Kilis'te "Güçlü Geçim Dayanıklı Toplum" projesi kapsamında kursiyerler "İstihdam Fuarı"nda buluştu

KİLİS (AA) - Kilis'te, Avrupa Birliğinin finansal desteği, Tarım ve Orman Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Birleşmiş Milletler...

Kilis'te "Güçlü Geçim Dayanıklı Toplum" projesi kapsamında kursiyerler "İstihdam Fuarı"nda buluştu

KİLİS (AA) - Kilis'te, Avrupa Birliğinin finansal desteği, Tarım ve Orman Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) iş birliğinde yürütülen "Güçlü Geçim Dayanıklı Toplum" projesi kapsamında kursiyerler "İstihdam Fuarı"nda bir araya geldi.

Kilis Vali Yardımcısı Kemal Balaban, bir otelde düzenlenen programda, Kilis olarak büyük bir yük taşıdıklarını, yükü hafifletmek için paydaşlarının çaba harcadıklarını söyledi.

Kardeşliğin sınır tanımadığını ve Türkiye olarak Suriyelilere ensarlık görevini sürdürdüklerini belirten Balaban, "Suriyeli vatandaşlarımızın sosyo-ekonomik entegrasyonunun desteklenmesi, geçim sağlama imkanlarının yaratılması hususunda çalışmalarımız devam ediyor. Bu kapsamda Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler destekli projeleri önemsiyoruz." dedi.

İnsanlara balık vermek yerine balık tutma şiarıyla destek verdiklerini aktaran Balaban, şöyle konuştu:

"Proje kapsamında yüzde 50'si Türk, yüzde 50'si Suriyeli teknik kurslar düzenlenmiş. Uygulamalı çiftçi okulları hayata geçirilmiş. Tarımsal verileri geliştirme ve istihdam noktasında önemli çalışmalar yürütülmüştür. Bizler üretmek zorundayız. Bu coğrafya zor bir coğrafya. Gerek Kilis olsun gerek Suriye'deki vatandaşlarımız olsun sektörler içerisinde tarımsal alanın en etkin ve verimli şekilde kullanılması adına bu tür çalışmaların artarak devamını diliyorum. Üreten toplumlar güçlü, söz sahibi olan toplumlardır."

FAO Proje Koordinatörü Çağatay Cebi de Türkiye'nin Suriye'deki uzun ve sancılı krizden kaçan yaklaşık 3,5 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yaptığını anımsattı.

Türkiye'ye sığınan mültecilere daha iyi bir gelecek hazırlayabilmek için tüm taraflarla yakın çalışma içerisinde olduklarını ifade eden Cebi, şunları kaydetti:

"Projemizi yürüttüğümüz 10 ilde Suriyeli mülteciler için en uygun geçim kaynağının tarım ve gıda sektöründen geçtiğini ortaya koyduk. Bu araştırmalar Türkiye'deki tarım ve gıda sektöründeki nitelikli iş gücüne olan ihtiyacı gözler önüne serdi. Bu çalışmalardan hareketle proje kapsamında sadece Suriyeli mülteciler değil kırılgan durumdaki ev sahibi toplulukları da dahil ettik. İhtiyaç halindeki bu toplulukların özellikle tarım sektöründe etkili bir eğitim almaları için çalışmalarımıza başladık."

Amaçlarının Suriyeli mültecilerin ve onlara ev sahipliği yapan toplulukların sosyal ve ekonomik entegrasyonunu sağlamak olduğunu dile getiren Cebi, "Projemiz sadece eğitimlerle sınırlı değil. Her ilde Tarım ve Orman Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın işbirliğiyle İŞKUR hizmet noktaları kuruldu. Bunlar aracılığıyla tarım ve gıda sektöründe kalifiye işçi ve işverenler bir araya getirilmeye başlandı. Şuanda aldığımız sonuçlardan henüz bir sene olmasına rağmen çok memnunuz. Mevcut durumda yüzde 40'tan fazla faydalanıcımız iş buldu, istihdam oldu. Biz iş bulan faydalanıcılarımızın hepsine de mevsimlik veya kalıcı olmasına bakmadan 6 ay boyunca sigorta desteğini sağladık. Her ilimizde seçilmiş bir kadın kooperatifini de proje kapsamında desteklemeye başladık." diye konuştu.

İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Nuri Kökçüoğlu ise Kilis'in Suriye krizinden en fazla etkilenen illerden birisi olduğunu kaydetti.

Kilis'in nüfusunun bir buçuk katı mülteciyi misafir ettiğine dikkati çeken Kökçüoğlu, Suriyeli ve Türk vatandaşlarını entegre etme açısından bu projenin önemli olduğunu anlattı.

Konuşmaların ardından kursiyerlere sertifikaları verildi.

Kaynak: