Asırlardır geçmişten bugüne, bugünden yarınlara, tarih boyunca tarih kitaplarımız da yeri geldi destan yazdık yeri geldi sayfalara sığdıramadığımız kahramanlarımız oldu.
Sizlerin bu vatana 15 Temmuz 2016 tarihinde nasıl ihanet ettiğiniz, tarih kitaplarımızda kara bir leke olarak okunacak, sizleri vatan haini olarak yazacağız ve anlatacağız gelecek kuşaklarımıza.
Ne dün, nede bugün, nede yarın unutmadık unutmayacağız ve unutturmayacağız.
Çocuklarımızın daha iyi bir Türkiye'de yaşaması için...
O gece uyku bizlere haram oldu…
O gece bu millet tek yürek tek bilek olduk, tüm görüş ve tüm siyasi kimlikler bir yana bırakıldı söz konusu vatansa gerisi teferruat dedik.
Zaman birlik ve beraberlik vaktiydi.
Kalkan bayrak inmez şiarı ile o gece bu aziz millet âdeta demokrasi destanı yazdı.
Al Bayrakta birleştik…
"Tiyatro" ,"amatörce", "Darbe teşebbüsü" gibi söylemler tamamen art niyet ihtiva eden yaklaşımlardır.
Üzümü salkımı ile Amerika'ya teslim etmek üzere, adi ve alçak, zalimce ve merhamet duygusundan yoksun planlanmış, sıra dışı, dehşet uyandıran asimetrik bir darbeyle karşı karşıya bırakıldık.
Tarihte ilk defa millî bekamızın simgesi olan TBMM saldırıya maruz kaldı.
F-16 (Savaşan Şahinler) Türk milletinin bekasının bekçisi olan Özel Harekât polislerimize karşı kullanıldı.
Ankara da Emniyet Müdürlüğünü F-16’lar ile bombaladılar, sonrada tanklarla da çevresini sardılar.
Kullanılmaz bir hâle gelen Emniyet Müdürlüğü ’’Gazi Emniyet’’ unvanını aldı.
Darbe ihbarını yapan MİT Müsteşarımız Hakan Fidan'a cezasını ödetmek isteyen darbeciler MİT binasının önünü ateş altına alarak kana buladılar.
TRT’yi ele geçiren darbeciler, darbe bildirisini Spiker Tijen Karaş’a okuttular.
Basını susturmak için çok uğraştılar.
Millî uydu merkezi TÜRKSAT da tahrip edildi.
CNN’den Hande Fırat’ın cep telefonundan yaptığı bağlantıyla halka seslenen Cumhurbaşkanımız halka sokaklara inmesi için çağrıda bulundu.
Bütün Türkiye o gece uyumadı…
O minareler ki şehadetleri dinin temeli!
Minarelerden okunan selalar sabaha kadar vatandaşları sokaklara çağırmak için karargâh görevi gördü.
Halk korkusuzca sokaklara indi, darbecilerin üstüne yürüdü.
En büyük direnişi vatandaşımız darbeci askerlere karşı milli refleksleriyle gösterdi.
15 Temmuz gecesi ülkeyi koruma görevi vatandaştaydı.
Devletine Sahip çık, dirliğini korumak için birlik ol!
Darbecilere karşı, genci, yaşlısı, kentlisi köylüsü herkes seferber oldu.
Traktörlerle Akıncı Üssü’ne gittiler direndiler.
Kamyonlarla tankların önleri kesildi.
Jetlerin görüş alanlarını kapatmak için saman balyaları ve lastikler ateşe verildi.
Halkın göstermiş olduğu direniş karşısında darbecileri ilk olarak psikolojik üstünlüğü kaybettiler.
Ankara’yı kana bulayan 8 hain FETÖ’cü subay TSK’dan gasp ettikleri helikopter ile Yunanistan'ın Dedeağaç kasabasına kaçtılar.
Üniformasının hakkını veremeyen Komutanlar yakalandı.
Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan gibi birçok sayıda general ve subaylar darbe girişimi sonrası yakalanarak yargı karşısına çıkarıldı.
Atatürk Havalimanı darbecilerin elinden kurtaran vatandaş coşku ile Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan'ın gelmesini beklediler.
Dik durduk eğilmedik…
Şapkasını alıp gitmeyen Başkomutan…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, darbe bildirisini aldığı an ’’Öleceksek birlikte öleceğiz’’ diyerek ordusunu başında durup kararlı bir şekilde cesaretini gösterdi ve halkını kurtarmayı başaran bir lider oldu.
Şapkasını alıp kaçmasını bekleyenler onun kararlılığı ve soğukkanlılığı karşısında hayal kırıklığına uğradılar.
Devlet Bahçeli’nin dirayetli ve basiretli tutumu darbe gecesi Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan’la irtibat kurarak ona Ankara yerine İstanbul’a gitmesini tavsiye etmesi, bununla birlikte Türk milletine ’’Darbeye karşıyız. Hükûmetin yanındayız.’’ açıklaması yapması çok doğru milliyetçi bir tutumdu.
Türk halkı olarak minnet borcumuz olan komutanlardan biri de Birinci Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar.
Televizyon ekranlarına canlı yayınla bağlanan Dündar, askerleri kışlaya geri dönmelerini emrederek darbenin bir grup cuntacı tarafından yapılmak istediğini netleştirdi.
Cumhurbaşkanımıza da İstanbul’da koruma garantisi vererek Türkiye'yi büyük bir kaostan kurtaran komutan oldu.
Başarısız olacaklarını anlayınca hedef gözetmeden her yere bomba attılar, bu sefer intikam almak için saldırılar Cumhurbaşkanlığı Külliyesine yöneldi.
Tarihi Kahramanlar yazar
Hafızalarımıza kazınan bir isim var o geceye dair, tarih kitaplarına ismi altın harflerle yazılması gereken bir kahraman, astsubay Ömer Halisdemir.
Gölbaşı'ndaki Özel Kuvvetler Karargâhı’nı ele geçirmek için gelen darbeci Tuğgeneral Semih Terzi’yi alnının ortasından canı pahasına vurarak Türkiye’nin kaderini değiştiren kahraman olmayı başardı.
Aynı zamanda darbeciler Gölbaşı’ndaki Özel Harekât Dairesindeki 50 den fazla Polisimizi Şehit ederek hafızalarımıza unutulmayacak yaralar açtılar.
21. Yüzyılın en büyük destanını yazan aziz milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Millî
Birlik Gününde Türkiye askeri darbe girişiminde hayatını kaybeden Şehitlerimize
Allah’tan Rahmet kederli ailelerine güç ve kuvvet dilerim…
Saygı ve dua ile…