15 Temmuz’da 15 Temmuz 2016 Cuma akşamı olduğu gibi eve sığamadım yine. O gece yaşanılanlara, o gece yaşadıklarımıza ihanet gibi geliyor 15 Temmuzlarda evde olmak. Mevlana meydanında benim gibi düşünen Konyalı hemşehrilerimizle buluşmuş olduk.
Ak Parti ve Mhp il başkanları, ilçe başkanları, Milletvekilleri, Büyükşehir belediye başkanımız, ilçe belediye başkanlarımız neredeyse tam kadro meydandalardı.
Sayın valimiz, emniyet müdürümüz, komutanlar herkes meydanda nöbet yerindeydi…
Dursun Ali Erzincanlı sahneye çıkınca duygulandık… Güzel şiirleri güzel insandan dinlerken hepimiz bazen 15 Temmuz gecesine bazen de asrı saadete yolculuk yaptık…
Ardından sahneye çıkan Ömer Karaoğlu ki bizim mahallenin en naif, en janti abilerindendir kendisi, bizi alıp " yol mu dayanır ey dost " diyerek uzaklara götürdü. O "Şehit Türküsü" nü söylerken içini hüzün kaplamayan yoktur her halde. Hüzün dediysem gururlu, onurlu, öyle dimdik duran bir hüzün…
Ömer Karaoğlu abi sahnedeyken Dursun Ali Erzincanlı ve menejeriyle sohbet ediyorduk. "Ömer abi meclise yakışırdı aslında… " dedi menejeri ve sohbet bu minvalde sürdü biraz. Ömer Karaoğlu 28 şubat döneminin dik duran akademisyenlerindendi mesela. Ezgilerini söylemeyi hiç bırakmadı. Yolundan hiç dönmedi. İyi bir sanatçı ve aynı zamanda bir iktisatçı Prof. Dr. Ömer Karaoğlu. Hakikaten meclisle yakışırdı.
Daha sonra Konya İl Emniyet Müdürümüz sayın Engin Dinç bey bulunduğumuz tarafa geldiler. Durdun Ali Erzincanlı ve Engin Dinç müdürümüz hasbihal ederlerken sohbete telefonla sürpriz bir isim dahil oldu… Zekai Aksakallı…
15 Temmuz gecesinin en önemli isimlerinden biri olan Ömer Halisdemir’e sonunda şehadet olan görevi vererek darbe kalkışmasının seyrini değiştiren adımlardan birini atan isim Zekai Aksakallı paşa o akşam özel bir tv kanalında gazeteci Kemal Öztürk’ün konuğuydu. Daha sonra programı izlediğimde gördüm ki Zekai Paşa o akşam o dönem Emniyet İstihbarat Daire Başkanı olan Engin Müdürden de bahsediyordu; “Her noktada polisimizin üstün cesaretini, yardımlarını gördüm o gece. Darbe sabahı Genelkurmay karargahına gittim. Orayı kontrol altına alan arkadaşlarımızla görüştüm. Orada 'Hayalet Hüseyin' vardı. Her operasyonda o vardı. Polisimizin o geceki cesareti, kahramanlığı anlatılamaz. Engin Dinç Bey vardı. Sabaha kadar her türlü yardımı yaptı. Yüzlerce kamu görevlisi müthiş mücadeleyle, hep birlikte. MİT Müsteşarımız da öyle. Medyayı organize eden Sadık Bey. Müthiş bir dayanışma ve mücadeleydi” diyordu.
Ve program sonrası Zekai Paşa Mevlana meydanında nöbette olan emniyet müdürümüz Engin Dinç beyi arayarak hasret gideriyordu. Bizlerde 15 Temmuz gecesi hainlere karşı omuz omuza mücadele eden iki dostun muhabbetine şahitlik ediyorduk.
O gece milletin bağımsızlığı, devletin bekası için canlarını ortaya koyan şehitlerimize rahmet diliyorum.