Kabuğunu kırmak isteyenlere! Cabulka ilgi gördü
Ali Bektaş ile Cafer Sadık Şahin’in kaleme aldığı ‘Cabulka/Yokluk Göğünün Kuşları” eseri kitapseverler tarafından büyük ilgi gördü.
Cabulka/Yokluk Göğünün Kuşları isimli kitap, yayımlandığı günden bu yana büyük ilgi gördü. Ali Bektaş ile Cafer Sadık Şahin’in kaleme aldığı Cabulka, seri halinde sürecek.
‘KENDİ DÜNYAMIZA BİR AYNA TUTTUK’
Kitap hakkında detaylı bilgi veren Cafer Sadık Şahin, “Cabulka aslında insanın içsel yolculuğuna kapı aralayacak bir proje. Biz sadece kuşlardan oluşan fantastik bir dünya kurgulamakta kalmadık, bu fantazyanın içerisinde insana dair duygu ve düşünceler yerleştirerek kendi dünyamıza da bir ayna tutmak istedik. Anka Kuşu ve Kafdağı üzerinden bunu gerçekleştirme kararı aldık ve evrenimizi şekillendirmeye başladık. İki büyük macerayı toplam 6 kitapta yazmayı planlıyoruz. Cabulka serisinin ‘Yokluk Göğünün Kuşları’ ismiyle çıkan ilk kitabından sonra 2. ve 3. kitap birinci macerayı, sonrasında çıkacak olan 3 kitap başka bir macerayı konu edinecek. Bugüne kadar fantastik veya bilim kurgu olarak nitelendirilen tüm eserlerde bizim kültürümüzden parçalar görmek mümkün. Batının aklı, şimdiye kadar bize ait olanı yeniden yorumlayarak sahiplenmekle ve bunu bize pazarlamakla meşhur. Ne yazık ki son yüzyıldır, bu sahada bizim ortaya koyduğumuz bir eser mevcut değil. Biz bunu kırmak için bizim insanımıza, bizden çıkan bir hikâyeyi, modern bir anlatıyla sunmak istedik. Tam da bu nedenle çocuk, genç veya yetişkin fark etmeksizin okunabilecek bir dille kaleme aldık.” şeklinde konuştu.
‘MACERA VE AKSİYON BİZLERİ BEKLİYOR’
Şahin, konuşmasını şu şekilde sürdürdü; “Cabulka, genel hatlarıyla bize kuşların dünyasını anlatıyor. Kuşların yaşamlarını, kaygılarını, umutlarını, üzüntü ve sevinçlerini insanlaştırarak kaleme aldık. İlk kitabı, Cabulka evrenine giriş ve evrendeki karakterlerle tanışma olarak nitelendirebiliriz. 2. ve 3. kitapta ise daha çok macera ve aksiyon bizleri bekliyor olacak. Biz kitabımızı ‘fantastik kitap’ kategorisinde değerlendirdik. Ancak içindeki katmanlı anlatım ve efsaneler; dediğiniz gibi mitoloji, felsefe, sosyoloji ve psikolojiye de göndermeler yapıyor. Kimi için tasavvuf ve mistik yönü, bir başkası için kişisel gelişim kitabı olarak da adlandırılabilir.”
‘CAB UL KA!’
Kitabın arka kapak yazısında ise şu ifadelere yer verildi; “Zamandan ve mekândan önce boşlukta beyaz bir yumurta vardı. Yumurta içerden kırıldı, Anka çıktı, kabuk parçalandı, ışık kaynakları oluştu. Hayretinden ağladı, gözyaşları birikti su oluştu. Suya baktığında yansımasını gördü. İlk defa “cab ul ka” dedi, sevinçten on sekiz kez kanat çırptı. Kanatlarından dokuz tüy suyun üzerine düştü. Fakat tüylerini kıskandı. Geri almak için daha şiddetli kanat çırptı. Kanatlarının şiddetinden rüzgarlar oluştu. Tüyler birbirlerine yaklaştı, sıkıştı, taşlaştı. Suda gördüğü yansımaya benzeyen bir kıta meydana geldi. Kaya parçasını sevdi, hayretle ikinci kez “cab ul ka” dedi. Onun canlanıp kendisi ile beraber uçmasını istedi, üstünde kanat çırptı. Bu uçuşundan dökülen tüylerse kaya parçasını örtüp toprağa dönüştü. Önce canlılar, sonra bitkiler, sonra turnalar, sonra diğer kuşlar meydana geldi. Turnaları sevdi, üçüncü kez hayretle “cab ul ka” dedi. Turnalar ilk defa “cab ul ka” sesini işitti, ses tüylere sır oldu, bu isim verildi. Sesi arayan turnaların aşkı Kafdağı’nı var etti.” Zaman onuncu bin yıla ilerlerken…
KİTAP HAKKINDA YORUMLAR
1) Ebru Güneş Türkman
Merhaba Patokur Bugün sana ciddi derecede etkilendiğim bir kitaptan bahsedeceğim. Cabulka: Yokluk Göğünün Kuşları- Ali Bektaş & Cafer Sadık Şahin
Öncelikle Atlantis Kültür Sanat bir kitap değil yepyeni bir diyar, bir boyut tasarlamış. Şehirlerin, coğrafi yer ve unsurların isimleri, mekanların dizaynı, müziklerine kadar hepsi bambaşka ve oldukça dikkat çekici. Daha önce bu kadar her ayrıntısı düşünülmüş bir fantastik kitap ile karşılaşmamıştım. Bu anlamda ba-yıl-dım. Müthiş bir hayal gücü Kitabı okuduktan sonra Simurg'un hikayesi de aklıma gelmedi değil.
Kitabımız bin bir çeşit kuşun yaşadığı Cabulka ülkesinden bahsediyor. Cabulka Turnaların var ettiği bir ülke. Her kuşun bir hanedanı var ve bu kuşlar barış içinde yaşamaya çalışıyorlar. Ülkede nereden geldiğini bilmedikleri bir salgın hastalık bu kuşları ve onların geleceğini tehlikeye atıyor. Cabulka'yı tehdit eden tek şey bu hastalık değil. Yuva Savaşları'ndan sonra Karanlık Ülkede yaşamaya başlayan kargalar yeni bir savaş hazırlığına girişiyorlar.
Tüm bunlar yaşanırken genç kuşlar hem ülkelerini hem de hanedanlarını korumak, şerden gelen bu hastalığı bertaraf etmek için bir yolculuğa çıkmak zorundalar. Bu yolculukta ne Ornitüy'deki hocaları Baykuş ne de aileleri var.
Genç kuşlar yolda neler yaşayacaklar? Kendilerini ve Cabulka'yı korumayı başarabilecekler mi? Tüm bunları bu uzun soluklu olacak seride bulacağız. Merak ettiğim diğer şey ise Silari ve hasta oğlu Sullivan'ın akıbeti.
Bu kadar girift bir hikâye ancak bu kadar sade bir dille yazılabilirdi. Hem de alıntı değerindeki pek çok cümle ile.
Eğer yepyeni bir diyara yolculuk yapmak istiyorsanız mutlaka okuyun. Görüşmek üzere.
Kitabın Spotify uygulamasında şarkıları ve bir internet sitesi mevcut
2) Serap Çanoğlu Akman
Vaziyet alın. Buralar değerlenecek (karışıklığı sevmem) Bu serinin adını çok sık duyacaksınız. Demedi demeyin! Ben fantastik kitap okumayı severim. Ama Tolkien gibi bir dehanın kitapları ile büyüdüğüm için çok da seçiciyimdir. Özellikle son dönemlerde çıkan genç-fantastik türü kitapların dünyasına pek giremiyorum. Muhtemelen yaşımdan mütevellit. Ama beni sevindiren bir şey var. Özellikle Türk edebiyatımızda, fantastik kitapların az olması bence bir eksiklikti. Artık, yazarlarımız yavaş yavaş bu türden güzel eserler vermeye başladılar.
Bu kitabımız güzel bir serinin ilk kitabı, "Yokluk Göğünün Kuşları "ile "Cabulka" diyarına giriş yapmış oluyoruz. Kadim bir diyar Cabulka. Fiziki sekli bir Anka Kuşuna benzemekte. Üç ayrı diyardan oluşuyor: Bilinmeyen Diyar, Karanlık Diyar, Araf Diyarı.
Cabulka"nin başkenti "Castigya"
Kendilerine has bir zaman çizelgeleri, Günler, aylar, haftaların farklı isimleri, farklı döngüler var. Kitabın içinde harita çıkıyor. Ve görseller ile zenginleştirilmiş. Cabulka 'da savaşlar var, hastalıklar var, kahramanlar, düşmanlar, iyiler, kötüler, başarılması gereken görevler, güç mücadeleleri var.
Öyle bir hayal gücü ile öyle bir fantastik dünya yaratılmış ki, kitabın bütün kahramanların kuş olmasını asla yadırgamıyorsunuz.
Evet. Yanlış okumadınız. Kitaptaki bütün karakterler kuş türlerinden oluşuyor. Yani bu kitap aynı zamanda "fabl" tarzında yazılmış.
Ancaaaakkk... Buraya kadar okuduklarınızla sadece değişik bir fantastik kitap ile karşılaştığınızı (-ki bence bu kadarı bile yeterli)düşünmeyin.
Biraz tasavvuf ile haşır neşir olmuşsanız, en azından Kaf Dağı, Anka Kuş’unun anlamlarını biliyorsanız, biraz da Mevlana’nın Mesnevi 'sini okuduysanız, alt metinlerde verilmek istenen mesajları, şifreleri anlayabilirseniz…
O genç kuşların çıktığı yolculukla beraber siz de kendi içinizde mükemmelliğe doğru bir yolculuğa çıkabilirsiniz.
Yaa. Öylesine bir fantastik kitap değilmiş değil mi? Okuyunca ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Vaziyet alın, bu kitap çok değerlenecek demiş miydim?
3) Merve Karahan
Kuşların fantastik evreni Cabulka'dan merhaba
Bu eserimiz serinin ilk kitabı.
Ortak, titiz bir çalışma sonucu oluşan oldukça sade anlaşılır bir dile sahip. Öğrencilerime ve çevreme gönül rahatlığı ile önerebileceğim eser keşfetmenin mutluluğu var üzerimde. Peki eserimizde ne anlatıyor?
Fantastik evrenimizde mutluluk ve barış içinde yaşayan birçok kuş türü var, günün birinde bu huzur ortamı salgın hastalıkla ve savaş tehdidiyle sarsılır. Tek çare var der Ornitüy Akademide bulunan yaşlı bilge Agâh, yedi veliahttın çocuklarının zorlu ve tehlikeli bir yolculuğa çıkması.
Bu yedi gencin yolculuk maceraları, kitabın bizlere sunduğu zaman kavramı ile ilgili mesajlar, kuşların büyülü dünyası kitaba rahatça girebilmenizi sağlıyor.
Kitap yanında çalma listesi, evrene dair haritalar da mevcut. Okurken farklı bir dünyaya keyifle tanık olacaksınız, daha fazla geciktirmeyin Devamını dört gözle bekliyor olacağım
~~
"Uçarsın, konarsın sanma bu kadar
Zamanla anlarsın, fazlası da var
Kanadındır senin vatanın ama
Sırlarını zamanın Anka yaşar
Korkakların gurbeti hep kendidir
Cesurlarsa zamana efendidir."
~~
"Yaşamın pusulası olsaydı, biz burada bu yolculuğu konuşuyor olamazdık. Pusula yola aittir, yolcuya ve yolculuğa değil çünkü yol, sadece yaşamdan bir parçadır. Oysa yolcu ve yolculuğu, yaşamın tümüdür. Unutmayın, yolun sonu var ama yolcu ölmedikçe yolculuğu bitmez."
~~
"Zamanı, en çok yolda ve yolculukta hissederdi.
"Yol, zaman içindir" dedi kendi kendine. Sonra "Zaman, yol içindir" dedi."
~~
"Yolun da tercihleri vardır, yolculuğun da.
Her şey tercihlerimize bağlı değildir. Yola saygısı olanın yolculuğu da sevgisi olur. Unutmayın, gerçek sevgi, sizi özünüzdeki kişiyle tanıştıran sevgidir.