19 Mayıs 1919 tarihi, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki dönüm noktalarından biridir. Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı tarih olan 19 Mayıs aynı zamanda “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanmaktadır. Atatürk Millî Mücadele sıralarında Türk milletini ileri götürecek olanların ve köhnemiş fikirlere karşı gelecek olanların genç fikirler olduğunu görmüştü. Bu nedenle de “gençlik” kavramı Atatürk için ayrı bir önem taşımaktadır. Atatürk gençlerden sık sık bahsederken, yaş sınırı dışında fikri olarak gençliği yani, fikirde yeniliği ifade etmiştir. O’nun şu sözü çok anlamlıdır: “Genç fikirli demek, doğruyu gören ve anlayan gerçek fikirli demektir.”
Gençlerin dünyayı daha iyi hale getirme potansiyelini tanımak ve karşılaştıkları zorlukları ve sorunları vurgulamak için bir şans.
Her 10 kişiden dördü yani dünya nüfusun % 42'si, 25 yaşın altında. Dünyanın pek çok bölgesinde nüfus azalırken ya da aynı kalırken, Güney Asya ve Afrika'da artmaktadır. Dünyadaki gençlerin neredeyse yarısı Afrika'da yaşıyor.
Savaş bölgelerinde her zamankinden daha fazla yaşıyor. Çatışma bölgesinde yaşayan çocukların oranı, 1990’lardan bu yana % 75'ten daha fazla arttı. 1990'da çatışma içinde 66 ülke ve etkilenen bölgelerde yaşayan 200 milyon genç vardı. Bu rakam 357 milyon gence yükseldi ama savaş halindeki ülkelerin sayısı 52'ye düştü. Suriye, Afganistan ve Somali, çatışmaları nedeniyle gençler için en kötü yerler arasında.
263 milyon genç okula çatışma ve savaş nedeniyle okula gidemiyor. Dünyadaki mültecilerin yarısından fazlası genç.
Yeterli iş yok 1999-2019 arasında genç nüfusu 169 milyon artarken, genç işgücü 35 milyon azaldı. Ancak, iyimser olmak için nedenler var. Gençlerin yaşadığımız ve çalıştığımız şekli değiştiren hızlı teknolojik gelişmelere hazır olduklarını gösteren birçok kanıt var.
Yarısından fazlası interneti kullanıyor. İnternete erişim, nüfusun yoksulluktan kurtarılmasında ve ekonomik büyümenin ve refahın sağlanmasında kritik bir faktör. Dünyada 18 ila 36 yaşları arasındaki gençler interneti eski nesillerden daha fazla kullanıyorlar.
İşin geleceği hakkında iyimserler. Gençlerin internet kullanımındaki artış, iyi bir haber, çünkü gelecekteki çalışmalar büyük ölçüde teknolojiye bağlı olacak. Bugün ilkokullara giren çocukların neredeyse üçte ikisi henüz mevcut olmayan bir işe girecek. Teknoloji yarının işlerinin çoğunun merkezinde olacak ve yapay zekâ bilgisi gibi bilgi işlem ve ileri teknolojik beceriler aranacak. Belirsiz bir geleceğe korku duymaktan uzak, gençlerin çoğunluğu teknoloji ve gelişmenin etkileri konusunda iyimserler. Ayrıca, yeni iş dünyasının bir parçası olmaya isteklidirler. Başlangıç ve girişimcilik gençlere iyi bir gelecek vermenin anahtarıdır.
Gerçekten etraflarındaki dünyayı önemsiyorlar. Gençlerin % 55,9'u ülkede, görüşlerinin önemli kararlar alınmasında etkili olmadığını düşünüyor.
Sonuç olarak;
Genç nüfusa sahip ülke olarak, zamanın teknoloji açısından çok daha hızlı ilerlediğini bilerek, gelişmeleri kaçırmamalıyız.
Son 1 yılda dünya genelinde, yapay zekâ için, 10 bin patent başvurusu yapıldı. Giyilebilir teknolojilere 2 milyar dolar aktarıldı. 3 Boyutlu yazıcılar sektöründe patent alımları %60 arttı. Gen mühendisliğinde çalışmalar 7 kat arttı. Arttırılmış gerçeklik (AR) ve sanal gerçeklik (VR) için her yıl 2 milyar dolar aktarılıyor. Hızlı akü şarj teknolojisi, dronlar, perovskit kullanılan güneş panelleri, adrese teslim hizmetler, blockchain ve 5G ağlar önümüzdeki yıl içerisinde çokça duyacağımız teknolojik terimler.
Çin, Hindistan ve Amerika gibi nasıl milli işler yapabiliriz diye düşünmeliyiz, egodan uzak, başarı odaklı çalışmalıyız ve dışa bağımlılıklarımızdan kurtulmalıyız.