HAYAT DEVAM EDİYOR
Değerli dostlar; iki hafta sizlerle yazılı bir paylaşımda bulunamadık. Çok değerli ve mümtaz insan babamı –Hacı Hafız Mehmet Hulüsi Hoca- 15 Şubat Pazar günü ebedi aleme uğurladık.
Bir aile büyüğünün kaybı, aile fertlerini tarifi zor bir acı ile karşı karşıya getiriyor.
Temel dayanağınız, her durumda baş vurabileceğiniz önemli bir gücü kaybediyorsunuz.
Hayat varsa, karşılığı ölüm olan bir gerçek te var demektir. Yaratılışa inandığımız gibi, ölüm gerçeğine de inanıyoruz.
Üstat Necip Fazıl ölümü ne kadar güzel ifade etmiş:
“Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber...
Hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber?
Öleceğiz müjdeler olsun, müjdeler olsun!
Ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun! “
Ölüm, yani ve ebedi hayatın başlangıcı olacağından, yok olma korkusu ve endişesini ortadan kaldırıyor. Ölüm onun için güzelleşiyor.
Ebedi hayat olan gerçek dünyada, kaybettiklerine kavuşma sevinci, ölümü güzelleştiriyor.
Allah’tan hayırlı, sağlıklı ömür dilemek en güzel bir temenni. Ölüm ötesine de hazırlanmak, “Azık hazırlamak” inancımızın en önemli gereği olduğunu unutmamak lazım.
“Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için, yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalış” H.Ş
Bu sözün gereğini yapabilme başarısını sağlayanlara ne mutlu.
Müslümanın dünyası ve ahireti mutlaka iyi olmalıdır. İyi olması için, kulluk görevinin gereğini yerine getirmesi önemli bir yaşantı biçimidir.
Dünyaya hoş bir sada bırakmak, yaşadığı topluma örneklik etmek, iz bırakmak, insan için ne güzel bir haslet.
Aile yapısı içinde, babanın özel bir yerinin olduğunu biliyoruz. Bizim geleneğimizde “Baba evin direğidir.” Herkes babaya dayanır. Kör düğüm haline gelen problemlerin çözümü ondadır.
Baba da bunun farkında olduğundan, ailesi için her türlü zorluklara göğüs gerer. Ailenin reisliğini üstlenmiştir.
Türk toplumunun aile tipi, “Babaerkil aile tipi” olduğundan, babanın sosyal, maddi ve manevi ağırlığı oldukça önemli.
Babamın ölümü, bu paylaşımları yazmama vesile oldu.
Dostlarımız, arkadaşlarımız, akrabalarımız acımızı paylaşmak için bizleri yalnız bırakmadılar.
Gelemiyenler, paylaşımlarını iletişim araçları vasıtası ile yaptılar.
Bütün ailem adına, teşekkürlerimi sunarım. Herkesin ecdadına rahmet olsun.
“Nasıl yaşarsanız öyle ölür ve nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz.” H.Ş
Allah’a hamdolsun. Babam yaşadığı gibi ruhunu teslim etti, inşallah öldüğü gibi de dirilecektir.
Hizmet ehli bir insandı. Yüzlerce öğrenci yetiştirdi. Yüzlerce öğrencinin barınacağı ve dinini öğreneceği önemli eser bıraktı.
Hanesine gelenleri hiç boş göndermedi. Maddi ve manevi olarak istifade edilen güzel bir müslümandı.
Telefonun öbür ucunda bir ses şöyle diyordu: “Beldemiz iyi bir müslümanı kaybetti, Allah Rahmet eylesin, cennetinde kavuştursun.”
Amin... Amin... Amin...
Yunus Emreye de atıfta bulunmamak olmaz:
“Mal sahibi mülk sahibi, /Hani bunun ilk sahibi.
Mal da yalan mülk de yalan, /Var gel biraz da sen oyalan.”
İki dünyası da mamur olan insan olmak, dua ve dileğimiz olsun.