MHP Genel Başkanı Bahçeli'den seçim açıklaması: "2 seçeneğe de varız!"
MHP Genel Başkanı Bahçeli: "Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimleri ister zamanında yapılsın isterse erkene alınsın biz iki seçeneğe de varız ve hazırız. Seçim kararının alınabilmesi için ya 360 milletvekilinin "evet" oyuyla meclis kararı gereklidir ya da Cumhurbaşkanımızın anayasa yetkisine dayanarak Türkiye'yi seçime götürmesi lazımdır."
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimleri’ne ilişkin, "İster zamanında yapılsın isterse de erkene alınsın, biz iki seçeneğe de varız ve hazırız. Bu kapsamda seçim kararının alınabilmesi için ya 360 milletvekilinin evet oyuyla Meclis kararı gereklidir ya da Cumhurbaşkanı'mızın anayasal yetkisine dayanarak Türkiye’yi seçime götürmesi lazımdır" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Ekonomik operasyonların 2022 yılını kundakladığını belirten Bahçeli, "Kafkaslar’dan Balkanlar’a, Orta Asya’dan Ortadoğu’ya, Afrika kıtasından Avrupa’ya, Akdeniz’den Pasifik’e mütemadiyen gelişen ve gerçekleşen devasa gerilimler 2022 yılını gölgelemiştir. İnsanlık huzura susamıştır. İnsanlık daha güvenli, daha adaletli, daha merhametli, daha refah dolu bir hayata yine uzak kalmıştır" ifadelerini kullandı.
Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) sorununun TBMM’de köklü çözüme kavuşacağının altını çizen Bahçeli, "Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı TBMM’de gereğini gecikmeksizin yapacak; hak, hak sahibine iade edilecektir. Asgari ücretin 2022 yılı Ocak ayına göre neredeyse yüzde yüz zamla 8 bin 500 liraya çıkarılması, dar ve orta gelirli insanlarımıza makul gelir aktarımı, sosyal konut desteği, emekli ve memur maaşlarıyla işçilerimizin ücretlerinde enflasyonu etkisiz kılacak adaletli artışlar kuşkusuz toplumsal rahatlamayla birlikte 2023’ün çok daha güzel olacağının habercisi niteliğindedir" açıklamasında bulundu.
"Hiç kimse suskunluğumuzun asaletinden cesaret almaya kalkışmasın"
"Hiç kimse sabrımızı yanlışa yormasın. Hiç kimse suskunluğumuzun asaletinden cesaret almaya kalkışmasın" diyen Bahçeli, şöyle devam etti:
"Kötü niyetlerini bildiğimiz, kötürüm ilişki ağlarını tanıdığımız ve takip ettiğimiz odakların bizimle aşık atması, bize ayar verme küstahlığına tevessül etmeleri, Cumhuriyet’in yeni yüzyılını tartışmaya açma sinsilikleri sonuç vermeyecek, yapılan hesaplar ters tepecektir. Bunların ortalık malına dönmüş ezberleri, bizim ise el sürülmemiş hayallerimiz vardır ve bu hayallerimize yetişme çabaları beyhude bir çırpınıştır."
"İster zamanında yapılsın isterse de erkene alınsın, biz iki seçeneğe de varız ve hazırız"
Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleri’ne değinen Bahçeli, "İster zamanında yapılsın isterse de erkene alınsın, biz iki seçeneğe de varız ve hazırız. Bu kapsamda seçim kararının alınabilmesi için ya 360 milletvekilinin evet oyuyla Meclis kararı gereklidir ya da Cumhurbaşkanı'mızın anayasal yetkisine dayanarak Türkiye’yi seçime götürmesi lazımdır. Bahse konu bu iki yol da hukukidir, anayasal bir yetkinin kullanım hakkıdır. Altılı masayı oluşturan partilerin 6 Nisan 2023’ten önce yapılacak bir seçime sıcak bakıp, sonrası için ipe un sermesi demokratik ve dengeli bir siyasi tavır değildir" diye konuştu.
"Adaysan çık açıkla"
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na seslenen Bahçeli, "Bir kez daha söylüyorum, adaysan çık açıkla, değilsen adayınız kim ondan bahset. Madem aday belli olur olmaz bacanızdan beyaz duman çıkaracaksınız, o halde yerini ve zamanını paylaş da bilelim. Elbette bu zillet ittifakı şu saatten sonra fırtına koparsa, bizde yaprak dahi kımıldamaz, dal bile sallanmaz. Anlaşılan cumhurbaşkanı adayının kim olacağı tartışması altılı masada deprem oluşturmaktadır. Bu nedenle arayışlar her seferinde duvara toslamaktadır" ifadelerine yer verdi.
Cumhur İttifakı’nın Türkiye’nin güvencesi olduğunu söyleyen Bahçeli, "Kılıçdaroğlu’nun rahatsızlığı bu yüzdendir. Zilletin diğer ortaklarının huzursuzluğu bu nedenledir. Ağızlarından düşürmedikleri Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem, siyasi istikrarsızlık yıllarına duyulan ilgidir, müdahale edilen, iradesi ipotek altına alınan bir döneme özentiden başka bir şey de değildir. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemek nafile bir gayrettir" şeklinde konuştu.