Konya’da Cumhuriyet Dönemi’nde açılan ilk ortaokul
Araştırmacı Yazar Ömer Tokgöz, Karma Ortaokulu’nun tarihine yönelik bir araştırma yaptığını açıkladı. Bu araştırma ile 1924 yılından beri hizmet veren Karma Ortaokulu’nun tarihine bir ışık tutmayı amaçladığını belirtti.
Karma ortaokulundan 100 yıllık zaman diliminde binlerce Konyalı mezun olmuştur. Konya insanının hafızasında müstesna bir eğitim kurumu olarak hatırlanmaktadır. Konya’da açılan ilk lise olan İdadi (Mektep-i Mülkiye-i İdadi) okulu ile birlikte bir asırdan fazla eğitim veren Konya Karma Ortaokulu’nun tarihi hakkında:
İlk olarak Konya Erkek Ortaokulu olarak 1924'te açıldı. 1928'de karma eğitime geçerek ismi "Konya Muhtelit Orta Okulu"; 1934-1949 arasında kız öğrenciler Kız Öğretmen Okulu'na nakledildiği için ismi "Erkek Ortaokulu" oldu. 1949'da Kız Öğretmen Okulu'nun ilk devresi kaldırılınca kız öğrenciler eski okullarına alınarak adı "Karma Ortaokulu" olarak değiştirildi.
Konya Karma Ortaokulu 1924 yılından beri Konya halkına binlerce öğrenci yetiştiren, üst eğitime ve iş hayatına hazırlamış tarihi bir okuldur. Karma ortaokulu bulunduğu yerleşkede 100 yıllık bir geleneğe sahiptir. Cumhuriyet döneminde Konya halkının uzun süre ortaokul eğitimi aldığı tek ortaokul olmuştur Görev yapan müdürleri ve öğretmenleri hep alanında en iyi ve üst düzey öğretmenlerden seçilmiştir. Konya’nın ilk ortaokulu Karma ortaokulu olup, en eski 3 ortaokuldan birisidir, diğerleri 1960 yılından sonra faaliyete geçen Devrim Ortaokulu ve Meram Ortaokuludur. 1970’lerden itibaren şehir merkezindeki ortaokul sayısı artırılmıştır.
İSMİ NEREDEN GELİYOR?
İsminin karma olması "ihtilat" kelimesi ve "Konya Muhtelit Orta Okulu" isminden gelir. Karma ismi kız ve erkek öğrencilerin bir arada aynı sınıfta okuması anlamına geldiği için verilmiştir. Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi sosyal ve kültürel şartlar gözetilerek erkek, kız sibyan mektepleri (ilk mektep) Rüşdiye (orta mektep), idadi (lise) sultaniye (Galatasaray lisesi benzeri) gibi isimlerle okullar açılmıştır.
Bu dönemde sibyan mektepleri yani ilk okullar kız erkek birlikte karma eğitim yapmakta idi. Orta eğitimde ise kız erkek ayrı okullara gitmekte idi. Yanı sıra Osmanlıda bazı okullarda fiziken aynı binada eğitim ancak kız ve erkek sınıfları ayrı olarak ders yapılmıştır. Cumhuriyet döneminde 1924 tarihli Tevhid-i tedrisat kanunu ile Türkiye genelinde kız ortaokulu/lise, erkek ortaokulu/lise ve ihtilat/karma eğitim yapan okullar açılmıştır.
6 AYRI BİNADA EĞİTİM YAPMIŞTIR
Araştırmacı Yazar Ömer Tokgöz Karma ortaokulunun 100 yıllık sürede farklı binalarda faaliyet gösterdiğini belirtti. Karma Ortaokulu ihtiyaçlara göre bazı dönemlerde kız ortaokulu, bazı dönemlerde erkek ortaokulu olarak hizmet vermiştir. Çoğunlukla kız-erkek birlikte eğitim yapılan ve Konya’nın ve çevre ilçelerden gelenlerin okuduğu yegâne ortaokul kurumu olarak faaliyet göstermiştir. Karma sınıflarda kız ve erkek öğrenciler ayrı sıralarda, kızlar önde erkekler arkada veya bir erkek bir kız öğrenci aynı sırada oturacak şekilde esnek oturma planına sahipti.
Karma ortaokulunun zaman içinde altı ayrı binada faaliyet göstermiştir.
1. 01.09.1924 tarihinde Vali Kazım Müfit Bey ile Milli Eğitim Müdürü Celil GÜÇLÜ zamanında 30 öğrenci ile Kız Ortaokulu adı altında açılmıştır. İlk ders yılı Şems Camiinin batı güneyinde 19 Mayıs İlkokulu'nun güneyinden geçen 19 Mayıs ve Şems sokaklarının birleştiği köşe başındaki Hıristiyanlardan kalan binada yapılmıştır.
2. 1925-1926 ders yılını yine Şems Mahallesindeki eski Kız Tatbikat Okulu olan ve bugün İl Seçim Kurulu ve Karatay Halk Eğitim Merkezi olarak kullanılan binada geçirilmiştir.
3. 1926-1927 ders yılında Vali İzzet Bey'in gayreti ile icarı Özel İdareden verilmek üzere Okul, Gazi Anıtının yanındaki eski Milletvekillerinden Mehmet Emin Bey'in evinde öğretim yapmıştır. Bu bina 1956'da yıkılarak yerine Devlet Su İşleri binası yapılmıştır.
4. Okul öğretime 1927-1928 ve 1929 yıllarında İstanbul Caddesinde İsmet Paşa İlkokulu karşısındaki 339 no’ lu ahşap binada devam etmiştir.
5. Okul 1929-1930 ders yılı başından 1933-1934 ders yılına kadar Köprübaşı İlkokulu olarak kullanılan ve 1960'da yıkılan Çelebi konağında öğretim yapmıştır.
6. Konya Erkek öğretmen okulunun kaldırılması ve Lisenin öğretmen okulu binasına geçmesi üzerine okul şimdiki binasına yerleşmiştir. Karma eğitim devam ederken 1934-1935 ders yılında erkek öğrencilerin çoğalması üzerine kız öğrenciler kız öğretmen okuluna nakledilmiş olup, adı Erkek Ortaokulu olmuştur.
1949-950 ders yılında Konya Kız Öğretmen okulunun ilk devresi kaldırılınca kız öğrenciler dahil edilerek Konya Ortaokulu iken tekrar Karma Ortaokulu olarak değiştirilmiştir.
2014 yılından beri Karma Ortaokulu kapalıdır.
Karma ortaokulunun bugünden geriye gidildiğinde 100 yıllık bir geleneğe sahiptir. Konya halkının eğitimine kayda değer katkıları olmuştur. 2014 yılında Karma Ortaokulu'nun A bloğunda Alaeddin Keykubad İmam Hatip Ortaokulu açılmıştır. Bu tarihten itibaren Karma ortaokulu faaliyeti sona ermiş ve ismi Alaeddin Keykubad İmam Hatip Ortaokulu olmuştur. Kentsel bellekte ise hala Karma ortaokulu olarak bilinmektedir.
Karma Ortaokulunun bulunduğu alanda 1899 yılında Konya’nın ilk lisesi açılmıştır. İdadi lisesi 1913’de Sultani lisesi, 1934’de ise Konya Erkek Lisesi olmuştur.
Okul Türkiye’deki yüz yıllık eğitim öğretim süresini geçen kırk yedi genel liseden biridir. 1 Eylül 1889 yılında Konya İdadisinin öğretime başlamasıyla öğretmen okulu binasından yararlanılmış ve 7 yıllık idadinin ilk üç yılı rüştiye, sonraki dört yılı idadi sınırlarıydı
Konya idadisi ilk binasında Kürkçü mahallesinde bulunan Nizamiye medresesi arsasına yapılan binada 1889–1890 öğretim yılını geçirmiştir. İkinci öğretim yılında, Gureba Hastanesi (Karma Ortaokul Binası) olarak yaptırılan fakat hiç kullanılmayan bu binaya taşınmıştır. 1934’te Erkek öğretmen lisesi kapatılınca bina Gazi Lisesi olmuştur.
• Konya İdadisi 1889 -1913
• Konya Sultanisi 1913-1923
• Konya Erkek Lisesi 1924-1972
• Konya İdadi binası 1931’ de kaldırılmış yerine Karma ortaokulu binası yapılmıştır.
Karma Ortaokulunda ünlü şair ve yazar Sabahattin Ali 1931-1933 yıllarında Almanca öğretmenliği yapmıştır.
Şair ve Yazar Sabahattin Ali 1931-33 yılları arasında Konya'da yaşamıştır. Almanya dönüşü Aydın'da başlayan Almanca öğretmenlik mesleğine Konya (karma) ortaokulunda devam etmiştir. Öğrencileri ile okul etkinliği olarak Meram'da mesire yerlerine geziler yapmıştır. O günün öğretmen ve eşraf çevresi ile edebi ve fikri sohbetlerde bulunmuştur. Konya Halk evinde kadının toplumdaki yeri üzerine konuşmalar yapmıştır. Konya türküleri ve sohbetlerinin yapıldığı barana oturaklarına katılmıştır.
Konya Belediye bahçesi ve gazinosunda zaman zaman Muhsine hanımdan şarkılar dinlediği mektuplarında yer almaktadır. Yapılan bir ihbar ve şikâyet üzerine Konya'da yargılanmış ve hapse girmiştir, hapis cezasının bir kısmını Sinop' ta tamamlamıştır.
Sabahattin Ali'nin hikâyelerinde Konya halkının gündelik yaşantısı, mahallelerin yapısı, sevinç ve hüzünleri ile müziği üzerine harika gözlemleri ile geçmişten bugüne yalın bir dille betimlemiştir. Sabahattin Ali’nin Konya günlerini ve insanlarını ele aldığı hikayeleri vardır. Konya insanı üzerinden derinliğine fikir ve kalem işçiliğinin örneklerini vermiştir.
Sabahattin Ali son sınıfta olan bir kız öğrencisine âşık olmuş, ailesi nişanlanma önerisini kabul etmemiştir.
Konya'da gönül verdiği ve duygularını açtığı M.M isimli kız öğrencisine talip olmuştur. Yaş farkı olduğu gerekçesiyle ailesi söz kesme işini kabul etmemiştir. Sabahattin Ali öğrencisine olan duygularını şiir olarak kaleme almıştır. Ali Kocatepe'nin bestelediği ve Sezen Aksu yorumuyla bilinen "Çocuklar Gibi” isimli şiirini yazmıştır. Konya gazetelerinde roman ve hikayeleri günlük olarak yayınlanmıştır. Öz yaşam, gözlem ve betimleme içeren hikayelerinden kişisel çıkarım olarak benim tahminim Şemsi Tebrizi civarında oturmuştur. Güllük/Küllük başında 19 Mayıs ilkokuluna yakın bir kiralık evde kaldığı ise “Isınmak” isimli Araplar mahallesinde geçen iç burkan hikayesinden anlaşılmaktadır.
Trajik bir şekilde katledilen şairin çeşitli düşünce evrelerinden geçtiği dönemler bulunmaktadır. Sabahattin Ali’nin tasavvufi planda ünlü mutasavvıf Abdülkadir Geylani'ye hayran olduğunu belirterek ona ithaf ettiği önemli bir şiiri de vardır. (https://www.yenihaberden.com/sabahattin-alinin-konya-gunleri-13959yy.htm)
Konya ve yöresinin ismen geçtiği dokuz öyküsü vardır. Bu öykülerde; Konya insanını, yoksulluğu, sefaleti, o dönemin sıkıntılarını, umut için yollara düşen insanları anlatır. Köylülerin makûs talihi, fakirlikleri, geri kalmışlıkları onun objektifinden sade, açık ve net bir şekilde ele alınır. Öykülerini okuduktan sonra içimizi saran sıcaklıkla birlikte, derin bir hüzün çöker yüreğimize. Geçen ve bir daha geri gelmeyecek olan günler, trajik bir şekilde son bulmaktadır. Dönemin Konya’sını ve insanlarını onun gözüyle tanıma fırsatı buluruz. (https://tdk.gov.tr/wp-content/uploads/2020/06/Mehmet-Kahraman-_-SABAHATTİN-ALİ’NİN-_-8.pdf)
Karma Ortaokulu Mimari Özellikleri:
Cumhuriyet’in ilanına kadar, Konya’da ilköğretim iptidailerde, ortaöğretim rüşdiye ve idadilerde yapılmıştır. Türk Mimarlık tarihinin neredeyse panoramasını sunan Konya, ev sahipliği yaptığı eğitim yapıları ile Cumhuriyet dönemi mimarlığı içinde fark edilmesi gereken bir konuma sahiptir. Yapının içerisinde bulunduğu bahçeye giriş, anıtsal bir kapıdan sağlanmaktadır. Dikdörtgen kapı, üçgen alınlık ve bosajlı taş kaplama söveleri ile oldukça sağlam bir görüntü vermektedir. Ahşap kapılar, giriş açıklıklarının içine yerleştirilmiştir.
Karatay ilçesinde bulunan yapı, 1931 yılında mimar İ. İhsan tarafından E harfi formatında planlanmıştır.
1930’larda yaygınlaşmaya başlayan üslubun Anadolu’daki erken bir denemesi, bir bakıma geçiş yapısı olarak Karma Ortaokulu önem taşımaktadır. Söz konusu yıllarda özellikle Eric Mendelson’un uygulamakta olduğu yuvarlatılmış köşelerin, üst iki katın balkon ve köşelerinde kullanılması dikkat çekici bir özellik olarak Karma Ortaokulu’nda karşımıza çıkmaktadır.
Yapının Modern Mimari üslupla inşa edilen yapılardan farkı, cephede kullanılan geniş saçaklarıdır. Yapı, birkaç yıl öncesinde inşa edilen tip projelerden ayrılan özellikleri, modern mimariye öykünen kurulumu ve cephe düzenlemeleriyle dikkat çekmektedir.
Doğu-batı doğrultusunda uzanan yapı, iki uçta ve ortada arka cepheye doğru çıkma yaparak kontur biçiminde ‘E’ biçiminde bir plan oluşturmaktadır. Karma Ortaokulunun minimalist bir yaklaşımla, modern mimari anlayışa yaklaşan bir tutumla tasarlandığını söylemek mümkündür. Yapının iç mekânında yer döşemeleri, mozaik, koridor duvarları seramik kaplamalıdır. Yapı, aynı bahçe sınırları içerisinde yer alan komşusu Müze-i Hümayun binası ile birlikte Konya’nın Geç Osmanlı-Erken Cumhuriyet dönemleri eğitim ve kültür tarihine tanıklık etmektedir.
Yapının birinci katında, orta akstan yanlara doğru simetrik bir mekân düzenlemesi söz konusudur. Güney cephe boyunca ortada dört adet dikdörtgen mekân, koridor boyunca uzanmaktadır. Güney cephe, iki ucunda birer küçük dikdörtgen hacim ve poligonal planlı birer köşe mekanıyla son bulmaktadır. Girişin iki yanında büyük kare pencereler, diğer pencerelere göre farklı biçimleriyle dikkat çeker. Bunun dışında çıkmalar arasında kalan güney cephesinde her iki katta yer alan pencereler dörtlü gruplar halinde yerleştirilmiştir. Güney cephesinin birinci katında dörtlü pencere gruplarının iki yanında, cephe içe doğru çekilerek birer küçük balkon oluşturulmuştur.
Karma Ortaokulu gösterişli bir portal kapıya sahiptir. İdadi için yaptırılan ve 135 yıllık olan Karma Ortaokulu tarihi giriş kapısının kitabesi kayıptır. Kapının üstündeki iki meşale bloku tahrip olmuştur.
Karma Ortaokulu portal kapısı özel tasarımla yapılmıştır. Tavan üst kısmında iki meşale üstünde dünya küresi bulunmaktadır. Giriş sağ yan tarafta üstü soğan kubbeli nöbetçi kulübesi bulunmakta idi. Bu kubbeli yapı da bugün bulunmamaktadır. Yine girişte kapının sağ ve sol kenarlarında bulunan gösterişli ferforje demirden süslemeli fener lambaları da kayıptır.
Yapının Sultan Velet Caddesi’ne açılan bahçe kapısı estetik görünümü ve fugalı taş örgüsü ve üzerindeki üçgen alınlığıyla dikkat çeker. Düz kemerli kapı açıklığının, parmaklıkları “S” ve “C” kıvrımlarıyla süslü, çift kanatlı demir doğraması vardır. Kapı kemerinin üzerindeki mermer kitabeye büyük Latin harfleriyle “ORTAOKUL” yazılmıştır. Bir kornişle belirlenen, taşkın saçaklı üçgen alınlığın iki köşesinde, vazo biçimli birer kaide üzerine yerleştirilmiş taş küreler bugün yerlerinde değildir. Bahçe kapısından sonra yedi basamakla inilen yürüme yolunun zemini Sille taşıyla kaplıdır.
1889 tarihli Konya İdadisi kitabesi ile Sultaniye lisesi ve Konya Erkek lisesi levhaları kayıptır. Mermer plaket sökülmüştür. 1927 yılında çıkarılan yasa ile padişah tuğraları ve 1927 yılında çıkarılan bir yasa ve harf inkılabı sonucunda kamu binaları, tarihi eserler ve okullardan Osmanlıca kitabeler ve levhalar kaldırıldığı için yok olmuştur.
Bahçedeki okula giriş kapısı önündeki Atatürk büstü bulunan mini anıtta meşale sembolü yer alır. Meşale sembolü karma ortaokulu ile özdeşleşmiştir. Öğrenci mezuniyet ve hatıra yıllıklarında bu sembol hep kullanılmıştır. Okulun bir irfan ve kültür ocağı olduğu anlamına gelmektedir.
Karma Ortaokulu bahçesinde 1901 yılında Asakir-i Atika yani Eski Eserler (Arkeoloji) müzesi açılmıştır.
Konya Arkeoloji Müzesi’nin kuruluşu Osmanlı dönemine kadar uzanmaktadır. Konya Arkeoloji Müzesi, İstanbul Arkeoloji Müzesi’nden (1899) sonra Türkiye’nin en eski ikinci arkeoloji müzesidir. 1901 yılında Avlonyalı Mehmed Ferid Paşa’nın valiliği sırasında Sultani Mektebi'nin avlusu içerisinde küçük bir binada Müze-i Hümayun' un Konya Şubesi şeklinde bir depo olarak kurulan müzede Neolitik Çağ, Erken Tunç, Orta Tunç (Asur Ticaret Kolonileri), Demir (Frig, Urartu) Klasik, Hellenistik, Roma ve Bizans Dönemine ait eserler sergilenmektedir.
Müze Karma Ortaokulu'nun güneybatı köşesindeki bir yapıda Konya Âsâr-ı Atîka Müzesi adıyla kurulmuştur. 1927 yılında Mevlâna Dergâhı bünyesine taşınmış, 1953 yılında İplikçi Camii’ne ve son olarak 1962 yılında bugün ki yerinde inşa edilen binasına taşınmıştır. Müze binası uzun süre müdür lojmanı olarak kullanılmıştır. Halen İl Milli eğitim tarihi müzesi olarak kullanılmaktadır.
Karma Ortaokulu kaliteli eğitim yanında öğrencilerine sportif eğitimle disiplin ve başarı kazandıran, nitelikli müzik eğitimi veren, güzel sanatlarda eğiten, bilimsel ve teknik laboratuvarları olan, iş ve meslek atölyeleri ile el becerilerini geliştiren tam donanımlı ve ideal bir okuldur.
Karma Ortaokulunda müzik eğitimi alanında her dönem ciddi çalışmalar yapılmıştır. Okul müzik sınıfında keman, piyano, gitar, yan flüt ve bağlama enstrümanları eğitimi verilirdi. Her eğitim yılı sonunda mezuniyet törenleri yapılır ve yıl sonu müsamere etkinliği olarak tiyatro gösterileri ve müzik konserleri yapılırdı. Okul mandolin-flüt, Piyano-keman, cazband orkestra ve Türk halk müziği ekipleri 1970’li yıllara kadar etkinlik yapmıştır.
Okulun üst katındaki donanımlı laboratuvarlarda fizik, kimya ve biyoloji eğitimleri ve deneyler yapılırdı. Okulun yine kendine özel sinema sınıfı olup öğrencilere özel filimler ve belgeseller izleniyordu. Tiyatro kolunda her yıl yeni temsiller yapılırdı. Karma Ortaokulu sportif eğitimde dereceler yapan bir beden eğitimi kültürünü yaygınlaştırmıştır. Hentbol, voleybol, basketbol, basketbol, jimnastik, futbol dallarında okul sürekli başarılar kazanmıştır.
Karma ortaokulunun efsane Müdürleri Şeref Kişmir ve Ömer Ali Öncel öğretmenlerdir. Müzik öğretmeni Mehmet Kutlu ve Almanca öğretmeni Bekir Gök efsane öğretmenlerdendir.
Şeref Kişmir tarih ve coğrafya öğretmeni olup, 1918 Akseki doğumludur. Ülkenin birçok yerinde görev yaptıktan sonra 1955 yılında Karma ortaokulunda göreve başlamıştır. 1949 yılından vefatına kadar önce öğretmen olarak, sonra 1960 yılından 1968 yılı sonuna kadar aralıksız görev yapmıştır. Ömer Ali Öncel ise Akören 1926 yılı doğumlu olup, eğitim enstitüsü mezunudur. Ülkenin birçok yerinde matematik öğretmeni olarak çalışmış ve 1960 yılından sonra Karma ortaokulunda göreve başlamıştır. 1962 yılında Müdür yardımcısı olup, 1968’den 1978 yılına kadar yine aralıksız Müdür olarak görev yapmıştır. 2010 yılında Ankara’da vefat etmiştir.
Karma ortaokulunun 2014 yılından itibaren kapatıldı ve okul bünyesinde farklı bir isimle ve İmam Hatip ortaokulu olarak faaliyet gösterdi. Bu şekilde şehrin ilim ve irfanına hizmet etmiş asırlık eğitim kurumlarının isminin ve işlevinin değiştirilmesi tutarlı bir adım değildir. Bu tür tarihi okulların mazisine ket vuran adımlar ile mezunlar nezdinde ve kent belleğinde bir yıkıma yol açılmaktadır.
Araştırmacı Yazar Ömer Tokgöz bu bağlamda önerilerini sıraladı:
Karma Ortaokulu tarihi derlenip yazılmalı, tarihi binasında müze salonu ve sergi açılmalıdır.
Karma ortaokulu öğretmenleri tarafından 1920'den 2010'lara kadar olan bazı arşiv fotoğrafları sosyal medyaya yüklenmiş olup, sayfa devre dışı kalır ise kamuoyu bu bilgiden de mahrum kalacaktır. İl Milli Eğitim tarihi müzesinde yer alan fotoğraflar dışında acizane benim ve bazı mezunların paylaşım yaptığı fotoğraflar ve anılar dışında herhangi bir resmi kaynak bulunmamaktadır. 1920'li yıllardan başlayarak Konya ile özdeşleşen Karma Ortaokulunun faaliyet gösterdiği son yıla kadar olan eğitim kadrosu hakkında bilgiler, müzik, tiyatro ve sportif alandaki başarılar ile ilgili kaynaklar derlenip okulun tarihi hazırlanmalıdır.
Okulun tarihi ana binasında İl Milli Eğitim tarihi müzesi ile koordineli bir fotoğraf arşivi ve labaratuar malzemelerinden oluşan bir sergi salonu hazırlanmalıdır.
Karma Ortaokulu eski ismiyle tekrar eğitime kazandırılmalıdır.
Tarihi okulların kendi isminden koparılması kent belleğinde bir hafıza kaybına yol açmaktadır. Okulun tekrar klasik ve tarihi ismine kavuşması için herkesin kendi sosyal medyasında paylaşımlar yapması bu yönde bir etki yapabilir, İl Milli eğitim müdürlüğü sayfalarına mesaj bırakılabilir, 50 tane mezun okulun önünde basın açıklaması yapabilir, karşılaştığı her tür siyasal partiden politikacıya bu yönde taleplerini iletebilir, sadece Karma Ortaokulu bu durumda olmadığına göre kapsayıcı ve kapsamlı bir talep seti oluşturmak daha anlamlıdır.