Mekke’de doğacaksınız Mekke yurdunuz olacak.
Babanız doğmadan vefat edecek.
Siz 6 yaşındayken anneniz de vefat edecek.
Dedeniz hem anne hem baba olacak.
Dedeniz kol/kanat gerecek.
Ve dedeniz de ilahi emre uyup ruhunu Hakk’ka verecek.
Siz amcanızla kalacaksınız.
Dayana bilir misiniz?
Dağılır mısınız?!
Toplanır mısınız?
Alemlere Rahmet Hz. Muhammed(s.a.v.) bunların hepsini yaşadı.
Rabbim , şefaatinden nasiplenenlerden kılsın.(Amin.)
Peygamberlik Verilecek ve akabinden sıkıntılar gelecek.
Sıkıntıların içindeki lütuflar sonra..
Uhud savaşında amcanız şehid olacak.
Ve siz amcanızı şehid eden Vahşi’yi vahşice katletmek yerine “affedeceksiniz.”
Yüreğiniz parça parça dağılacak ama siz “affedeceksiniz.”
Yürek fethetmek şehirlerden önce gelecek.
“Önce buna iman edeceksiniz.”
Mus’hab sarığını giyecek ve meydana yürüyecek.
“Muhammed(s.a.v.)’i öldürün diyecekler ve şehid düşecek.
Ortalıkta bir velvele "Muhammed(s.a.v.) Öldürüldü!"
Enes Bin Naat(r.a.) yürüyecek, oturan arkadaşlarına:
-"O" (s.a.v.) öldükten sonra yaşayıp ne yapacaksınız kalkın ve O(s.a.v)’nun gibi ölün! Diyecek.
Diyecek ve şehid düşecek.
Kızkardeşi parmaklarından tanıyacak Enes(r.a.)'i ötesi tanımayacak.
Ötesi bilmeyecek, Allah Rasulü(s.a.v.)’nün; Enes(r.a.)'in ilkin yüregini fethettiğini.
Gerisi anlamayacak; Aşk’ın fetihle müyesser oluşunu.
Öldü diyecekler.
Tarih Kitapları “Uhud Savaşı”nı anlatırken “Kaybedilen” bir savaş diyecek.
Fethin, kalplerde vuku bulduğunu bilmeyecekler. Demeyecekler.
Doğdugunuz beldeden çıkaracaklar.
Ve Kabe’ye doğru doğrulup:
“Ey Mekke, ben seni çok seviyorum.
Fakat senin insanların beni rahat bırakmıyor.”deyip gidilecek.
Sevgiler, samimi insanlar ve fetihler seninle beraber toplanıp gidecek.
Medine yurdun olacak.
Fetihler nasip olacak elbette ama Mekke, Sen(s.a.v.)’i hep özleyecek ve Sen(s.a.v.) Mekke’yi.
Aradan uzun bir süre geçecek, takvimler 11 Ocak 630 ‘u gösterdiğinde ise
Mekke’yi bir heyecan saracak.
Mekke vuslatı yaşayacak.
Hasret dinecek.
Fetih Müyesser olacak.
20 Yıl yürekler fethedilecek ve yirmi yılın sonunda Mekke..
Yürek fethini yaşayacak önce yaratılmışlar ve şehirler iki fetih birden yaşayacak.
Gönüller ve beldeler.
Aradan yıllar geçer.
14 asır evvelden gelen bir coşku bugünü saracak.
Evet geçtiğimiz Salı akşamı Anadolu Gençlik Derneği her yıl düzenlediği “Mekke’nin Fethi” programını yoğun bir katılımla gerçekleştirdi.
“Bir milletin asıl gücü; Tankı, topu, tüfeği değildir.
İmanlı ve inançlı gençliğidir.”
Düsturuyla yola devam ettiğini birkez daha gösterdi.
Kur’an’ı Kerim tilavetiyle başlayan program;
Anadolu Gençlik Derneği Konya İl Başkanı Mehmet PARLAK’ın selamlama konuşması
Ve katılımcıların sunumları
Slayt gösterisi
Mekke’nin Fethi canlandırması ve sonrasında
Ammar ACARLIOĞLU’nun birbirinden güzel eserleriyle keyifli bir program takdim edildi.
Emeği geçenlerden Allah razı olsun.
Bu ve benzeri programlara imza atan,
Anadolu Gençlik Derneği’ni canı gönülden tebrik eder
ve çalışmalarının takip edilmesini bir kardeşiniz olarak tavsiye ederim.
Yüreklerden başlayarak akabinde beldeler fethedecek nice fetihlere...
Mübarek olsun.
Selam ve dua ile.