Gariban işçilerimiz, onurlarıyla şehit oldular, ekmek parası için, rızıkları için, namusları için çalıştılar, insanlığın ölmediğini, ölümleriyle bize gösterdiler…
Rabbimiz hepsine rahmet etsin…
Makamlarını cennet kılsın, sorgusuz sualsiz cennetine aldığı kullarından eylesin…
Daha bu yazıyı yazdığım saatlerde madenden çıkarılamamış işçilerimiz vardı, ölümler çok taze, Kırkları bile olmadı…
Acımız taze, bu acı sadece vefat eden işçi kardeşlerimizin ailelerinin acısı değil, bütün millet olarak içimize, yüreğimize ateş düştü…
Neticede millet onurlu bir şekilde yasını tutmak, matemini yaşamak istiyor…
Hatimler, Yasinler, Fatihalar gönderiyoruz vefat eden kardeşlerimizin ruhlarına…
Dün Ribat Eğitim Vakfı Kültür Parkta helva dağıttı, kardeşlerimizin ruhuna…
Bazılarını görüyorum, milli yasımız var diye tıraş olmuyorlar… 40 gün tıraş olmayacaklarmış…
Ben çocukluğumdan hatırlıyorum, bir ailede vefat eden birisi varsa o evde günlerce yemek pişmezdi, komşular yemekleri getirir, ailenin onurlu bir şekilde matemini yaşaması sağlanırdı… Şimdide öyle oluyor, Türkiye Soma’ya akıyor, herkes vefat eden kardeşlerimizin ailelerine destek oluyor…
Doğal olarak da dost da, düşman da buna saygı duyuyor…
Ama ne yazık ki şeytanın tohumları duymuyorlar…
CHP’li bir genel başkan yardımcısı çıktı, başbakana hakaretler etti…
Altan alta zaten CHP destekliyor bu pislikler…
Yine Kadıköy meydanını ve başka yerleri karıştırmak için provokatörler devreye girdi…
Zaten sosyal medya tam bir gayya kuyusu…
Yalanın en adisi, çirkefliğin en kokuşmuşu…
Anlatılmaz…
İnsanlığımızdan utandırıyorlar…
Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan istifa etmeliymiş…
Neden istifa edecek?
Bakan istifa etmeliymiş…
Bakan niye istifa etsin?
İş yerinin sahibine olmadık hakaretler, aşağılamalar…
Neden tutuklanmıyormuş?
Niye tutuklansın…
Gazetecilerin seviyesi…
Olmaz böyle bir şey, işyerinin sahibi Alp Gürkan’a bir başsağlığı dileyemediler…
Adam ne yapsın yahu, isteyerek mi oldu bu kaza…
Açıkça yazıyorum, Sayın Alp Gürkan başınız sağ olsun, geçmiş olsun, Rabbimiz yardımcınız olsun… Acı hepimizin acısıdır, ifade edelim…
Şeytanın tohumları Başbakanımıza, hükümetimize, devletimize saldırınca bakıyorum birileri de Alp Gürkan’a saldırıyor…
Olacak iş mi bu?
Bizim geleneğimizde, adetlerimizde böyle bir şey var mı?
Düşmanımız bile olsa bize “başsağlığı, hüküm Allah’ın” demek yakışmaz mı?
O adam böyle bir şey olsun ister miydi?
Şeytanın tohumları anlamıyor artık anladık ama siz bari anlayın, matemimiz var,
Kader var, kaza var, Rabbimizin takdiri var…
Hesap sorulmasın değil tabi bu, hem de en ağır bir şekilde sorulsun ama zaten sorulur…
Bu maden ocağı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın müfettişleri, Enerji Bakanlığının müfettişleri, Adalet Bakanlığının davaları ile zaten didik didik edilecek, suçlu varsa mutlaka ortaya çıkarılacak, hesap sorulacak…
Bu dünyada sorulacak ama asıl uhrada hesap sorulacak, bundan kaçış var mı?
Avukatlık büroları şu ana kadar çoktan acılı ailelerle zaten görüşmeye başlamışlardır ve inanınız o avukatlar bu işyeri sahibinin fitil fitil burnundan gelir…
Zengin iyi avukat tutar, fakir ezilir, yok öle bir şey…
Şimdi ülkemizin en ünlü avukatları acılı ailelerle görüşüyordur ve vekâleti aldıkları anda, en üst perdeden, gerekli her türlü davaları açarlar…
Bırakın yahu bu işleri, biraz mütevekkil olun…
Akşam oğlum diyor ki, “baba 15 yaşında işçi mi varmış o madende”…
Şu adice algı yönetimine bakar mısınız?
Ölümlerden bile devlet düşmanlığı, hükümet düşmanlığı devşirmeye çalışan adi kalpazanlar, şeytanın tohumları…
Peki, siz onurlu bir ölümü hak ediyor musunuz?
Doğan Medya Gurubu, CHP, Paralelci medya vs…
Çirkeflikte sınır tanımıyor…
Yahu yeter, bırakın bizi bize, bırakın acımız var, yasımız var…
Anlayın artık, Fatiha, Yasin, Hatim okuyacağız, dua edeceğiz…
Siz istemeseniz de böyle yapacağız…