Sabırsız yapılamayan sanat
Suyun yüzeyinde dans eden benzersiz desenlerin olduğu geleneksel Türk sanatı olan Ebru, sıradışı teknikleri ve estetik güzellikleriyle sanatseverleri büyülemeye devam ediyor. Nazife Köksel, “İlk gördüğümde çok dikkatimi çekti. O gün bugündür bu sanatı devam ettirenlerdenim.” dedi.
Ebru sanatını ilk gördüğünde ilgisini çektiğini belirten Sanatçı Nazife Köksel, “12 senedir bu işi yapıyorum. Ebru sanatıyla İlk karşılaştığım yer, yurt dışındayken bir sergide tesadüfen karşılaştım. Görür görmez çok ilgimi çekti. Türkiye'ye geldikten hemen sonra da Ebru sanatının derslerini almaya başladım. Daha sonrasında da hobi haline geldi. İlk önce evde yapıyordum. Şimdi de Ecdat Parkı içerisinde bulunan dükkanlardan birinde yapıyor ve ders veriyorum.” ifadelerini kullandı.
“BU İŞ SABIR VE AZİM İSTER"
Fırçayı eline aldığından itibaren hiç bırakmayan Köksel, Ebru sanatını öğrenebilmek için elinden geleni yaptığını, öğrendikten sonra da sanatla ilgisi olanlara öğretmek için çok çaba sarf ettiğini belirterek bu işin sabır ve azim istediğini kaydetti. Sanatçı Köksel, Ebru sanatının önemli kısımlarından biri de boya ayarlayabilmek olduğunu ve bazı durumlardan dolayı hocadan ders alamayıp kendisinin boya ayarlamayı öğrendiğini vurguladı.
EBRU SANATI ALTIN ÇAĞI YAŞIYOR
Ebru sanatının günümüzdeki popülerliğine de değinen Köksel, “Hocalarımın da dediği gibi Ebru sanatı bence altın çağını yaşıyor. Çünkü son dönemlerde unutulmaya yüz tutmuş sanatlardan biriyken şu an birçok hocası ve birçok öğrencisi bulunuyor. Bence bu sanatın ilgi çekmesi de altın çağını yaşıyor olmasının belirtisidir. Daha da iyi olabilir. Elbette her zaman gelişime açık bir sanat.” diye konuştu.