Konyalı usta toprağı sanata dönüştürüyor! O ilçeden özel toprak geliyor
Topraktan sanata dönüşen çömlekçilik, hem katkı maddesi olmadığı için hem de pişen yemeklerin, içilen suların daha lezzetli olmasıyla dikkat çekiyor. Unutulmaya yüz tutmuş meslekler kategorisine giren çömlekçilik Konya Ecdat Parkı’nda yeniden yaşatılıyor. Suyun ve toprağın buluşması usta eli değmesiyle şahesere dönüşüyor. Çeşit çeşit ürün çıkaran esnaf mesleği yaşatmak için elinden geleni yapıyor. Kırmızı toprakla yapılan testiler suyu soğutuyor ve damıtıyor.
Ecdat Parkı'nda çömlekçilik yapan Mehmet Gürpınar, İşinin babadan gelme bir meslek olduğunu söyledi. Gürpınar “İşime 9 yaşında Konya Doğanhisar’da başladım. Biz üç kuşaktır bu mesleği yapıyoruz, oğluma da öğrettim, dördüncü kuşağımız da var. Hiçbir katkı maddesi, kimyasal kullanmadan sadece su ve toprağı karıştırarak makinalardan geçirip çamuru yapım kıvamına getiriyoruz. Su ve toprağı sanata dönüştürüyorum.
Toprak kazılır, uygun oranda su katılarak makinalardan geçirilir, sonrasında dinlendiririz, şekil veririz. Ürün yapıldıktan sonra dört beş gün kuruma süresi var, sonrasında zımparalanması gerekiyorsa zımparalıyorum. Sırlanması gerekiyorsa sırlıyorum, sonrasında fırına veriyorum. Fırını 950 ve 1050 dereceye çıkarıp ürünleri öyle pişiriyoruz. “ifadelerini kullandı.
Bu çömlekçide 102 çeşit ürün var
Gürpınar, “Güveç, testi, sütlaç takımı, cezve, fincan takımı, bardak, mumluk gibi aklınıza gelebilecek hediyelik veya kullanım amaçlı her şeyi yapıyorum. Toprağı Konya Doğanhisar’dan temin ettiğimiz toprakla Kendi ürettiğim 102 çeşit ürün var. Ürünlerin hepsini aynı boyda yapabilmek önemli. Bu işi yapa yapa elim alıştı artık makine gibi yapıyorum. Genelde hepsi aynı boy olur çok hafif belli olacak şekilde farklılıklar olur. Sanata ilgi bitiyordu ama ben bunu bırakmadım. Konyalıya sanatımı tanıttım, Konyalı bu şekilde ilgi duydu ve talep arttı. Gelip burada kendileri de yapıyor. Kursiyerlerimde var elimden geldiğince bu mesleği öğretim tanıtıyorum. Bu mesleği öldürmeyeceğim, herkes bu mesleği yaşatmaya çalışsın. “diyerek mesleğinin yaşatılmasını istediğini belirtti.
Aynı zamanda devlet sanatçısı olduğunu söyleyen Gürpınar, “İnternetten gördüğüm modelleri deneye deneye elimde yapıyorum. Normalde kalıpla yapılmış ürünleri ben kendim yapabiliyorum." dedi.
Gürpınar, “Gençlere kesinlikle denemelerini öneriyorum. İlgisi olsa da olmasa da herkesin bu işi yapmasını isterim. Bunu deneyimlemek herkes için çok güzel olacaktır. Ecdat parkına gelerek bunu çok ucuz bir maliyete deneyimleyebilirler. Yaptıkları ürünü de hatıra olarak götürebilirler. Çok zevkli bir meslek, insanın enerjisini alıyor. Gürpınar, “Kendi yaptığım ürünler olduğu fiyatlar için çok uygun. Fincan takımları 175-200TL, güveçler 100-300TL, cezveler 75-100 TL arası, mumluklar 125-150 TL arası. “diye belirterek elimden geldiğince bu mesleği yaşatacağım, öldürmeyeceğim.” dedi.