ALKIŞLAR TARAFTARLARA….

Dr. Bekir Mehtap

Geçen hafta iç sahada kaybedilen 2 puanı telafi etmek isteyen Konyaspor, deplasman mücadelesinde Gençlerbirliği karşısında da, maalesef 3 puan kaybetti ve bu karşılaşma ile birlikte son 5 haftada 4. mağlubiyetini almış oldu.

Maçın başından sonuna kadar kazanmayı isteyen ve o doğrultuda mücadele eden takım Gençlerbirliği olunca, kaybetmekte kaçınılmaz oluyor tabi ki..   Görünen o ki, Konyaspor geçen hafta oynanan maçın etkisinden kurtulamamış. Sadece bir önceki hafta değil, son 5 haftalık periyottaki kayıplara bakılınca, sahadan mağlup ayrılmanın oluşturduğu travma bir kenara, artık oyuncuların sahada aynı dili konuşmadığını yada konuşamadığını görüyoruz.

Takım savunmasını çok iyi uygulayan, özellikle orta sahada dirençli ve maçın sonuna kadar oyun disiplinini bozmadan mücadele eden Konyaspor, maalesef o görüntüsünden uzaktı bu maçta. Özgüvenini kaybetmiş bir oyuncu profili çizen Konyaspor, maçın başından sonuna kadar neredeyse Fofana’nın kaçırdığı pozisyon haricinde, rakip takımın kalesine gitmek için hiçbir çaba göstermedi. Fofana demişken, bir önceki Antalyaspor maçında hücumda etkinliğini hepimizin gördüğü oyuncunun, bu maçta oynamasını bekliyor muydum; Evet. Aykut Hoca’nın tercihidir, tabi ki saygı duymak gerekir. Fakat görünen o ki; bir önceki maç için söylediklerimi yine tekrar etmek durumundayım.

Konyaspor, maalesef oyunda skora etki edecek yetenekte bir 10 numaraya sahip değil. Bu nedenle, hücuma katkı yapacak oyuncuları da kenarda tutmamakta fayda var diye düşünüyorum. Artık, takımların tabiri caizse topuyla tüfeğiyle ligde tutunma savaşı verdiği, alttaki takımların puanları sökerek alırken, üsttekilerin puan kaybettikleri bir durumda, artık Konyaspor’unda vites yükseltmesi gerekiyor.  Bunun için de, hücum bölgesinde yer alan ve hücum oyuncusu olarak görev yapan Miloseviç ve Hadziahmetovic gibi oyuncuların biraz performanslarını artırmaları şart.

Bu maçta, maalesef hücum adına hiçbir etkinlik gösteremediğimiz gibi, savunmada da yine sol bölgede hatalar yaptık. Öyle ki, bir önceki haftada aynı bölgede problem yaşamıştık. Gençlerbirliği’nin hücum bölgesinin sağında görev yapan Serdar Gürler bu bölgeyi oldukça zorladı ve çok etkiliydi. Bu etkinliğini attığı 2 golle de gösterdi.

Gençlerbirliği’nin attığı 2. gol ofsayt olsa da, genel olarak maça baktığımızda, maç yine aynı şekilde biterdi diyebiliriz. Futbolda kazanmak için istemek şart. Sadece istemenin yanı sıra, kazanmak için inanmak gerek… İnanç olmadan maalesef sahada kazanmak çok zor. Bu maçta isteyen ve inanan taraf, rakip takımdı ve bu nedenle de Konyaspor kaybetti.

Şimdiye kadar gösterdiği başarılar ile tüm şehri ve Konyasporluları mutlu eden bir takımı, kaybedilen bir maçtan sonra “tefe koymak” doğru olmayacağı gibi, kasıtlı eleştiriler getirmekte kimseye yakışmaz. Tüm desteğimiz ve kalbimizle takımımızın yanında yer almaya devam etmeliyiz. Vefalı insanlar böyle davranır.. Çokta üzerinde durmadan bir sonraki haftalara umutla bakmak lazım. En doğrusu ve en güzeli bu..

Güzel demişken, bu maçta maçın rengi ve güzelliği şüphesiz bizim için “Cefakâr ve Vefakâr Konyaspor Taraftarları”ydı. Hakkını vermek gerekir ki, Konyaspor taraftarı iç saha dış saha fark etmeden,  tüm maçlarda takımına aynı desteği verirken, sonuna kadar takımına sahip çıkıyor. Bence birçok maçta da, takımın puan almasına büyük etki ediyorlar. Takımın geldiği noktada büyük pay sahibi olan taraftarlarımız bu maçta da mağlubiyete rağmen gösterdiği destekle takımının yanında oldu..

Bu nedenle, bu maçta alkışlarımız büyük Konyaspor taraftarına olsun…