28 Şubat sürecinde ne olmuştu?
28 Şubat post modern darbesi, milletimizin tarihine kara bir leke olarak geçmiştir.
Bu topraklarda ne zaman Filistin ve Kudüs davasına sahip çıkılsa, bir darbe ile karşılık verilmiştir. İsrail lobisi bu topraklarda çok güçlüdür. Bu lobi bugün de varlığını değişik maskeler arkasında devam ettirmektedir.
28 Şubat, milletimizin birliğini ve beraberliğini bozma, bu milletin has evlatlarını dinli-dinsiz, Kürt-Türk, laik-anti laik, ilerici-gerici, Sünni-alevi vb. gibi yaftalarla birbirine düşürerek bölme girişiminin adı olmuştur. Bu açıdan tam bir fitnedir, iftirak hareketidir. Milletimizin sağduyusu bu acıların üstesinden gelmiştir.
28 Şubat, bu milletin evlatlarını birbirinden ayırma, insan hakları alanında korkunç ayırımcılıklar yapma girişimidir.
Binlerce vatan evladına başörtülü oldukları için üniversite kapıları yüzlerine kapatıldı. Hasbelkader başörtülü olarak daha önce üniversitelere girmiş olan öğrencilere hak kaybı yaşatıldı. İkna odaları icat edilerek dışlamacılık ve ayrımcılık uygulandı. Nefret suçu işlendi.
Milletin özgür iradesiyle seçilmiş olan başörtülü milletvekili Merve Kavakçı haklarından mahrum edildi.
Okullar arasında ayrımcılık yapıldı. İmam-Hatip ve tüm meslek okulu mezunlarının önüne katsayı engeli çıkarıldı. Binlerce İmam-Hatip mezunu ve meslek okulu mezunu mağdur edildi.
İlahiyat fakültelerinin kontenjanları düşürüldü, kimilerine hiç kontenjan verilmedi. Mevcutlar da kapatılmak istendi. Hocalar, kadrolarını alamadı. Belki 10 sene beklemek zorunda kaldı.
Sermaye yeşil, beyaz ayrımına tabi tutuldu. Bu alanda irticacı ve irticacı olmayan şeklinde listeler yayınlandı. Birçok banka ve holding bu sebeple kapatıldı. Hatta iflas ettirilerek batırıldı.
Memuriyette zenci-beyaz ayrımına gidildi. Yurt dışı mezunları ya memuriyete alınmadı ya da alınanlar işten el çektirildi. Başörtülüler ve sakallı olanlar memurluktan atıldı.
Camilerde ezan ve vaazlar, merkezi sisteme tabi tutuldu. Din ve dini hayat kontrol altına alındı.
Hükûmetler yıkıldı, hükûmetler kurduruldu.
Nice üniversitelerde inanan insanlar potansiyel irticacı kabul edildiği için yıllarca kadro alamadı.
Aynı sitede ve aynı blokta oturan insanlar birbirlerinin evlerine giremez oldular. Çünkü fişlenme faaliyetleri ayyuka çıktı.
Dinimizin şiarlarına ağır hakaretler edildi.
Netice olarak, bu örnekleri artırmak mümkündür. Bunun tarihi uzun değil. Tarihin tekerrür etmemesi için halkımıza ve nesillerimize sık sık hatırlatılması gerekir. Çünkü insan, nisyan ile malüldür. Çabuk unutur. Elbette yargı 28 Şubatçıları hesaba çekmektedir. Esas olan bu tür kanun dışı işlerin önünün ebediyyen kesilmesi, milletimizin iradesine saygı duyulmasıdır.