Hasan Mutluoğlu
Hasan Mutluoğlu NÜFUS ARTIŞ HIZI

NÜFUS ARTIŞ HIZI

Başbakanın katıldığı düğün merasimlerindeki  konuşmalarında, yeni evliliğe adım atan çiftlere tavsiyelerini haberlerde yakinen şahit oluyoruz.

Yeni evlenen her çiftten en az üç çocuk istemekte. Bu vesile ile kamuoyuna nüfus artışı ile alakalı mesajlar veriyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TUİK) son yayımladığı nüfus istatistiklerine göre, ülkemizin nüfus artış hızının binde 12’ye düştüğünü belirledi. Bu hız böyle devam edecek olursa,  hesaplamalara göre 2035’li yıllardan sonra nüfus artışının hızla düşeceği ve toplumdaki yaşlılık oranının yükseleceği tahmin ediliyor.

Yaşlı nüfus oranı yüksek toplumlar, her türlü hizmet alanı için gerekli insan gücünü yeterince karşılayamaz. Avrupa devletleri böyle bir tehlike içinde. Hizmet alımını dışarıdan getirdiği insan gücü ile karşılamakta. Nüfusun azalması, topluma gelir yönü ile, hizmet yönü ile refah getirmediği ortada. “Bir olgunun doğasını bozmak, beraberinde büyük sıkıntıları getirir.” Avrupa ülkelerinde olduğu gibi. Rızık endişesi ve kaygısı Allah’ın(c.c) yarattığı kulları asla yeise düşürmemeli. Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerimde Allah “Evlatlarınızı fakirlik korkusuyla öldürmeyin.Onları da,sizi de biz rızıklandırırız.Hakikat; onları öldürmek büyük bir suçtur.”buyuruyor. (İsra 31)

Sağlıklı ve genç nüfus, bir ülkenin vazgeçilemez en büyük değeridir. Ulaşılması çok zor olan zenginlik kaynağıdır. Bu zenginlik kaynağımızı kaybetmemek için alınması gereken tedbirler ivedilikle alınmalıdır. Sayın Başbakanın bu konudaki hassasiyeti boşuna değil. Aklı başında her vatandaş bu konu üzerinde düşünmeli, kendine düşen görevi yerine getirmelidir. Hayatı esenlik içinde devam ettirme arzusu, sahip olunan çocuklara iyi bir gelecek verememe korkusu ve ağırlaşan dünya şartları karşısında sıkıntıya düşme sıkıntısı; aileleri az çocuk sahibi olamaya zoluyor.

Geçmiş hükümetlerin politikaları da bu doğrultuda idi. Aile ve nüfus planlamalarına çok önem veriliyordu. Bunun tezahürünü ve gelecekteki kötü etkilerini şimdiden   hissetmeye başladık. 

Başbakan bu tehlikenin farkına vardığı için, nüfus artışı konusunda yeni  çalışmaları başlattı. Bilindiği gibi Bakanlardan Ali Babacan bu konuda görevlendirildi. Umarım toplumumuza uygun önemli çalışmalar yapılır ve toplumda kabul görerek başarıya ulaşır. Ülkeye sahip olmak, dünya devletleri içinde önemli görevler üstlenmek, söz sahibi olmak, küresel güç olmak, sahip olduğunuz insan sayısı; yani nüfus ile mümkündür. Diğer argümanlar teferruattır. Sağlıklı toplum; sağlıklı ailelerden oluşur. Aile toplumun özüdür. Her toplumun kendine has değerleri ve bu değerlere uygun aile yapısı vardır.

En başta yapmamız gereken, aileyi oluşturan değerlerin korunması ve geliştirilmesidir.Aileyi her türlü tehlikelere karşı korumaktır. “Ey insanlar! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun”(Tahrim süresi 6)  

Allah (c.c) yarattığı kulu başı boş bırakmamıştır. Eğitmek için peygamberler,peygamberleri vasıtasıyla kitaplar göndermiş. Yarattığı her kulunun rızkını yaratmış ve rızkına kefil olmuştur. Müslüman olarak bize düşen görev buna inanmak ve gereğini yapmaktır. Rızık paylaşımının bizim tasarrufumuzda olmadığını “KAT’İ SURETTE” bilmektir. Geçmiş dönemlerde aile planlaması ile ilgili yapılan yoğun çalışmalara karşı, şimdi de nüfus artışının önemi doğrultusunda bilgilendirme ve anlayış kazandırma çalışmaları yapılmalıdır. Bu çalışmaların başarılı olması için işi ehli olan uzman ve bilim adamlarına havale etmek gerekir. Çalışmaların başarılı olması halkın inanması ve desteği ile olacağı malumdur. Yine de geleceğe umutla bakmak duamız olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hasan Mutluoğlu Arşivi