Konya Şeker’den ülke tarımı için stratejik yatırım
Konya Şeker tarafından Altınekin’de kurulan Beta Ziraat ve Ham Yağ Fabrikası, Türkiye’yi tohumculukta ve yağ üretiminde üst lige taşıdı. Dışa bağımlılığın sona ermesinde stratejik bir yatırım olan Konya Şeker Altınekin Kampüsü, bölge ekonomisine sağladığı katkıyla da dikkat çekiyor.
Konya Şeker bünyesinde faaliyet gösteren Altinekin Kampüsü’ne basın gezisi düzenlendi. Basın gezisinde Beta Ziraat ve Ticaret A.Ş. Tohum Fabrikası, Altınekin Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş. Ham Yağ Fabrikası gezildi.
Gezi sırasında basın mensuplarına bilgi veren Beta Tohum Genel Müdürü Gökhan Altay, 1961 yılında kurulan Beta Ziraat’in Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk tarafından Konya Şeker’e kazandırıldığını söyledi.
Altınekin’de kurulan fabrikada yaklaşık 100 kişinin istihdam edildiğini dile getiren Altay, fabrikanın tohum üretme kapasitesinin her geçen yıl arttığını dile getirerek, “Revizyon sonrası toplam kapasitemiz yıllık 250 bin ünite şeker pancarı tohumu üretimine olanak sağlamıştır. Bunun yanında yıllık 25 bin ton hububat tohumu işleme kapasitesine sahip üretim hattımızda 2018 yılında iyileştirmeler yapılmıştır. Toplam 700 bin TL bütçe ile renk ayırımı esasında hububat ve baklagil tohumu temizliği gerçekleştiren Color Sorter cihazı, sistemimize dâhil edilmiş ve tohum safiyeti en üst seviyeye çıkartılmıştır. Üretilen tohumların kalitesini ölçmek ve en iyi kalitedeki tohumları çiftçilerimize ulaştırmak adına kalite güvence sistemimiz kapsamında Çumra Şeker Fabrikası yerleşkesinde bulunan tam iklim kontrollü sera revizyonumuz 2018 yılında tamamlanmıştır. Şirketimiz, bu yatırım ile şeker pancarı tohuma kalkma testlerinin dünya standartlarında yürütülmesi seviyesinde önemli bir kabiliyet kazanmıştır. Şirketimiz, aynı zamanda ilgili sera tesisimizde hibrit sebze çeşitleri ve hibrit ayçiçeği geliştirme konularında da çalışmalarını sürdürebilmektedir. Kapasite artırımı ve revizyonlar şirketimize sadece az zamanda çok iş yapabilmeyi değil aynı zamanda üretilen tohumların en üst kalite seviyelerinde müşterilerimiz olan çiftçilere sunulmasına olanak sağlamıştır“ ifadelerini kullandı.
TOHUMDA DIŞA BAĞIMLILIK BİTTİ
Fabrikanın Türkiye’de önemli bir açığı kapattığını dile getiren Altay, “Türkiye de tohumculuk sektöründe tohum fiyatlarının çiftçinin aleyhine olduğu, çiftçilerimizin tohumları fahiş rakamlarla satın alıyor olması ve tohumda genel olarak dış ülkelere bağımlı olmamız gibi faktörler, ülkemizde tohumculuk sektörünün önemini ortaya koymuş ve Pankobirlik Genel Başkanımız Recep Konuk’un talimatları ile Beta Ziraat A.Ş.’nin hisselerinin satın alınması gündeme gelmiştir. “Kendi Tohumumuzu Kendimiz Üretelim” mantığından yola çıkılarak harekete geçilmiş ve Konya Şeker, Türkiye nin ilk tohum Şirketi olan Beta Ziraat ve Ticaret A.Ş’nin yüzde 57,54 hissesini satın alarak Altınekin ilçemize kazandırmıştır. Şirketimiz özellikle şeker pancarı tohumunun çiftçiye fahiş rakamlarla satışını engellemiş piyasada tohum fiyatını belirleyen kurum olmuştur. Şirketimiz başta Konya olmak üzere Samsun, Amasya, Eskişehir, Antalya ve Bursa illerinde 16 farklı bitki türü ve 50’nin üzerinde çeşit ile tohum üretimi gerçekleştirerek ülke tarımına katkı sağlamaktadır. Özellikle hibrit mısır, hibrit sebze, standart soğan ve sofralık bezelye türlerinde Avrupa, Ortadoğu ve Orta Asya ülkelerine tohum ihracat miktarlarımız her geçen yıl göstermektedir” şeklinde konuştu.
İÇ ANADOLU’NUN EN BÜYÜK TESİSLERİ
Beta Tohum Tesisleri’nden sonra Altınekin Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş. Hamyağ Fabrikası ziyaret edildi. Burada basın mensuplarına bilgi veren Altınekin Yağ Genel Müdürü Niyazi Aslantaş, 2012 yılında üretime başlayan Altınekin Hamyağ Fabrikası’nın Türkiye’nin yağ ihtiyacının önemli miktarını karşıladığını söyledi. Aslantaş, “Hamyağ Tesisleri’ni, Konya çiftçisinin ekemediği ayçiçeğini ve kanolayı ekebilmesi, üstelik de ülkemizin her sene ithalata akıttığı milyarlarca dolar dövizin yönünün bu topraklara dönmesi kuruluş felsefesini oluştururken, tesislerin o günkü maliyeti 30 milyon dolar olmuştur. Bugünkü dolar kuru üzerinden tesislerin maliyeti yaklaşık 210 milyon Lirayı bulmuştur. Hamyağ Tesisleri’nde kuruluşundan bugüne kadar ham Ayçiçek yağı, ham kanola yağı, Ayçiçek tohumu toz küspesi, Ayçiçek tohumu pelet küspesi, Ayçiçek tohumu çuvallı pelet küspesi ve kanola tohumu küspesi üretimlerini gerçekleştirmektedir Altınekin Hamyağ Tesisleri, ileri teknoloji ürünü makine-ekipman parkı ve tam otomatik PLC otomasyona sahip akıllı bir tesistir. Yüksek ürün kalitesi ile yılda 150 bin ton Ayçiçek, 100 bin ton soya ve kanola işleme ve yıllık 50-60 bin ton ham Ayçiçek yağı ile 70-80 bin ton Ayçiçek küspesi üretim kapasitesine sahiptir. Fabrika sayesinde bölgede ciddi bir istihdam oluşmuştur. Günlük 500 Ton Ayçiçek çekirdeği kırma kapasitesi ile İç Anadolu bölgesinin en büyük hamyağ tesisleridir. TSE TS12302 Ham Ayçiçek Yağı Ürün Uygunluk Belgesi’ne sahip Türkiye’deki ilk ve tek hamyağ tesisidir. TSE TS316 Ayçiçek Tohumu Küspesi Ürün Uygunluk Belgesi’ne sahip Türkiye’de ilk ve tek hamyağ tesisidir” dedi.
ÜLKE EKONOMİSİNE CİDDİ KATKI SAĞLIYOR
Niyazi Aslantaş, fabrikanın bölgeye ve ülke ekonomisine katkılarını ise şu şekilde sıraladı: “Üreticinin, Ayçiçeğinin ekim, büyüme ve hasat sürecinde diğer birçok ürüne kıyasla daha az suya ihtiyaç duyarak yetişmesi nedeniyle, daha az maliyetle alternatif ürün elde etmesine ve bölgenin coğrafi niteliklerine uygun, daha az su tüketen bir ürüne kavuşmasına neden olmuştur, Bu yatırımla; güvenli satış kanalı endişesi yaşayan üreticilerimizin bu endişesi giderilmiş, yağlık tohumlar alternatif bir ürün olarak üreticimizin münavebeli olarak ekeceği bir ürün haline gelmiş ve ekonomik anlamda kalkınma getirmiştir. Konya ve diğer bölge illerindeki üreticilerimiz daha güvenle üretip satabileceği bir yatırıma kavuşmuştur. Yağlık tohum üretimi artmış, Ayçiçek ve kanola tohumu üreticilerin münavebe sistemine dâhil olmuştur. Yağlık tohumlardan üreticinin gelirinin artması ile tarıma olan ilgi artmıştır, Altınekin Hamyağ Tesisleri yapılmadan önce Konya bölgesinde 35 – 40 Bin Ton seviyesinde olan Ayçiçek üretimi, tesislerin yapılacağının duyurulduğu 2011 yılında 100 bin Tona çıkmış, tesislerin üretime geçmesiyle de 2012 yılında 210 bin Ton üretim gerçekleşmiştir. Bu üretim ile Türkiye’nin en fazla yağlık Ayçiçek üretimi yapan ili Konya olmuştur. 2013 ve 2014 yıllarındaki 260 bin ton seviyeleri ile Konya bu yıllarda en fazla Yağlık Ayçiçek üretimi yapan il konumuna yükselmiş ve son yıllarda da yaklaşık 350 Bin ton üretim ile Tekirdağ’dan sonra ikinci sırada yer almaktadır. Ayçiçek alım sezonunda, alım işlemi yapılan 10-15 bin üretici için 15-20 bin üretici ailesine direk gelir sağlanmıştır, Altınekin Kampüsünün bulunduğu Altınekin bölgesinde bulunan işsiz gençlere iş imkânı sağlanmıştır. Beta ve Ham Yağ Fabrikası tesislerinde yaklaşık 300 kişi istihdam edilmektedir. Tesislerin oluşturduğu 780-800 Milyon liralık ekonomik katkı bölge ekonomisine canlılık kazandırmıştır. Tesisler de 50-60 bin Ton hamyağ üretimiyle Türkiye’nin yaklaşık 1 milyon Ton olan hamyağ ihtiyacının yüzde 10’u karşılanmış ve ülkemizin cari açığında önemli bir yeri olan bitkisel yağ ithalatının azaltılmasına katkı verilmiştir, ham yağ ihtiyacının büyük bir bölümünü il dışından karşılayan Konya ve bölgemizdeki kurulu rafine yağ tesislerinin hamyağ ihtiyacı modern tesislerimiz tarafından karşılanmıştır.”
ÇOK SAYIDA MERKEZDEN AYÇİÇEK ALIMI YAPILIYOR
Yatırımlarında ve üretimlerinde üretici odaklı çalışan ve üreticinin lehine olabilecek her türlü kolaylığı sağlayan Konya Şeker, Altınekin Kampüsü’nde kurulan Hamyağ Tesisleri’nin ihtiyacı olan hammaddeyi temin etmek için bölgelerde Ayçiçek Alım Merkezleri kurdu. Üreticiyi nakliye masrafından kurtaran ve ayağına giderek hammadde alımı yapılan 7 bölgede alım merkezleri oluşturuldu. İsmil, Çumra, Oğuzeli, Güntaş, Yarma, Kızören ve Altınekin Kampüsü’nde 92 bin 500 metrekarelik bir alanda kurulan ve toplam 200 bin metreküplük stok alanı bulunan Ayçiçek Alım Merkezleri 27 çelik silodan oluşuyor. 2013 yılında gerçekleştirilen alım merkezlerinin toplam maliyeti o günkü döviz kuru üzerinden hesaplandığında yaklaşık 6 milyon 140 bin 506 Doları buluyor. Bir başka ifadeyle alım merkezlerinin bugünkü (10 Mart 2021) döviz kuru üzerinden TL olarak hesaplanırsa yaklaşık 46 milyon 790 bin 655 liraya tekabül ediyor.
SEYFULLAH KOYUNCU / YENİ HABER GAZETESİ