Her gün 120 kilometre kat edip 8 köye ekmek dağıtıyor
Gümüşhane'de bir ekmek fırınında çalışan Alaattin Öztürk, 2 yıldır kent merkezine ve Torul ilçesine bağlı 8 köye kar kış demeden her gün 120 kilometre yol yaparak ekmek götürüp satıyor.
Gümüşhane kent merkezindeki bir ekmek fırını çalışanı 37 yaşındaki Alaattin Öztürk, 2 yıldır köy köy dolaşıp ekmek satıyor. Gülaçar, Karamustafa, Boyluca, Hasköy, İnkılap, Dörtkonak, Yaydemir ve Kocadal köyünde bulunan vatandaşlara ekmek ulaştırmak için her gün 120 kilometre yol kat eden Öztürk, kış aylarında 250, yaz aylarında ise 600 ekmeği köyde yaşayan vatandaşlara ulaştırıyor.
Haftanın 7 günü köylere giden ve telefonla farklı siparişler de alan Öztürk, köy yollarının kapalı olması durumunda ekmekleri ve diğer ihtiyaçları köylerde özel olarak hazırlanan kutulara bırakıyor.
Köylerde yaşayan vatandaşlar her sabah 9.30'da yola çıkan ve 120 kilometre boyunca ekmek dağıtan Öztürk'ü kapılarda bekliyor.
Gün boyunca yanına aldığı bütün ekmekleri satan Öztürk, özellikle aracın yanına gelemeyen veya yoldan uzaktaki yaşlı vatandaşların evlerine kadar ekmeklerini götürerek hayır duasını alıyor.
Türkiye'de geçmişte en çok izlenen dizilerden birisi olan "Ekmek Teknesi'nin müziğini açarak köylere giden ve bu sesten hem insanların hem de artık sokak hayvanlarının da tanıdığı Öztürk, köylerde bulunan sokak hayvanlarını da beslemeyi ihmal etmiyor.
"İnsanların bana Allah razı olsun demeleri yetiyor"
Köydeki vatandaşların ve özellikle yaşlıların hayır duasının kendisine yettiğini söyleyen Alaattin Öztürk, "Gümüşhane merkezde oturuyorum. İki yıldır Karaca ekmek fırınında çalışıyorum. Köylere servis işine bakıyorum. Madenlerin ve taş ocaklarının ekmeklerini verdikten sonra köy bakkallarına, bakkal olmayan köylerde de insanların mağdur olmamaları için kapılarına ekmek götürüyoruz. Karda kışta hiç engel tanımadan zorlu şartlarda ekmeklerini bir şekilde ulaştırıyorum. Gerekirse zincir sarıyoruz çıkamadığımız yerlere ve bir şekilde çıkıyoruz. Tabi ki çok güzel bir hizmet herkes Allah razı olsun diyor. Aracın müziği var. Gençler duyduklarında gelip ekmeklerini alıyorlar ama yaşlı olanlar çıkamıyorlar kış dolayısıyla. Bizzat evin içine kadar ekmeği götürüyorum, taşıyorum ekmeklerini. Allah razı olsun demeleri yetiyor bize sağ olsunlar" dedi.
"Yazın gidip kışın gitmemek olmaz"
Bazı köylerdeki vatandaşların da sokaklardaki elektrik veya telefon direklerine yaptıkları kutuya ekmeklerini bıraktığını anlatan Öztürk, "Kaç tane ekmek bırakılacağını söylüyorlar ben de belirli bir saatim var zaten gittiğim saati biliyorlar. Gelip ekmeklerini oradan alıyorlar. İnsanlar bekliyorlar beni. Yazın gidip kışın gitmemek olmaz. İnsanların bir şekilde ihtiyaçlarını gidermemiz gerekiyor. Bunu da dediğim gibi gerekirse zincir sarıyoruz gerekirse elimizde götürüyoruz ama bir şekilde ulaştırıyoruz ekmeklerini evlerine. 100-120 kilometre yol yapıyoruz şuan. Zor oluyor tabi üşüyorsun ama sonuç olarak işimiz gereği yapmamız gerekiyor. Günde ortalama 200-250 ekmek dağıtıyoruz kışın. Yazın bu rakam köy nüfusunun artışıyla değişiyor tabii" diye konuştu.
Eskiden köylerde vatandaşların kendi ekmeğini kendisinin yaptığını fakat şimdilerde bu işin sonlandığını ifade eden Öztürk, "Artık köylerde ekmek yapılmıyor. Evin temel ihtiyacının ekmek olması nedeniyle de her evde bulunması gerekiyor. İnsanlar gidemiyor şu dağ başında aracın olmayanlar var gidip ekmek alma şansı olmuyor. Biz de görevimiz gereği geliyoruz veriyoruz ekmeklerini. Herkes memnun. Beni etkileyen yaşlı insanların bana Allah razı olsun demeleri. Bizzat kapılarına kadar götürüyorum, evlerinin içine kadar götürüyorum ekmeklerini ve mutlu oluyorum. Bir engel olmadığı sürece bu mesleğe devam etmeyi düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
"Şehirden ekmek almıyorum köyüme geliyor zaten"
Sağlanan bu hizmetin köylerde yaşayanlar için bulunmaz bir nimet olduğunu ifade eden Kemal Öztürk ise "Kocaeli'de yaşıyordum. Eşim burada vefat etti ve bende gitmek istemedim buradan. Ama gördüm ki burada da ekmek sıkıntısı var. Olanlar fırın yakar ekmek yapar. Bizde bu yok tabi Gümüşhane'den buraya gelip ekmek satıyorlar ekmek getiriyorlar sağ olsunlar bu bizim içim için büyük bir hizmet, bulunmaz bir velinimet, köyün başında bu karda kışta buraya ekmek getirmek. Gümüşhane'ye gittiğimde ekmek almıyorum çünkü köyüme ekmek geliyor oradan alırım diyorum. Eğer ben köyde yoksam Alaattin'i arar "Ben evde yokum ekmeği kapıya bırak" derim sonra giderim ki ekmek kapının önünde asılı. Herkese karşı da böyledir. Her yerde her köyde olmasını isterim. Çünkü sabah kalktığın zaman sıcak ekmek kapımın önüne gelmiş. Bu karda kışta buraya gelmek buraya ekmek getirmek, buraya hizmet vermek kolay bir iş değil. Allah razı olsun getirenlerden de götürenlerden de" dedi.
"Ekmeğimizi kapımıza kadar getiriyorlar"
Hizmetten çok memnun olduklarını söyleyen İnci Serzel de "Allah bin kere razı olsun ekmek getirenlerden çok memnunuz. Burada ekmeğimizi kapımıza kadar getiriyorlar alıyoruz çok memnunuz Allah razı olsun" diye konuştu.
"Amme hizmeti yapıyor bize"
Kış şartlarında ekmek pişiremediğini söyleyen 69 yaşındaki Cevat Özbayrak ise "Ben Konya'da yaşıyordum. Bu kış burada kalmak icap etti. Kış şartlarında ekmek de pişiremiyoruz. Allah razı olsun ondan ki ekmeğimizi getiriyor gönderenden de çalıştığı fırından da. Bir amme hizmeti yapıyor bize. Ara sıra acil bir ihtiyacımız olduğunda da alıp getiriyor. Bu kış vakti birkaç hane kaldık burada. Buna rağmen Alaattin her gün geliyor. Ramazan'da her gün geliyor diğer günlerde gün aşırı geliyor memnunuz" ifadelerini kullandı.