Milletvekili Özer: Türkiye 2025’te rahat edecek
AK Parti Konya Milletvekili Mustafa Hakan Özer, Türkiye’nin 2024 yılında zorlu bir süreci geride bıraktığını söyleyerek 2025 yılının daha olumlu geçeceğini ifade etti.
AK Parti Konya Milletvekili Mustafa Hakan Özer, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Lokman Koyuncuoğlu ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Seyfullah Koyuncu’yu ziyaret etti. Milletvekili Hakan Özer, yaptığı ziyarette 2024 yılını değerlendirdi. Türkiye’nin 2024 yılında zor bir dönem geçirdiğini ifade eden Özer, 2025 yılının daha olumlu geçeceğini belirtti.
‘ETRAFIMIZ ATEŞ ÇEMBERİ’
2024 yılında zorlu bir yıl geçtiğini belirten Özer, “2024, önceki yılların birtakım zorluklarının bakiyesini yaşadığımız bir yıldı. Çünkü hem ekonomik olarak hem de coğrafyamızdaki siyasi gelişmeler anlamında çok sıcak zaman dilimleri yaşadık. Etrafımız ateş çemberi. Ukrayna-Rusya savaşı, İsrail’in Gazze’de yaşattığı vahşet. Sadece Gazze ve Filistin sınırları değil artık Lübnan’a da taşan bir soykırıma şahitlik etti. Böyle bir coğrafyanın yanında belirsizliklerle dolu bir Suriye, Irak ve Lübnan var. Dolayısıyla Türkiye de bu istikrarsız ortamda en az zarar göreceği bir pozisyonu almaya çalıştı.” şeklinde konuştu.
‘2025 İÇİN OLUMLU SİNYALLER ALDIK’
2025 yılı için olumlu sinyaller alındığının altını çizen Özer, “Uluslararası sorunlarla beraber pandemi dönemi ve 6 Şubat depreminin etkisiyle Türkiye ekonomisindeki istikrarsızlığın izlerini hissettiğimiz bir yıldı 2024. Ama 2024’ün son çeyreğinde 2025 yılının daha olumlu geçeceğinin sinyallerini aldık. Özellikle Suriye’de Esad Rejiminin düşmesi bu bölge için tarihi bir dönem oldu. Her şey olmuş bitmiş değil belki ama önemli bir adımdı. Çünkü Suriye’de yaşanan istikrarsızlıktan dünyada en çok etkilenen ülke Türkiye. Onlarca Suriyeli kardeşlerimizin ev sahipliğini yapıyoruz. Onları bu vahşetin ortasında bırakmayacak şekilde davrandık. Bütün zorluklarla rağmen 13 yılı geride bıraktıktan sonra rejimin yıkılması Türkiye’nin dış politikadaki başarısı ve samimiyetinin karşılığıdır diye düşünüyorum. Barış köprüsünün oluşacağı bir Suriye oluşuyor.” diye aktardı.
‘AVANTAJA EVRİLEBİLİR’
Özer, konuşmasını şu şekilde sürdürdü; “2025 yılı çok farklı şeylere gebe. Bunun baş aktörü de şüphesiz Trump. Daha önceki dönemden de biliyoruz ki uluslararası arenanın çok da beklemediği birtakım tavırlarla her şeyi değiştirebilir bir siyasi figür. Biz de kendimizi böyle bir profile hazırlıklı tutmamız gerekiyor. Cumhurbaşkanımızın Trump ile kişisel iletişimi aslında Türkiye açısından bir avantaja evrilebilir.”
‘HAYAT PAHALILIĞINI GERİDE BIRAKTIK’
Enflasyon ve hayat pahalılığının geride kaldığının altını çizen Özer, “Pandemi sonrası enflasyonu ve hayat pahalılığının çok yoğun bir şekilde yaşandığı bir süreci geride bıraktığımızı düşünüyorum. Son çeyrekte enflasyon artışının durduğu, aşağı yönlü hareket etmenin başladığı bir süreci yaşıyoruz. Yatırımlarla ilgili bir süre zorluklar yaşayacağız. Çünkü asrın felaketinden sonra oradaki kardeşlerimiz hala zorluk çekiyor. Bugüne kadar 200 bine yakın konutu bitirdik. Bu inanılmaz bir rakam ama daha fazlasına ihtiyacın olduğunun da farkındayız. 2025 bütçesinin de önemli bir kısmı deprem bölgesine gidecek. Buna kayıtsız kalmamız mümkün değil.” ifadelerine yer verdi.
‘EKONOMİK OLARAK RAHAT OLACAK’
2025 yılının ekonomik açıdan daha rahat geçeceğini dile getiren Özer, “Türkiye 2025 yılının sonlarında ekonomik olarak çok daha rahat bir pozisyona olacak. Buna hep birlikte şahitlik edeceğiz. Bu süreçte herkesin sorumlu davranması gerekiyor. Geçmişin zorluklarını sürekli gündeme taşıyarak olumsuzluğa yürümek çok kolay. Bu herkes için en kolayı. Ama daha dingin bir akılla bu sürece katkı sağlayacak tavırlar vicdani bir sorumluluktur. Bu fırsatı değerlendirmek lazım. Bu sürecin içerisinde olan Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Devlet Bahçeli’nin bizi yönlendirmeleri çok kıymetli.” dedi.
‘KONYASPOR’A ŞEHİR OLARAK SAHİP ÇIKMALIYIZ’
Konuşmasına Konyaspor hakkında ekleme yapan Özer, “Konyaspor bu şehrin markası. Uzun yıllardır var olması, lige renk katan, başarılar elde etmiş bir takım hepimizi gururlandırıyor. Ama bunun önemli meşakkatleri de var. Ekonomik anlamda üstesinden gelinmesi gereken zorlukları da beraberinde getiriyor. Bu süreçte ayırt etmeksizin tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Ama burada şöyle bir hakikat var; Konyaspor’un ekonomisi artık sadece bir grup yöneticinin veya belli kurumların desteğiyle yürüyebilecek bir hal almaktan çıkmak üzere. Bu şehirde olan herkesin işin içerisinde olması gerekiyor. Bütün bir irade ortaya konulmalı. Bu kararı vermeden bu işi yürütmek artık sürdürülebilir değil.
Şehirde önemli ekonomik güçler var ama maalesef Konyaspor noktasında geçmişten bu yana katkı vermediler. Bunun yanında destek olan da sürekli aynı isimler. Şirketleşmeyle beraber Konyaspor’un şehre daha az muhtaç duyabileceği kurumsal kimliğe kavuşabileceğini biliyoruz. Önümüzdeki zaman diliminde buna bir karar verilmeli. Bu şehir bu iradeyi ortaya koymalı.” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.