Özel gösterim yapıldı, medyada baya bir şaşaa oluştu, internette milyonlarla ifade edilen tık alındı. Sayın Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç bile şaşaalı özel gösterim programına katıldı…
Ama kimse kızmasın, gerçeği söyleyeceğim, yine kral çıplak diyeceğim, ‘Asla Yalnız Yürümeyeceksin; Uzun Adam’ Filmi olmamış.
İyi olan yönleri var elbette, mesela seslendirme güzel, fakat metin çok cılız.
Bir kurgu yok, biraz zahmete katlanılıp, güzel bir çekim yapılsa, oyuncular oynasa, Konya daha iyi temsil edilse olmaz mıydı?
Olmamış.
En az on defa izlediğim bu filmle ilgili eleştirilerim şöyle;
1- Daha nitelikli ve görkemli bir başlangıç sahnesi olabilirdi.
2- Adliye Sarayı çok alakasız bir binada olmuş. Konya’da Adliye binası hiçbir zaman böyle bir binada olmadı.
3- Türkiye’de ayağındaki topraktan dolayı adiliye kapısından ancak 1930’lu yıllarda insanlar çevrilirdi ve biz onlara şahit olmadık, babalarımız bile şahit olmadı.
4- Artı bu ülkede Özal döneminden sonra elektrik sorunu pek yaşanmadı ve her zaman elektrik vardı. Ben ilkokulu köyde okudum ve her gün elektriğimiz vardı.
5- Evet doğru, hastaysan şifan cebindeki paran kadardı ama o zaman daha Konya’da Eğitim Araştırma Hastanesi yoktu, filmde görünen o hastana SSK hastanesiydi.
6- Askere giden delikanlının annesi ne okuyor, umarım o kitap cevşen kitabı değildir. Bizim toplumumuz cevşen okumaz, sadece Feytullah Paşanın örgütü, haşhaşileri ve paralel çetesi okur. Defalarca baktım, annenin okuduğu kitap Kuran’ı Kerim değil…
7- Halkı küçük görüp hak yiyenler hakikaten çok saçma bir tip olmuş. Bu ülkeyi sömürenler sıradan serseriler değil, kalantorlardı. Bu sahnedeki tip serseriye benziyor, kalantora değil.
8- Bu sahnedeki Ali bir Konyalı gibi değil de sanki bir Afrikalı gibi görünüyor.
9- En büyük yanlış ise şu; Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Abdullah Gül, Bülent Arınç, 7 Güzel Adam dizisinde olduğu gibi aynı okulda okumadılar. O sahne daha çok 7 Güzel Adam dizisinden bir kareyi almak olmuş. Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Abdullah Gül ve Bülent Arınç aynı okullarda okumadıkları gibi aynı şehirden bile insanlar değiller.
Bu kadar bariz bir hata niye yapıldı anlamıyorum. Recep Tayyip Erdoğan’ı, Ahmet Davutoğlu’nu, Abdullah Gül’ü, Bülent Arınç’ı bir araya getirenle okul sırası değildir, büyük davadır, siz o sahnede okul çocuklarının, çocuk oyuncağı için birlikte hareket ediyor havasına şahit oluyorsunuz. Ama bu büyük davadan en küçük bir ibare bile yok, basit, zayıf ve yanıltıcı olmuş.
10- Çocuklar Ümmet Bayraklarını taşırken bir etli ekmek dükkânı görülüyor. Olur, ama bu kadar acemilik olur mu? İnanın yapanlara yakıştıramadım.
11- AK Partide çalışan sakallı gençte bir idealiste değil de yakın bir akrabası tarafından torpille bir yere getirilmiş tuhaf AKP’liye benziyor, demiş olalım.
12- Yahu Recep Tayyip Erdoğan 1950’li yıllarda gelmiş, köye elektrik getirmiş bir lider değil, bu ülkede Recep Tayyip Erdoğan geldiğinde her yerde elektrik vardı, peki olmayan neydi? Olmayanı bu filmi yapanlar anlamamış, özgürce ifade edelim.
Olmayan bir Anadolu duruşu, bir maneviyat hissi, bir bizdenlik, yerlilik. Bunlar var mı? Yok maalesef.
13- “Yağmur çamur dinlemeden” diyor filmde, çocuk Meram sokaklarında, balonla bayrakla, bisiklet sürüyor. “Tüm memleketi karış karış dolaştık” diyor, çocuklar Meram’da bisiklet sürüyor. “Mazlum nerede ağlıyorsa bayrağımız oradadır" diyor, etliekmekçinin önünde çocuklar bisiklet sürüyor.
Mazlum deyince Ramazan ayında etkliekmek yiyemeyen Konyalılar akla gelmiş herhalde. Somali, Afganistan, Suriye, Irak, Myanmar, Filistin, Gazze bu filmde yok…
14- AK Parti’nin üzerine asılan branda ile ilgili bir şey yazmayacağım…
15- Uzun Adam figürü Recep Tayyip Erdoğan’a hiç benzemiyor. Sonra Ahmet Sorgun ve bazı insanlar çıkmaya başladığında ise uzun Recep Tayyip Erdoğan’a benzemeyen adam baya bir uzaklaşmış oluyor, hoş bir sahne olmamış. Açıkçası Başbakan Erdoğan hiç öyle de yürümez.
16- Ahmet Davutoğlu, başörtülü belediye başkanımız, başörtülü milletvekilimiz, 28 Şubat süreci, paralel çete ile mücadele, sağlıktaki atılımlar, duble yollar, Mavi Tünel, KOP, Türk malı füzeler, Türk Malı helikopter, Türk Malı tank, Mavi Marmara, Bey Hekim Sağlık Kompleksi, hızlı tren, Medeniyet Merkezi Konya bu filmde yok. Neden yok?
Her Konya ziyaretinde Başbakan Erdoğan’ın hep tekrarladığı; Konya’nın Manevi önderleri, Mevlana, Şems, Sadreddin Konevi, Hacıveyiszade, Tahir Büyükkörükçü yok. Üstelik Başbakan’ın görünce çok sevineceği Alaaddin Keykubat ve Sultan Kılıçarslan da yok.
Ahmet Davutoğlu ile Tahir Akyürek’in aynı sahnede olduğu bir görüntü var, o kare hem özel çekilmemiş, bir açılıştan alınmış hem de o sahnede asıl obje Tahir Akyürek olmuş, Ahmet Davutoğlu olmamış.
Netice itibariyle bu film eğer Konya’yı ifade ediyorsa, samimi ifade ediyorum yandı gülüm keten helva. Recep Tayyip Erdoğan’ı anlıyoruz ki bugün en iyi anlaması gereken ve fakat pek anlamamış olanlar ne yazık ki AK Partililerdir…
Bu bizi hem üzüyor, hem de endişelendiriyor, doğruya doğru…
Bu filmle Türkiye’nin lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısına nasıl çıkacaksınız, yumuşatılmış haliyle ifade edeyim, vallahi ben olsam bu filmle Türkiye’nin lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısına çıkmaya utanırdım…