi aklından etme. Böyle bir iftira, TSK'ya başka bir iftira. Neden biliyor musunuz? Avrupa bunlara aferin diyecekmiş de onun için. Türkiye yürüyüşüne Türkiye Yüzyılıyla hem 20'inci yüzyılın eksiklerini kapatarak, hem de 21'inci yüzyılın alt yapısını yapmaya çalışarak, bunu başararak ve gerçekleştirerek sağlamaya çalıştı. Tam 300 yıldan beri ecdadımıza da çok çektirdiler. Söyleyeceğim şudur, hepimiz faniyiz, bu dünya bu kadar. Uzun olan öteki dünyadır. Hepimiz sınavdayız. Bu sınavda etrafımızdaki coğrafyayı görüyoruz. Madem o kadar itibarlıydınız Ukrayna- Rusya savaşını çözseydiniz. Gıda krizini çözseydiniz. Tahıl koridorunu açsaydınız. Amerika bizden zengin değil mi, zengin. Almanya bizden zengin değil mi zengin ama itibar zengini değil, sömürge zengini. Tıpış tıpış Tayyip Erdoğan'ın ayağına geldiler mi, tıpış tıpış Türkiye'nin ayağına geldiler mi, geldiler. Ne dediler, "Tayyip Erdoğan şu tahıl koridorunu açar mısın, iki ülkeyi bir arada konuşturur musun?" diye. Hani Almanya itibarınız var, hani Amerika itibarınız var, itibarınızı ortaya koysaydınız. İtibarları kalmadı. Anadolu coğrafyasının ve onun evlatlarının itibarları var bugün. Bunu çok net bir şekilde bütün dünya gördü ve takip etti. Şimdi bambaşka bir yolculuğa çıkıyoruz. Eksiklerimiz var mı, eksiksiz Allah'tır. Hepimizin eksiği var. Bu kadar badirelerden geçip de bu kadar maliyetlenip de eksik olmamak elbette mümkün değildir. Ama biz milletimize samimiyiz. Samimiyetimizde bir eksiklik yok. Çalışıyoruz, gayret gösteriyoruz, mücadele ediyoruz. Bizimkisi iş değil, bizimkisi İ'la'yi Kelimetullah davası. Biz bu davanın mensuplarıyız. Bizimkisi iş değil. Biz buna iş olarak bakıyor değiliz, bu davanın yolcularıyız. Dünyada Müslümanlığa ortaya konulan zulme karşı bu mücadeleyi ortaya koymazsak hem davamıza, hem işimize hem ecdadımıza ihanet etmiş oluruz. Bedeli ne olursa olsun."
Bakan Soylu, 14 Mayıs'ı işaret ederek, "14 Mayıs'ta, bu millet feraset sahibi bir millettir. Gereğini yerine getirecektir. Buna olan inancım tamdır. Bu yürüyüş kesin diyecektir. Bu yürüyüş devam edecektir. Bunu hep beraber sağlayacağız. Hep beraber gerçekleştireceğiz" dedi.
'UYUŞTURUCU SATANLARIN BACAKLARINI KIRIN'
Okul önlerinde uyuşturucu satanların bacaklarının kırılması talimatını yineleyen Bakan Soylu, "Büyük şehirlerde, her yerde uyuşturucu mücadelesi yapıyoruz. Bana da çok kızıyorlar. Niye kızıyorlar, "okulların önünde uyuşturucu satan varsa ayağını kırın" demişim polise. Şimdi yine diyorum, okulların önünde uyuşturucu satıcısı varsa ayağını kırın kardeşim. Bu kadar basit. Tarihin en büyük uyuşturucuyla mücadelesini yapıyoruz. Kökünü kurutana kadar devam edeceğiz. Sabahın 4'ünde, 5'inde inlere gidiyoruz, operasyonun düğmesine basıyoruz Allah polisimizi jandarmamızı muhafaza etsin diyoruz yola çıkıyorlar kimi almaları gerekiyorsa alıyorlar. Şunu söylüyorum, aile birlikteliklerimizi ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. Türkiye'yi ve insanımızı cinsiyetsizleştirmeye çalışıyorlar. Beni bağışlayın, erkeği erkekle kadını kadınla evlendirmek istiyorlar. Aynı Amerika'da olduğu gibi aynı Avrupa'da olduğu gibi. Bizi dinimizden inancımızdan geleneğimizden, göreneğimizden aile töremizden bizi ana babamızın bize öğrettiklerinden uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Avrupa ve Amerika uyuşturucuya teslim oldu. Uyuşturucu üzerinden eroin şiringası veriyorlar. Aynı tekel bayileri gibi narkotik bayileri açtılar, narkoşoplar açtılar. Yetmedi uyuşturucu kasabaları oluşturdular" diye konuştu.
Bakan Soylu, Türkiye'de her 100 kişiden 3'ünün uyuşturucu kullandığını ancak bu rakamın daha yukarılara çekilmek istendiğini ifade ederek, "Her 100 kişiden 30 kişi Avrupa'da uyuşturucu kullanıyor. Onların rakamları, benim rakamım değil. Bizde 100 kişiden 3 kişi. Ne yapmak istiyorlar bizi de oraya çıkartmak istiyorlar. Aileleri bitirmek istiyorlar. Ben nasıl bunla, kamu kurumlarımızla birlikte mücadele etmeyelim. Anne geliyor bana diyor ki oğlumu kurtar. İnşallah diyorum. Sen devletin adamısın, sen güçlü adamsın beni dövüyor beni kurtar diyor. Ne yapacağım, yakalayacağım. O anneye ne çektirdiyse ona çektirmek doğru olandır. Bu kadar basit. O uyuşturucu satıcılarına. Bu mücadeleyi hep birlikte devam ettireceğiz" dedi.
Afet dönemlerinden tüm vatandaşların yanlarında olduğunun altını çizen Bakan Soylu, son olarak şunları söyledi:
"Eskiden, bir afet olduğunda "nerede bu devlet, bu millet" deniliyordu. Tayyip Erdoğan'ın bize tek bir talimatı var, vatandaşımın başına böyle bir iş geldi de siz oraya gitmezseniz size bunun hesabını sorarım. Hem o sorar hem bu millet sorar. Biz bunun inancı içindeyiz. Şimdi Allah'a hamdolsun. Bu devlet ve bu millet, elinden gelen her şeyi ortaya koyuyor. Tüm arkadaşlarımızla bütün kurumlarımızla çalışıyoruz. 65 bin ev yapıldı sadece 2- 2,5 yıl içerisinde afetzedelere. Öyle sosyal konut değil, öyle yap da git konutlar değil. Birinci sınıf konutlar. İnsanlarımızı biz yalnız bırakamayız. Bırakmadık da bugüne kadar. O yüzden bugün Türkiye eski Türkiye değil. Şimdi Türkiye yüzyılında hep beraber Tayyip Erdoğan ile birlikte dünyaya söyleyecek sözü, ortaya koyacak yürüyüşü hep beraber sağlayalım, hep beraber gerçekleştirelim. Biz emrinize amadeyiz 24 saat. Kendimizden öncekilerden de çok çalışacağız. Kendimizden öncekilerden de daha fazla birlik içinde olacağız. Hem birlik içinde olacağız hem çok çalışacağız. Bunların zulümlerini ancak bu millet durdurur, Anadolu coğrafyasının asil insanları durdurur. Bu vesile ile binamız hayırlı uğurlu olsun."
Bakan Soylu, ardından hükümet konağında incelemelerde bulundu. Soylu, esnaf ziyareti yaptıktan sonra ilçeden ayrıldı.