Konya’nın suyu yok!
Konya’da düzenlenen Tarımda Tasarruflu Su Kullanımında Tarımsal Yayım Faaliyetlerinin Geliştirilmesi çalıştayında, dünya genelinde hissedilen kuraklığın Konya’da belirgin hale geldiği bu sebeple su tasarruf ve bilinçlenmede en iyi seviyede olunması gerektiği vurgulandı.
Konya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Selçuk Üniversitesinin iş birliğinde; “Tarımda Tasarruflu Su Kullanımında Tarımsal Yayım Faaliyetlerinin Geliştirilmesi” çalıştayı gerçekleştirildi. Konya DSİ 4. Bölge Müdürlüğü Sosyal Tesisleri Toplantı Salonunda düzenlenen programa Konya İl Tarım ve Orman Müdürü Ali Ergin, Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeki Bayramoğlu, Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cennet Oğuz, Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Aysun Yener Ögür, Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker ve çok sayıda davetli katıldı.
‘SU OLMAZSA HAYAT OLMAZ!’
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cennet Oğuz, “Dünya nüfusu bugün 7 milyarı geçmiştir, 2050’li yıllarda 9 milyarı geçeceği bir gerçektir. Bu 9 milyar nüfusun 500 milyonu çeşitli boyutlarda açlıkla, yoksullukla karşı karşıya. Bilimsel verilerde de geçtiği üzere 1 milyara yakın insan açlıkla savaşıyor. Bizim gıda güvencesi yönünde yapmamız gerekenler, elimizdeki kaynakları iyi ve doğru kullanmamız gerekiyor. Bunun içinde hepimizin taşın altına elimizi koymamız gerekir.
Konya bu yönüyle son derece önemli bir yöne sahip. Çünkü bu konuda birçok plan ve programlar yapıldı ve halen daha yapılıyor. Gıda arz güvenliğimiz için özellikle üretimimizin temel yapısı su olduğu için suyun kullanımına çok dikkat etmemiz gerekir. Suyun ne kadar olduğunu düşünelim, sabah kalktığımızda elimizi, yüzümüzü yıkayacağımızda suların olmadığını düşünsenize. Enerjinin olmadığını düşünün, o günkü hayatımız nasıl aksar. Su olmadan hayat olur mu yani? Olmaz. Kovid-19 dediğimiz süreçte tarımın ve doğal kaynakların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha fark etmiş olduk. Dünya geline bakarsak gelişmiş ülkelerde tarımda kullanılan suyun oranı yüzde 38’e kadar düşmüş durumda. Ama Türkiye de tarımda kullanılan su yüzde 70’lere dayanıyor. Konya bölgesinde su kullanımı yüzde 90’a çıkıyor.” diye aktardı.
‘İHTİYAÇ SONSUZ, KAYNAK SINIRLI’
Su bir medeniyet olduğuna dikkat çeken Konya İl Tarım ve Orman Müdürü Ali Ergin, sözlerine şöyle devam etti: “Bu medeniyetin içerisinde yapılan katkıların da önemi bu derece büyüktür. İhtiyaçların sonsuz, sınırsız, kaynakların ise sınırlı olduğu günümüzde hızla artan nüfusun bu sınırlı kaynakların sürekli tükettiği küresel dünyada, kuraklığın olumsuz etkileri, suyun stratejik bir güç olduğunu göstermiştir. Tarımsal sulama ise bu gücün ilerisinde kullanılacak önemli bir araç olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemizdeki suyun yüzde 74’ü tarımsal sulamada kullanılmakta, iklim değişikliğinin olumsuz etkileri, iklim değişikliğinin uyumu ve tarımsal üretimde toprak su gibi doğal kaynakları koruyarak sürdürülebilir bir üretimin yapılması zorunlu hale gelmiştir. Bu kapsamda tarımsal üretim teknikleri uygulayıcı olan üreticilerimizin tarımsal sulamanın etkinliği, çevre dostu sulama sistemlerinin kullanılması ve bilinçli bir şekilde yapılması zorunlu hale gelmiştir.”
‘MERA ALANLARI KÜÇÜKBAŞ HAYVANCILIĞA AÇILMALI’
Mera alanlarının ıslah edilmesi gerektiğinin altını çizen Ali Ergin, “Konya şartlarında uzun yıllar ortalamasının üzerinde yağış almamız halinde bile bizim mera bitkisini yetiştirme imkanın olduğunu görmüş olduk. Buralar aynı zamanda su toplama merkezlerimizdir. Su kullanmadan ıslah edilerek küçükbaş hayvancılığa açılmasının da bizim için önemli olduğunu düşünüyor ve bu şekilde de çalışmalarımıza devam ediyoruz. Tarımsal üretimde aşırı sulama, su erozyonu, toprak ve ürün kayıplarına sebep olabilmektedir. Sulu tarım alanlarında çiftçilerimizin küresel iklim değişikliğine basınçlı sulama sistemlerini kullanmalarından dolayı aslında en az etkilenecek yerler olduğunu biliyoruz. Üreticileriniz sulama konusunda bilgi ve becerilerini artırarak inişli sulama yapmaları amacıyla hazırlanan eğitim programımız 2023 sonuna kadar 19 ay süreyle devam edecektir. Şu anda kadar 10 ilçemizde 210 çiftçimize eğitim verilmiştir.” ifadelerine yer verdi.
‘SU KONYA İÇİN ÇOK FARKLI ANLAMLAR İFADE EDİYOR’
Tarımda su konusunun Konya için farklı anlamlar ifade ettiğinin vurgusunu yapan Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeki Bayramoğlu, “Tarımda suyun tasarruflu kullanımına yönelik olarak düzenlenen bu çalıştayın, ilk önce tarım sektörüne, ilimize, mesleğimize ve herkese hayırlı olmasını diliyorum. Bu ve benzeri çalıştaylar Konya’da farklı kurumların iş birliği ile gerçekleştirilmektedir. Ancak tarımda su konusu Konya özelinde çok farklı bir anlam ifade etmektedir. Konya’da su konuşulduğu zaman ilgiler, dikkatler fazlasıyla artmakta. Katılımcıların biraz daha söylemleri değişmekte bazen heyecan, bazen sinir, bazen de farklı duyguları yaşayabilmekteyiz. Suyun tasarrufu sadece Konya’da ve Türkiye’de değil, dünya genelinde önemli. Şu an itibariyle Avrupa başta olmak üzere, dünyanın bazı ülkelerinde ortalamanın altında yağışlar alınmış ve önümüzdeki üretim dönemi için kuraklık beklentisinden dolayı tarımsal ürün planlamaları yapılmaktadır.” şeklinde konuştu.
‘KONYA’NIN SUYU YOK’
Konya’nın yeterli yağış almadığının ve suyunun olmadığının vurgusunu yapan Bayramoğlu, “Geçen yıl beklentinin üzerinde yağış alınmakla birlikte şu an itibariyle istenilen yağışlar henüz Konya’ya düşmemiş, Türkiye’ye de gelmemiştir. Biz de bunun tedirginliğini biraz yaşıyoruz. Konya’nın yerin altında suyu yok, yerin üstünde suyu yok. Yani Konya’nın suyu yok. Suyun dış havzalardan Konya’ya getirilmesi de en az 3-5 yılı bulacaktır. Bu teknik bir mesele. Mali açıdan da çok fazla külfetli olduğu, teknik olarak da kısa sürede mümkün olmadığı hakkında başta DSİ olmak üzere uzmanların görüşleri var. Bundan dolayı var olan suyun etkin ve tasarruflu kullanımı ön plana çıkmaktadır. Bu konuda elimizdeki suyun yönetimine yönelik olarak daha hassas davranmak zorundayız. Suyun kullanımında gerek tarla içi, gerekse tarlaya gelene kadarki iletim yollarındaki su kayıplarını etkinleştirmek, tasarruflu kullanmak biz sektör paydaşlarının yapabileceği ve Türkiye’nin teknolojik bilgi açısından geldiği noktada da kudretinde olan işlerinden bir tanesidir.” diyerek sözlerini tamamladı.
• SÜMEYRA KENESARI / YENİ HABER GAZETESİ