Bazı insanlarımız, oy verdikleri siyasi partiye ve liderine, tuttukları takımın futbolcu ve yöneticilerine, tarikat mürşitlerine, kendilerine iyi davranan insanlara, bazı hocalara, vb. İnsanlara öylesine bağlıdırlar ki, o insanlar kendilerine kötülük yapsalar bile, sanki afsunlanmış gibi onların sadece iyi yönlerini görmeye ve yedikleri kazıkları görmemeye devam ederler. Bu tür insanlar özellikle bizim gibi gelişmemiş ülkelerde çok daha fazladır.
Neden?
Çünkü bu insanlar taraftarlarının beyinlerini öylesine yıkamışlardır ki, gerçeği görmeleri asla mümkün değildir. Tabii ki bu, kandırılan ve beyni yıkanmış insanların suçu değildir. O insanları o hale getirenler sorumludur bu durumdan. Böyle kör insanlar yetişmemesi için elimizden geleni yapmalıyız. Ne kadar bağlı olursak olalım, yanlış yapan babamız dahi olsa onu eleştirmeliyiz. Onun doğruyu bulmasına yardımcı olmalıyız. Hiç değilse onun yolundan gitmemeliyiz. Aklın yolu birdir derler. Ahmaklığa gerek yok. Herkes aklını kullanmalı.
Peki, bu durumun asıl nedeni nedir?
Bir eğitim uzmanı olarak tespitim şudur ki; ülkemizde anne ve babalar çok eğitimsizler. Çocuk yetiştirme konusunda çok yetersizler. Asla çocukların konuşmalarına fırsat vermiyorlar. Kendilerini savunmalarına bile izin vermeyen anne ve babalar var. Baskı altında yetişen çocuklar, büyüdüklerinde de her türlü baskıya boyun eğmektedirler.
Bu duruma bir an önce son vermedikten sonra, başımıza her türlü felaket gelebilir. Öyleyse, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve MEB yetkililerimiz okullarda bir işe yaramayan eğitimden vazgeçip, hayatta işlerine yarayacak eğitim yapmalıdırlar. Ve öncelikle anne ve babaların hızla eğitime tabi tutulmaları ve özgüvenli ve özdeğeri yüksek çocuklar yetiştirmeleri şarttır. Kendine güveni olan ve kendi değerini bilen insanlar körü körüne her şeye evet deneyecekler ve doğruyu yanlışı ayırt edeceklerdir.
Ülkenin düzelmesi, kaliteli eğitimden geçer. Çok geç kalınmıştır. Eğitimi devlet tek elden yürütmelidir. Cemaatlerin tekeline bırakılan ve hiç denetlenmeyen eğitimden daha çok paralel devletler çıkacaktır. Hiçbir pedagojik formasyonu olmayan, adı hoca olan çocuklar maalesef Kuran Kurslarında ve benzeri medreselerde çocuklarımızı dine ısıtmak yerine dinden uzaklaştırmaktadırlar. Hükümetin bu duruma hızla el atması ve düzeltmesi dileklerimle, sevgiler sunuyorum tüm insanlarımıza.