Konya'da 6 aylık hamile eşini öldüren zanlıya verilen indirimli cezayı Yargıtay bozdu
Konya’nın Çumra ilçesinde 6 aylık hamile eşini pompalı tüfekle öldüren ve ‘haksız tahrik indirimi’ yapılarak cinayet zanlısına verilen 23 yıl hapis cezası Yargıtay tarafından bozuldu. Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi zanlının, 'haksız tahrik' ve 'iyi hal indirimi' hükümleri olmadan yeniden yargılanmasını istedi.
Konya'da 6 aylık hamile eşi Sadife Yüzer'i (35), karnındaki bebeğin kendisinden olmadığı iddiasıyla tüfekle vurarak öldüren Ali Rıza Yüzer'e (36), Bölge Adliye Mahkemesi 1'inci Ceza Dairesi'nin "haksız tahrik" ve "iyi hal indirimi" ile verdiği 23 yıl hapis cezasını Yargıtay bozdu. Yargıtay, haksız tahrik ve iyi hal hükümlerinin Ali Rıza Yüzer'e uygulanmaması gerektiğini belirterek dosyayı geri gönderdi.
Çumra ilçesi Dineksaray Mahallesi'nde çiftçilik yapan 12 yıllık evli Ali Rıza Yüzer, 16 Aralık 2020'de, 3 çocuğunun annesi 6 aylık hamile eşi Sadife Yüzer'i karnındaki bebeğin kendisinden olmadığı iddiasıyla çıkan tartışmada tüfekle 5 el ateş ederek vurdu. Sadife Yüzer, kanlar içinde yere yığılırken, Ali Rıza Yüzer ise sağlık ekiplerine haber verdi. Sadife Yüzer, gelen sağlık ekiplerinin çabasına rağmen kurtarılamadı. Jandarma tarafından gözaltına alınan Ali Rıza Yüzer, tutuklandı. Yapılan DNA testinde Yüzer'in ölen bebeğin babası olduğu ortaya çıktı.
YEREL MAHKEME MÜEBBET HAPİS CEZASI VERDİ
Konya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde "Gebe olduğunu bildiği eşine karşı kasten öldürmek" suçundan yargılanan Ali Rıza Yüzer, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti, Yüzer'in suçu "haksız tahrik" altında gerçekleştirdiğine kanaat getirip cezayı müebbet hapse indirdi.
KARARA İTİRAZ EDİLDİ
Yüzer'in avukatı, bir üst mahkeme olan Konya Bölge Adliye Mahkemesi'ne başvurup, karara itirazda bulundu. Bölge Adliye Mahkemesi 1'inci Ceza Dairesi, cezayı fazla bulup, kararı bozarak dosyayı yeniden 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Yerel mahkeme yine aynı kararı verdi. Dosya, tekrar Konya Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderildi. Bölge Adliye Mahkemesi 1'inci Ceza Dairesi'nde 8 Haziran'da görülen duruşmada Ali Rıza Yüzer'e önce müebbet hapis cezası verildi. Heyet, "'Maktulenin olayın hemen öncesinde sanığa "Efe sadece senin çocuğun, diğerleri senden değil, karnımda olan çocuk da senden değil" sözünü söyleyip söylemediğinin olay anında olay mahallinde sanık ve maktule dışında başkaca kimsenin bulunmaması karşısında bu sözün maktule tarafından söylendiği yönündeki sanık savunmasının aksinin ispatının mümkün olmadığı gerekçesiyle suçun "haksiz tahrik" altında işlendiğini" belirtti. Heyet, ayrıca Yüzer'in "yargılama sürecindeki davranışlarını" göz önünde bulundurarak cezayı 23 yıla düşürdü.
YARGITAY: MAKTULE YÜKLENEN BEYANLAR AKLA MANTIĞA UYGUN DEĞİL
Bu kararın ardından dosya temyiz için Yargıtay'a gönderildi. Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, Ali Rıza Yüzer'in cinayeti "haksız tahrik" hükümleri olmadan işlediğine kanaat getirerek Yüzer'in oy çokluğuyla yeniden yargılanması talebiyle dosyayı bölge mahkemesine gönderdi. Yargıtay'ın bozma gerekçesinde ise şunlara yer verildi:
"Maktulün hamile kaldığını öğrenmesiyle birlikte tarafların mutlu olması gerekirken sperm sayısının yeterli olup olmadığı hususunda bir bilgiye dahi sahip olmayan sanığın çocuğun bir başkasından olabileceğinden şüphelenmeye başladığı, dolayısıyla suçun işlendiği tarihten önce maktulden kaynaklı ve haksız tahrik oluşturabilecek düzeyde haksız fiil bulunmadığı, öte yandan sanığın maktulün kendisine "sana ne ayrılacaksak ayrılalım gidecek bir yer bulurum, başkasıyla beraber olur, hayatımı yaşarım ve çocuk senden değil git su dolaptan bir etek al giy dışarı öyle çık" seklindeki sözleri söylediğini savunması karşısında; esasen fail dışında başkaca hiçbir tanığın bulunmadığı bu tür olaylarda, tartışmanın geride kalan tek konu olan failin savunmalarının haksız tahrik uygulaması açısından gerçeği yansıttığının kabul edilebilmesi için maktule yüklenen bu yöndeki tek taraflı soyut beyanların akla, mantığa, dosyadaki delillere, maddi olayın akışına ve tartışmada sarf edilen sözlerinin karşılıklılık silsilesine uygun olması veya tartışmayı başlatan failin sözlerine karsı maktulün verdiği cevapların etki- tepki dengesini bozacak şekilde yeni veya daha büyük bir haksızlık içermesi gerekeceği, sanığın haksız tahrike ilişkin bu yöndeki savunmasına itibar edilmemesi gerektiği kabul edilmelidir" denildi.